Asliye Ticaret Mahkemesi KARAR TARİHİ: 17/02/2020 DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali YEREL MAHKEME KARARI : Davanın reddi GEREKÇELİ KARAR YAZIM TARİHİ: 05/10/2021 Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yargılaması sonucunda verilen kararın süresi içinde davacı vekilince istinaf edilmiş olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi. Üye hakimin görüşü değerlendirildi. DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında imzalanan 18/07/2017 tarihli sporcu sözleşmesi uyarınca davalının 15/09/2017 tarihinde ödemesi gereken 19.000,00 TL+ KDV olmak üzere toplam 22.450,00 TL simsarlık ücretinin ödenmemesi üzerine davalı hakkında Antalya 14. İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasıyla takibe girişildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının itirazında haksız olduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
dolayısıyla taraflar arasında yazılı bir simsarlık sözleşmesi bulunmadığından dolayı simsarlık ilişkisinden dolayı karşı tarafın herhangi bir hak iddia etmesi mümkün olmayacağını, davacı tarafından tanzim edilen faturaya ve yine davacı tarafından müvekkiline keşide edilen .......
İcra Müdürlüğünün 2018/9272 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının itirazı nedeniyle takibin durdurulduğunu beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ile 1.2.2014 tarihinde ‘’yazılı-fotoğraflı-videolu internet haberleri yayını abonelik sözleşmesi imzalandığını, imzalanan sözleşme gereğince 2014 yılı Mart ve Eylül ayı arasındaki dönemlere ilişkin abonelik bedelini ödemeyen davalıdan bu dönemlere ilişkin abonelik bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir....
GEREKÇE: Dava, simsarlık sözleşmesi kapsamında cezai şart olarak belirlenen miktarın tahsili için başlatılmış olan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili istemine ilişkindir.Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında davalıya ait taşınmazın satılması için simsarlık sözleşmesi düzenlendiğini, taşınmazın davalı tarafından müvekkilinin devre dışı bırakılarak satıldığını ileri sürerek cezai şart alacağının tahsili için icra takibi başlatmıştır. Davalı vekili, taşınmazın müvekkili tarafından bulunan alıcıya satıldığını, davacının aracılık yapmadığını, satışa katkısının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, simsarlık sözleşmesi kaynaklı icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. 28/05/2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı yasanın 3/k maddesinde “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” tüketici, 3/l maddesinde ise “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır....
Dava tellallık sözleşmesinden doğan ücretin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. BK 404 vd (YBK 520 md. vd) maddelerine göre simsarlık sözleşmeleri şekle tabi olup, sözleşme ve eklerinde her iki tarafın birlikte imzalarının bulunması zorunludur. Aksi halde sözleşme geçerlilik kazanmaz. Dosya içerisinde mevcut 14.02.2013 tarihli “Palmiye Emlak Danışmanlığı Teklif Formu” başlıklı sözleşmede alıcı adayı olarak dava dışı ...isminin, gayrimenkul sahibi olarak davalı ...'ın isim ve imzasının yer aldığı görülmektedir. Söz konusu sözleşmede davacı emlak komisyoncusunun imzası bulunmamaktadır. Bu durumda söz konusu belgenin, her iki tarafın imzasını taşıyan yazılı bir tellallık sözleşmesi olarak kabulü mümkün değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı arasında akdedilen kredi kartı üyelik sözleşmesi gereğince davalıya kredi kartı teslim edildiğini, davalı yanca kullanılan kredi kartından kaynaklı borcun ödenmediğini, hesabın kat edilerek davalı borçluya ihtarname keşide edildiğini, alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/783 Esas KARAR NO : 2022/962 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 09/01/2019 KARAR TARİHİ : 28/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının simsarlık sözleşmesi akdettiğini davalının bu sözleşmeye aykırı davrandığını bu sebeple sözleşmedeki cayma bedelinin kendilerine verilmesi gerektiğini öne sürmüştür. Davalı taraf davanın reddini talep etmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan dava sonunda verilen hüküm üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili kararı, uyuşmazlıkta Ticaret Mahkemelerinin görevli olması nedeniyle kaldırmıştır. Bilindiği üzere bir alacağa müteallik ticari davalar için ara buluculuğa başvuru bir dava şartıdır. Davacının dava dilekçesi ile ara buluculuk anlaşamama tutanağını sunması gerekir....
Davacı, 19/12/2012 tarihli "Satış Sözleşmesi" isimli, davalılar T7 ile T4 arasında imzalanan, davacının "aracı elmakçı", davalı T3 "Alıcı Kefilin Eşi" sıfatı ile imzaladıkları, Sakarya ili Serdivan ilçesi, Arabacılanı Mahallesi 1345 ada 1 parsel 16 nolu bağımsız bölümün 340.000,00 TL bedelle satışına dair sözleşmenin simsarlık sözleşmesi olduğunu belirterek eldeki davayı açmış; davalılar, davacının simsarlık hizmeti vermediğini, sözleşmenin simsarlık sözleşmesi olmadığını belirterek davanın reddini istemiş; mahkemece, sözleşme ilişkisi kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. 6098 sayılı TBK'nın 520. maddesinde simsarlık sözleşmesi; "Simsarlık sözleşmesi, simsarın taraflar arasında bir sözleşme kurulması imkanının hazırlanmasını veya kurulmasına aracılık etmeyi üstlendiği ve bu sözleşmenin kurulması halinde ücrete hak kazandığı sözleşmedir. Simsarlık sözleşmesine, kural olarak vekalete ilişkin hükümler uygulanır....