Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı avukat olduğunu, davalıyı idare Mahkemesinde temsil etmek için 21.10.2006 tarihli ücret sözleşmesinin düzenlendiğini, idare mahkemesinde davalıyı temsil ettiğini, idare mahkemesi kararının davalı lehine sonuçlandığını, ücret sözleşmesinde kararlaştırılan ücreti ödemeyen davalının takibe de haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatının tahsilini istemiştir. Davalı, idare mahkemesinde görülen davayı başka avukatın takip ettiğini, sözleşmenin oldu bittiye getirildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalının tüm aktif ve pasif malvarlığı ile devraldığı hastanede hekim olarak çalıştığını, ücret alacaklarına ilişkin açtığı davayı kazandığını, ilamlı icra kanalıyla davalı hakkında yürüttüğü takibe haksız şekilde itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, hizmet sözleşmesine dayalı ücret alacağı yönünden yürütülen ilamlı icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacının asıl iş ilişkisi davalının devraldığı ......

      UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, haksız azil nedenine dayalı olarak vekalet ücretinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş, hükme karşı taraf vekillerince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı, haksız azil nedenine dayalı olarak vekalet ücretinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır....

      Üzerinden itirazın iptali ile alacağa takip tarihinden değişen yasal faiz uygulanmasına karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2. Davacı bu davasında, davalının kendisini haksız olarak azlettiğini ileri sürerek, icra takibi nedeniyle , akdi ve karşı yan vekalet ücreti ile Asliye Ceza Mahkemesindeki davayı takip etmesi nedeniyle de akdi ve karşı yan vekalet ücreti alacağının tahsili için yaptığı icra takibine itirazın iptali ile inkar tazminatını talep etmiştir....

        K A R A R Davacı, davalıya avukatlık hizmeti verdiğini, davalı şirketin 3.10.2002 tarihinden sonra herhangi bir ücret ödemediğini, 6.480.000.000 TL Avukatlık Ücret alacağı için Fatih 1. İcra Müdürlüğü'nün 2003/1889 esas sayılı dosyası üzerinden girişilen icra takibine de itiraz edildiğini ileri sürerek, icra takibine vaki itirazın iptaline, %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, bu talep kabul edilmez ise 6480.000.000 TL’nin 21.3.2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline, ek alacak olarakta 713,00 YTL’nin yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddine dilemiştir....

          Kadastro Mahkemesinin 1995/140 esas (bozma sonrasında 2006/6 esas) sayılı dava dosyası nedeniyle sözleşmede öngörülen 500.000 Dolar vekalet ücretinin KDV’si ile birlikte tahsili için takip başlatmış olup, takibe vaki itiraz üzerine de “itirazın iptali” istemiyle eldeki davayı açmıştır. Dava konusu ücret alacağının dayanağı olan Kadastro Mahkemesine ait davanın davacı avukat tarafından takip edildiği, davada 14.9.2007 tarihinde verilen kararın, 15.5.2009 tarihinde onandığı, 29.12.2009 tarihinde de kesinleştiği, davacı avukatın ise bu arada 22.4.2009 tarihinde vekaletten istifa ettiği anlaşılmaktadır. Avukatlık sözleşmesinin azil ve istifa ile sona ermesi durumunda, Avukatlık Kanunu’nun 174. maddesinin 1. ve 2. fıkralarında öngörüldüğü üzere, azil ve istifa tarihleri itibariyle henüz kesinleşmemiş olan işler nedeniyle azil ya da istifanın haklı olup olmamasına göre avukat, ya tüm vekalet ücretine hak kazanacak, ya da hiçbir ücret talep edemeyecektir....

            Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile icra takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, 2.008,00 TL lik kısmın kabulüne, bu kısım için takibin devamına, asıl alacak üzerinden hesaplanan %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava itirazın iptali davası olup, davacı haksız azli nedeniyle hak ettiği vekalet ücretinin tahsilini istemiş, davalı ise davacı avukat tarafından takip edilen davanın sonuçlanmadığını, vekalet ücreti alacağının henüz doğmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda hesaplanan karşı yan vekalet ücretine de hükmedilmiş ise de davacının 23.03.2011 havale tarihli 2013/25905-27871 dilekçesinden ve taraflar arasında imzalan ibranameden davacının karşı yan vekalet ücretini tahsil etmiş olduğu anlaşılmaktadır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli, bir kısım davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 14.01.2020 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ile diğer temyiz eden davalılar ... vd. vekili Avukat ..., davalılar ... vd. vekili Avukat ..., davalı ... Manzaralı vekili Avukat ... İkizler, asil davalı ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin ve asilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı....

                KARAR Davacı avukat, davalının kendisine ölen eşinden kalan mirasın intikali için yapılacak işlemlerde vekil olarak görev alması konusunda başvurduğunu, 11.11.2006 tarihli vekalet sözleşmesi imzaladıklarını, kendisinin vekil olarak üzerine düşen bütün yükümlülükleri yerine getirdiğini ancak davalının kendisini sebepsiz yere ve haksız bir şekilde 10.09.2009 tarihinde azlettiğini, gerek vekalet ücret sözleşmesi kapsamında gerek sözleşme dışı yapılan işler için hak ettiği vekalet ücretlerinin tahsili için icra takibi başlattığını, takibe yapılan itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacı avukatı, bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirmediğinden, mirasçılar ile arasında gereksiz bir husumete yol açtığından ve benzeri kusurlu davranışları nedeniyle azlettiğini savunarak davanın reddini dilemiştir....

                  Dairemizin kökleşmiş içtihatlarına göre haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebilir. Zira vekalet ilişkisi bir bütün olup azil, taraflar arasındaki tüm dava ve takiplere sirayet edeceğinden, azlin haklı olduğunun kabul edilmesi halinde, davacının azil tarihi itibariyle sonuçlanıp kesinleşmeyen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edebilmesi mümkün değildir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir. Bu açıklamalardan sonra dava konusu olaya bakılacak olursa; taraflar arasındaki vekalet ilişkisinin, 8.1.2008 tarihli vekaletname ile başlayıp, 26.12.2012 tarihli azille sona erdiği anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu