WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ortaklığın feshi ve tasfiye protokolünün iptaline, dava dışı ......

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Adi ortaklık taraf gösterilerek dava açılmış ise bu durumda; adi ortaklığın taraf ehliyeti olmaması sebebiyle ortaklardan her birinin taraf olacağını, mahkemenin de bu hususu re'sen gözeterek karar tesis etmesi gerektiğini, adi ortaklığın taraf gösterilmesinden anlaşılacak hususun açılan davanın ortaklığın tüm üyelerine yöneltilmesi olduğunu, öncelikle eksikliğin giderilmek suretiyle kararı tesisi yoluna gidilmesi gerektiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE : Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Adi ortaklık iki veya daha fazla kişinin emekleri veya mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri bir sözleşmedir (TBK'nın 620/1 maddesi)....

      Esas sayılı dava dosyasında adi ortaklığın tüzel kişiliğinin bulunmaması, bu nedenle adi ortaklığın davacı olduğu hallerde adi ortaklığı oluşturan tüm şirketlerin dava dilekçesinde birlikte taraf olarak yer alması gerektiği usul kuralına uygun olarak adı geçen itirazın iptali davasında adi ortaklığı oluşturan şirketlerin davacı olarak ayrı ayrı dava dilekçesinde isabetli ve doğru olarak gösterildiği anlaşılmıştır. Ancak, ...Asliye Ticaret Mahkemesi ...Esas sayılı dava dosyasında adi ortaklık tarafından dava açıldığı, adi ortaklığın tüzel kişiliğinin bulunmaması sebebiyle adi ortaklığı oluşturan şirketlerin davada el birliği mülkiyeti hükümleri uyarınca birlikte davayı yürütmelerinin zorunlu olması, bu çerçevede adi ortaklar arasında zorunlu / mecburi dava arkadaşlığı bulunduğu halde, 24/01/2024 tarihli tensip zaptının 8. numaralı kararında davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığının bulunduğunu belirterek davacı ... A.Ş. yönünden dosyayı tefrik etmiştir....

        Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraf defterlerine göre takip tarihi itibariyle davacı alacağının 256.355,09 TL olduğu, davalılar takip tarihinden önce temerrüde düşürülmediklerinden işlemiş faize hükmedilemeyeceği, faturalardaki fiyatların abartılı ve davalı ortaklığı zarara sokacak mahiyette olmadığı, davalı adi ortaklığın feshine ilişkin davanın bu dava ile birleştirilmesine gerek bulunmadığı, adi ortaklardan ...’nın adi ortaklığı zarara uğrattığı iddiası var ise de, bu iddianın diğer adi ortakların açacağı davada görülebileceği ve alacağın likit olduğu gerekçeleriyle, davanın kısmen kabulü ile takibin 256.355,09 TL üzerinden devamına, 102.540,00 TL icra inkar tazminatının davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalılar ... Medikal Ltd. Şti. ve ... Tıbbi Tahliller Ltd. Şti. vekilleri temyiz etmiştir....

          İptali istenilen temliknamedeki alacağın ortaklığa ait iş nedeni ile yapılan hakedişlerden gelecek paranın temliki olduğu sabittir. Kısaca temlik konusu ortaklığa ait alacak olup borçlunun bu alacak üzerinde bir tasarruf yapma hakkı dahi yoktur.Borçlu tarafından ...Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/543 Esas sayılı dosyasından açılan tasfiye davası mahkemece red edilerek Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 2013/2046 Esas-3062 Karar sayılı ilamı ile onanmış ve karar düzeltme isteği ise 2013/12544 E-12643 K ilamı ile red edilerek kesinleşmiştir.Davacı alacaklı tarafından açılmış ortaklığın feshi davası olduğu iddia ve ispat edilmemiştir....

            Mahkemece, adi ortaklığın feshi ile, adi ortaklığın tasfiyesinin taraflarca davadan önce gerçekleştirildiği, adi ortaklığın taraflara dağıtılacak öz varlığının bulunmadığından bu isteğin reddine, asıl dava ile feshe karar verildiğinden birleşen dava için ayrıca karar 2008/3932-10549 verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Taraflar arasındaki 7.7.2003 tarihli sözleşmeye göre, adi ortaklığın kar ve zararının % 29’nun davacıya ait olduğu, ortakların herhangi birinin münferit imzaları ile temsil edileceği kararlaştırılmış olup, davacı tarafından 31.12.2004 tarihinde yaptırılan tesbitte adi ortaklığın faaliyet merkezi olduğu iddia edilen yerin tamamıyla boşaltıldığı belirlenmiştir....

