Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ülkemizde Sosyal Güvenlik Kurumuna tabi olması gerektiği hâlde Kurumun bilgisi dışında çalıştırılan büyük bir kitlenin olduğu bilinen bir gerçektir....

    İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 31/07/2019 NUMARASI : 2017/501 ESAS - 2019/450 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (İşçi İle İşveren İlişkisinden Kaynaklanan) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; davacı 01/04/2006- 31/10/2017 tarihler arasında davalı işyerinde çalıştığını, Fatih Sosyal Güvenlik Merkezi inceleme sonunda 20 yıl ödeme gün sayısını 5.205 gün olduğunun tespit edilerek kendisine resmi yazının verildiğini ancak işvenenin hala kıdem tazminatını ödemediğini, hizmet akdinden kaynaklanan işçilik alacağı olan kıdem tazminatının faizleriyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    GEREKÇE: Dava 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesi kapsamında rücuen tazminat istemine ilişkindir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun “İş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin ve üçüncü kişilerin sorumluluğu” başlığını taşıyan 21. maddesinin birinci fıkrası, sigortalıya ya da ölümü halinde hak sahiplerine bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin işverenden rücuan tahsili koşullarını düzenlenmiş olup; işverenin sorumluluğu için, zarara uğrayanın sigortalı olması, zararı meydana getiren olayın kazası veya meslek hastalığı niteliğinde bulunması, zararın meydana gelmesinde işverenin kastının veya sigortalının sağlığını koruma ve güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketinin ve bu hareket ile meydana gelen kazası ve meslek hastalığı arasında illiyet bağının bulunması gerekir....

    "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, 06.07.2010 tarihinde meydana gelen kazasında sürekli göremez hale gelen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirler nedeniyle oluşan Kurum zararının davalıdan rücuen tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, taraf avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ......

      Hükme esas alınan 27.11.2013 tarihli kusur raporunun hükme esas alınması yerinde ise de, gerçek zarar hesabı yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. 30.01.2012 tarihinde meydana gelen kazası nedeniyle açılan rücuan tazminat davasının yasal dayanağı 5510 sayılı Yasanın 21. maddesi olup, anılan maddede; “İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir....

        Hükme esas alınan 22.09.2014 tarihinde alınan kusur raporu yerinde ise de gerçek zarar hesabı yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. 05.01.2010 tarihinde meydana gelen kazası nedeniyle açılan rücuan tazminat davasının yasal dayanağı 5510 sayılı Yasanın 21. maddesi olup, anılan maddede; “İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir. Anılan madde ile tazmin sorumlularının Kurum karşısındaki sorumluluğu bir tavanla sınırlandırılmış olup, bu sorumluluk “...sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı…” bulunmaktadır....

          Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez.” hükmüne yer verilmiştir. Adalet Komisyonu'nun 55. madde gerekçesine göre; “sosyal güvenlik ödemelerinin, denkleştirme (indirim) işlevi görebilmesi, onun sorumluluğu doğuran olaya sebebiyet verenlere rücu edilebilmesine bağlıdır. Bu kural gereği, rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri; teknik arıza, tam kaçınılmazlık hallerindeki ödemeler, bu tazminatlardan indirilemez. Bağlanan gelirlerin, işçinin kusuru ve kaçınılmazlık gibi nedenlerle rücu edilemeyen kısmı da indirilemez....

            Özel Güvenlik Danış. Eğt.Alr. Cih. Sis. Tic. Ltd. Şti. ... Özel Güvenlik Hizmetleri Ltd. Şti. (İş Ortaklığı)'nin sorumlu olduğu miktar 3.293,40 TL, ... Özel Güvenlik Danış. Eğt.Alr.Cih.Sis. Tic.Ltd.Şti.'nin 556,28 TL olmak üzere toplam 3.849,68 TL olduğu, dava dışı işçinin ortaklığı nezdinde sigortalı olduğu süreler yönünden ortaklığını oluşturan davalı şirketlerin müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğu, davacı tarafın alacak talebine ödeme tarihinden (02/05/2017) itibaren avans faizi işletilebileceği rapor edilmiştir. 4857 İş Kanunu'nun 2/6 maddesi "asıl işveren, alt işverenin işçilere karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur" hükmü yer almaktadır....

              Müessese Müdürlüğü'nde akdiyle çalışırken 27.08.2002 tarihinde meydana gelen kazası neticesinde 03.09.2002 tarihinde vefat etmesi üzerine Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ... 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 2011/289 Esas sayılı dosyasıyla açılan rücuen tazminat davası sonunda davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, mahkeme kararının Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 2016/7825 Esas ve 2018/10928 Karar sayılı kararı ile onandığını, kararın kesinleşmesinden sonra Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına 04.03.2019 tarihinde 188.559,57 TL’nin ödendiğini ileri mesinin talep edilmesi üzerine, 04.03.2009 tarihinde ödeme yapıldığı, işletme hakkı devir sözleşmesinin 7.4 ve 7.6. Maddeleri gereği davalı ...'ın ödenen tazminat bedelinden sorumlu olduğunu, zira dava konusu olayın 24/07/2006 tarihli İHDS’nden önceki tarihli olduğunu, tazminat konusu olayın İHDS’nin 7.1 maddesine göre ...'...

                Sosyal güvenlik il müdürlükleri ve sosyal güvenlik merkezleri, ikinci fıkrada belirtilen kriterlere uygun olarak teşkilâtlanma usûl ve esasları yönetmelikle belirlenmek üzere idarî ve işlemler açısından dört kategoriye ayrılabilir. 01.10.2010 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Sosyal Güvenlik Kurumu Taşra Teşkilatı Kuruluş ve Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik ile Kurumun taşra teşkilatının kuruluş, çalışma usul ve esasları ile personelin görev, yetki ve sorumluluklarını düzenlenmiştir. Sosyal güvenlik merkezleri idari işlemler açısından, sosyal güvenlik merkezi, sağlık sosyal güvenlik merkezi ile mali hizmetler sosyal güvenlik merkezi olarak üç kategoriye ayrılır....

                  UYAP Entegrasyonu