İstinaf incelemesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin nedenler re'sen nazara alınarak yapılmıştır. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 12. maddesi ile değişik 4857 sayılı İş Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca; işe iade davası sonunda davanın kabulü halinde 21/2 ve 3. fıkralardaki ücret ve hakların dava tarihindeki ücret esas alınarak parasal şekilde belirlenmesi zorunludur. Mahkemece, feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işçinin başvurusu üzerine işveren tarafından 1 ay içerisinde işe başlatılmaz ise; işçiye ödenmek üzere en az 4, en çok 8 aylık ücreti tutarında tazminatın parasal karşılığının belirlenmesi gerekir. Yargıtayın yerleşik uygulaması gereği; iş güvencesi niteliğindeki bu tazminat işçinin kıdemi, fesih sebebi gibi olgular dikkate alınarak belirlenmelidir....
D A N I Ş T A Y BEŞİNCİ DAİRE Esas No: 1999/1589 Karar No: 1999/2758 Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): ... Vekili: ... öngörülen 3600 ek gösterge uygulanmasına son verilip, 1.1.1954 tarihinde müfettişlik görevinden Genel İdare Hizmetleri Sınıfındaki bir göreve atandığı, ancak bu kadronun 657 sayılı Yasanın 43. maddesinde öngörüldüğü üzere 1, 2, 3 ve 4. derecede bir kadro olmadığından bahisle, yine Maliye Bakanlığınca çıkarılan 148 seri numaralı Devlet Memurları Genel Tebliğinin 28.9.1997 tarih ve 23124 sayılı Resmi Gazetede yayımını izleyen aybaşı olan 1.10.1997 tarihinden itibaren emekliye ayrıldığı görevi için öngörülen ek göstergenin uygulanması ve 1.10.1997 tarihinden itibaren fazla ödenen ek gösterge farklarının davacı adına borç çıkarılmasına ilişkin 30.10.1997 tarihli işlemin iptali ve 3600 ek gösterge rakamına göre hesaplanacak aylık farklarının yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır. ......
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 05/04/2022 NUMARASI : 2021/379- 2022/176 DAVA KONUSU : Kurum İşleminin İptali KARAR : Balıkesir 2. İş Mahkemesinin yukarıda esas ve karar numarası yazılı kararına karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulduğundan dosya incelendi....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Ünvan Değişikliği Yönetmeliği'nde gemi sörvey uzmanı olarak görev yapan personelin ek göstergeleriyle ilgili düzenlemelerin yer almadığı, ek göstergelerle ilgili uygulamaya esas teşkil eden 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 43. maddesiyle Ek I ve II sayılı Cetvelleri kapsamında ek göstergenin belirlenmesinde tahsil durumunun değil, kadro ünvanının esas alındığı ve ilk atamaların kurumların 1-4 dereceli kadrolarına atanması halinde mümkün olacağı ve davacının 5. dereceli bir kadroya atandığı ve bu nedenle davacının ek göstergeden yararlandırılmasının mümkün olmadığı, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ve davanın reddi gerektiği ileri sürülmektedir....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Ünvan Değişikliği Yönetmeliği'nde gemi sörvey uzmanı olarak görev yapan personelin ek göstergeleriyle ilgili düzenlemelerin yer almadığı, ek göstergelerle ilgili uygulamaya esas teşkil eden 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 43. maddesiyle Ek I ve II sayılı Cetvelleri kapsamında ek göstergenin belirlenmesinde tahsil durumunun değil, kadro ünvanının esas alındığı ve ilk atamaların kurumların 1-4 dereceli kadrolarına atanması halinde mümkün olacağı ve davacının 6. dereceli bir kadroya atandığı ve bu nedenle davacının ek göstergeden yararlandırılmasının mümkün olmadığı, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ve davanın reddi gerektiği ileri sürülmektedir....
Kurumun işlemine yasal dayanak yaptığı 5510 sayılı Yasanın geçici 19. maddesinde, “1479 ve 2926 sayılı kanunlara göre aylık almakta olanlarla 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında çalışmaları nedeniyle Geçici 2 nci maddeye göre aylık bağlanacaklara aylık bağlamaya esas tüm hizmetleri süresince on yıl süreyle hastalık sigortası veya sağlık sigortası veya genel sağlık sigortası primi ödememiş olanlardan, hastalık sigortası, sağlık sigortası ve genel sağlık sigortası primi kesilmiş olan süreler düşülmek kaydıyla, aylıklarının % 10’u oranında ve 10 yılı tamamlayacak süreyle genel sağlık sigortası primi kesilir. Ancak, bu maddenin yürürlük tarihinden önce yapılan kesintiler iade edilmez.” düzenlemesine yer verilmiştir....
Ancak, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 21. maddesinin birinci fıkrasında işe başlatmama tazminatının alt ve üst sınırları gösterilmiş olup; söz konusu tazminatın belirtilen sınırlar arasında işçinin kıdemi, fesih sebebi gibi olgular dikkate alınarak belirlenmesi gerekir. Dosya kapsamına göre, işe başlatmama tazminatının davacının altı aylık ücreti tutarı olarak belirlenmesine karar verilmesi hatalı olmuştur. Söz konusu tazminatın davacının kıdemi ve fesih nedenine göre altı aylık ücreti tutarında belirlenmesi dosya içeriğine uygun düşecektir. Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesi hükmü ile ilk derece mahkemesi hükmünün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir....
Dosya içeriğine göre somut uyuşmazlıkta; davacı işçinin 20 yıl 7 ay 22 günlük çalışmasının olduğu, iş sözleşmesinin İş Kanunu'nun 25/II-e maddesi gereğince feshedildiği, geçerli feshin davalı işveren tarafından kanıtlanamadığı anlaşıldığından feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi isabetlidir. Ancak davacı işçinin kıdemine ve fesih nedenine göre mahkemece işe başlatmama tazminatının davacının 8 aylık ücreti tutarında belirlenmesi yerinde görülmemiştir. Bu tazminatın davacının 6 aylık ücreti oranında belirlenmesi dosya içeriğine uygun düşecektir. Bu itibarla sonuç olarak; davalının istinaf başvurusunun kısmen kabul, kısmen reddi ile ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/1- b-2 maddesi gereğince ortadan kaldırılarak davacının işe başlatmama tazminatının 6 aylık brüt ücreti olan 33.732,48TL olarak belirlenmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Anılan düzenleme ile mülga 5521 sayılı kanun'un 1. maddesinden farklı olarak, iş kanunu kapsamında kalmayan ve sadece TBK'nın hizmet sözleşmesi hükümlerine tabi çalışanlara ait uyuşmazlıklar da iş mahkemelerinin görev alanına alınmıştır. Gerek 5521, gerekse 7036 sayılı kanunun iş mahkemelerinin görev alanını düzenleyen hükümlerde sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına bakma görevini iş mahkemelerine vermiştir. Aralarındaki fark, İş Kanunu kapsamında kalmayıp sadece TBK'nın hizmet sözleşmesine tabii olanlara ilişkin sözleşmelerden kaynaklı hukuk uyuşmazlıklarının da iş mahkemesinin görev alanına alınmasından ibarettir. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5. maddesinde yapılan düzenlemenin, TTK'nın 4/1.c maddesini ortadan kaldırdığından söz edilemez. Yargıtay 11....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 17/09/2020 NUMARASI : 2018/531 E- 2020/244 K. DAVA KONUSU : Tespit (İşe İade İstemli) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; performans düşüklüğü nedeni ile davacının iş akdinin geçerli nedene dayalı olarak feshedildiğini savunmuştur. İlk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı süresinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; işe başlatmama tazminatının beş aylık brüt ücret tutarının daha da üzerinde belirlenmesi gerektiğini ileri sürmüştür....