              Dava tarihinde yürürlükte olan mülga 818 sayılı BK'nun 126. maddesinin 4. fıkrası , ıslah tarihinde yürürlülükte olan 6098 sayılı TBK'nun 147. maddesinin 4. fıkrası uyarınca, adi ortaklıktan doğan davalar beş yıllık zamanaşımına tabidir. Zamanaşımının başlangıcı ise, yerleşmiş Yargıtay uygulamasına göre adi ortaklığın sona ermesi ile başlar. Zira, sona erme sebeplerinin gerçekleşmesi ile birlikte ortaklık tasfiye aşamasına girmekte olup, buna bağlı olarak ortakların tasfiye alacağını isteme hakkı da muaccel olmuş olur. 13. Hukuk Dairesi'nin 03.04.2012 tarih ve 2011/9816 Esas-2012/8971 Karar sayılı bozma ilamında "... taraflar arasında imzalanan 23.07.2005 tarihli belge ile adi ortaklık kurulmuş ise de, adi ortaklığın ne zaman sona ereceğine dair bir kararlaştırma bulunmadığından, taraflarca da ortaklığın sona erdirildiği iddia ve ispat edilemediğinden ve bu hususta mahkeme kararı da olmadığından adi ortaklığın halen devam ettiğinin kabulü gerektiği..." belirtilmiştir....

                Mahkemece, takip dayanağı senetlerin adi senet niteliğinde olduğu, alacağın temliki suretiyle devrinin mümkün olmasına rağmen alacağın temliki yoluyla değil, davalılar ... ve ...'nin ... cirosu ile davalı ... 'a devredildiği ve bu nedenle devrin geçerli bulunmadığı, birleşen davada ise davalı karşı davacılar ... ve ...'nin icra takibinde alacaklı sıfatlarının bulunmadığı ve ortada keşinleşmiş bir alacağında olmadığı gerekçesiyle asıl davada davacı ...'nun icra takip dosyası ve dayanağı senetler nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitine, birleşen davada ise ... ve ...'ın aktif dava ehliyetinin olmaması nedeniyle bu şahısların açtığı davanın reddine, ...'ın açtığı itirazın iptali ve tasarrufun iptali davasının ise esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davalı-karşı davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı-karşı davacı ......

                  Dava konusu takip T3-T4 Adi ortaklığı-AFM T7 aleyhine başlatıldığı, asıl borçlu olan Adi ortaklık olup,adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığı için taraf ehliyeti olmadığı, bu nedenle adi ortaklığa ilişkin davalarda adi ortaklığı oluşturan kişilerin taraf olarak hep birlikte hareket etmeleri gerektiği, her iki davalı Adi ortaklığın elbirliği ile mülkiyet kuralları gereği ortak olmaları nedeni ile zorunlu dava ve takip arkadaşlığı sıfatları bulunduğunu, davalılardan T4 ait nüfus kaydının incelenmesinde T4 20/06/2017 tarihinde vefat ettiği, dava tarihinin ise 05/09/2017 olduğu, davalının davadan önce vefat ettiği, 18/07/2018 tarihli celse ara kararı uyarınca davacı vekiline bu hususta beyanda bulunmak üzere süre verildiği, davacı vekilinin 19/07/2018 tarihli beyan dilekçesi ile ölü davalı T4 mirasçılarının davaya dahil edilmesi talebinde bulunduğu, 03/09/2018 tarihli ara kararı uyarınca dava tarihinden önce vefat eden davalı mirasçılarının davaya dahil edilmesinin reddine karar verildiği...

                  İcra Müdürlüğünün ... sayılı takip dosyasına davalıların haksız itirazı nedeniyle davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır. Dava konusu takip ...-... Adi ortaklığı-... Akaryakıt ve Dinlenme tesisleri aleyhine başlatıldığı, asıl borçlu olan Adi ortaklık olup,adi ortaklığın tüzel kişiliği olmadığı için taraf ehliyeti olmadığı, bu nedenle adi ortaklığa ilişkin davalarda adi ortaklığı oluşturan kişilerin taraf olarak hep birlikte hareket etmeleri gerektiği, her iki davalı Adi ortaklığın elbirliği ile mülkiyet kuralları gereği ortak olmaları nedeni ile zorunlu dava ve takip arkadaşlığı sıfatları bulunduğunu, davalılardan ...'e ait nüfus kaydının incelenmesinde ...'...

                    UYAP Entegrasyonu