Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, takibin 24.149,20 TL asıl alacak üzerinden devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalıya yönelik vekalet ücreti alacağı istemiyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak açtığı ilk davanın kesinleştiğini ileri sürerek, bakiye alacağın tahsili amacıyla başlattığı takibe vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/239 E sayılı dosyasının hükmedilen alacak miktarı yönünden bağlayıcı olduğu, bilirkişi raporuna davalının itiraz ettiği ve raporun bağlayıcı olmadığı, ücret sözleşmesine göre ücretin davalar sonucunda hükmedilecek tazminatın %5'i olarak kararlaştırıldığı, bu nedenle davaya devam edilse idi hükmedilecek tazminat miktarının hesaplanması gerektiği gerekçe gösterilerek, bu kabule göre ... 2....

    İtirazın iptali davasında, yargılama usulü bakımından genel hükümler uygulanmakta olup, borçlu, itirazın iptali davasında icra dairesine sözlü ya da yazılı olarak bildirdiği itirazlarla, bağlı olmadığı gibi yargılama sırasında ödeme emrine yapmış olduğu itirazlardan başkaca itirazlarını da ileri sürebilir. Dosyanın incelenmesinde; davacılardan ...'nun davalı tarafın müdafisi olarak Sulh Ceza Mahkemesinde yapılan sorguya katıldığı, taraflar arasında 05.10.2013 tarihli ücret sözleşmesi düzenlendiği, diğer davacı avukatın ise Avukatlık Kanunu ve Bir Avukat Yanında, Avukatlık Ortaklığında Veya Avukatlık Bürosunda Ücret Karşılığı Birlikte Çalışan Avukatlar Yönergesi dayanak gösterilerek 05.10.2013 tarihli ücret sözleşmesi gereğince davalıdan talepte bulunduğu bu avukat ile davalı arasında sözleşme ve vekalet ilişkisi bulunmadığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki, sözleşmeden doğan hak ve yükümlülükler ile sözleşmeye ilişkin talep hakları sözleşmenin taraflarına aittir....

      tan olan hakları dolayısıyla vekalet sözleşmesi bulunduğunu, davacıyı azletmediği gibi davacının da vekalet görevinden istifa etmediğini, vekil müvekkil ilişkisinin iptal edilmediğini savunarak, davanın reddini dilemiştir. Davalı ..., davacı ile arasında vekalet sözleşmesi veya başkaca bir hukuki ilişki bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; karara karşı davalılar istinaf başvurusunda bulunmuştur. ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalı ...'ın temyiz itirazlarının incelenmesinde: dava, vekalet ücreti alacağının tahsili istemine ilişkin olup, davacı, davalı ... vekili olarak diğer davalıya karşı açtığı tapu iptali ve tescil davasının sulh ile sonuçlanması nedenine dayalı olarak akdi ve yasal vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talebi ile eldeki davayı açmıştır....

        İcra Müdürlüğünün 2007/17480 esas sayılı dosyası ile 970.167,96 TL üzerinden takip başlattığını, ancak 19.1.2009 tarihinde davalı tarafından haksız olarak azledildiğini, davalıdan masraf ve vekalet ücret alacağı olarak toplam 125.829,12 TL alacaklı olmasına rağmen, 45.000,00 TL ödeme yapıldığını, 82.489 TL bakiye alacağı bulunduğunu, alacağının tahsili için başlatmış olduğu icra takibine de itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, %40 inkar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

          Davalı, avukatlık ücret sözleşmesinin geçerli olduğunu, sözleşmeye dayalı olarak ücret kesintisi yaptığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, izin alma görevinin vasiye ait olup, vasinin kısıtlı adına yaptığı vekalet sözleşmesinin geçerliliğini etkilemeyeceği, yapılan işin kısıtlının yararına olduğu vekalet ücretinin sözleşme ve yasaya uygun bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kısıtlı . . . adına ve kendisine asaleten vasi ... tarafından davalı ile düzenlenen vekalet sözleşmesi uyarınca davalı avukat tarafından sigorta şirketinden tahsil edilen miktardan kesilen avukatlık ücretinin iadesine ilişkin icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkin olup, davacı sözleşmenin vesayet makamından izin alınmadan düzenlenmesi nedeniyle geçersiz olduğunu, geçersiz sözleşmeye dayanılarak ücret istenemeyeceğini iddia etmekte, davalı ise sözleşmenin geçerli olduğunu savunmaktadır....

            Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, vekalet akdinden kaynaklı avukatlık vekalet ücret alacağına ilişkin itirazın iptali istemlidir. Davacı vekili; davacı avukatın, davalı adına Antalya 3.İcra Müdürlüğünün 2016/1098 Esas sayılı dosyasını vekil sıfatıyla takip ederken davalının davacı avukatı haksız yere azlettiğini ileri sürerek vekalet ücret alacağının tahsili için başlatılmış Antalya 15.İcra Müdürlüğünün 2016/12455 Esas sayılı dosyasına yönelik davalının itirazının iptali ile takibin devamını talep ve dava etmiştir. Davalı; azlin haklı nedene dayandığını savunarak davanın reddini istemiştir....

            KARAR Davacı, davalı kooperatifin avukatı olduğunu, takip ettiği dava ve işlerden dolayı vekalet ücret alacağı bulunduğunu, eldeki dava da kesinleşerek biten dosyalardan dolayı vekalet ücret alacağı talebinde bulunduğunu, çektiği ihtara rağmen ücretlerinin ödenmediği, alacağın tahsili için davalı hakkında icra takibi başlattığını, takibe haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ile %20 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, ilk olarak derdestlik itirazında bulunmuş, esastan da davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, HMK'nun 114/1 ve 115/2. maddeleri uyarınca derdestlik sebebi ile dava şartı yokluğundan davanın usulden Reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

              Mahkemece, istifanın haksız olduğu ancak davacı avukatın, yaptığı işlerden dolayı emek ve mesaisi gözetilerek 1.500.00.TL asıl alacak ve 18.00.TL faiz alacağı yönünden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davalının temyiz itirazı yönünden; Dava, vekalet ücreti alacağı istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki 13.12.2009 tarihli ücret sözleşmesi gereğince avukat olan davacının davalıya hukuki yardımda bulunmaya başladığı, vekalet ilişkisinin 20.07.2010 tarihli istifa ile sona erdiği anlaşılmaktadır. Davacı avukat, istifanın haklı olduğunu ileri sürerken davalı ise, davacının istifasının haksız olduğunu savunmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, ...aleyhine 13/06/2014 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 05/03/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili; müvekkilinin davalı il özel idaresine devredilen ......

                  Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir. Bu açıklamalardan sonra dava konusu olaya bakılacak olursak; Asıl dava, davalı-karşı davacı avukat tarafından tahsil edilen paranın usulsuz uhdesinde tutulduğundan bahisle başlatılan takibe itirazın iptali istemine ve karşı dava ise, davalı-karşı davacı olan avukatın bakiye kalan vekalet ücretinin tahsili istemine ilişkin olup, davacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacı arasındaki vekalet ilişkisinin 19.09.2011 tarihli azille sona erdiği anlaşılmaktadır. Davalı-karşı davacı avukat, azlin haksız olduğunu ileri sürerken; davacı-karşı davalı ise, 08.05.2009 tarihinde icra dosyasına yatırılan paranın 32.367,88 TL olarak davalı-karşı davacı avukat tarafından çekildiğini, bu hususta kendisine bilgi verilmediğini, kendi imkanları ile 2011 Eylül ayında bu durumu öğrendiğini, azlin haklı olduğunu savunmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu