"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstirdat Dava, yönetim aleyhine açılan aidat bedelinin tespiti ve istirdat istemine ilişkindir. Uyuşmazlık Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre çözülmüştür. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na gönderilmesine, 25.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, istirdat davasıdır. Davalı vekili, istirdat davalarında takibin yapıldığı icra müdürlüğünün bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğunu bildirerek yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece, İİK.'nun 72/8. maddesi gereğince, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarının takibin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabileceği, icra takibinin ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki istirdat ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın davalı Elektrik şirketi yönünden istirdat ve manevi tazminat davasının reddine davalı gerçek kişi yönünden istirdat davasının kabulü yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 575.25.TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, 8.20...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, istirdat istemine ilişkindir. Davalı vekili, takibe konu alacağın dava dışı ... Varlık Yönetimi A.Ş.'ye devir ve temlik edildiğini, ödemenin temlik işleminden sonra yapıldığını müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre; takip konusu alacağın dava dışı ... Varlık Yönetimi A.Ş.'ne devir ve temlik edildiği, davacının ödemeyi ... Varlık Yönetimi A.Ş.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstirdat Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı istirdat davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava; kiracının kira parası karşılığı verdiği süreden dolayı istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 21.7.2004 tarih, 5219 sayılı kanunla değişik 427.maddesi ve 5236 sayılı kanunun 19.maddesi ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa eklenen Ek madde 4 uyarınca yeniden değerleme oranına göre ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2.3.2005 tarih ve 9-82 esas ve 126 karar sayılı ilamı uyarınca temyiz konusu alacak hüküm tarihinde 1.820....
İstirdat davası İİK 72/7. maddesinde düzenlenmiştir. Kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz etmemiş veya itiraz etmiş olup da, itirazının icra mahkemesince kaldırılmış olması nedeniyle kesinleşen icra takibi ile ve menfi tespit davası da açmaması sonucu, gerçekte borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kalırsa, ödemiş olduğu paranın kendisine geri verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir. İstirdat davasında, icra takibi sırasında sebepsiz olarak ödenmiş olduğu iddia edilen paranın geri verilmesi istenir. İstirdat davasının açılması için ilk şart, geri verilmesi istenen paranın icra takibi sırasında, borçlunun ödeme emrine itiraz etmemesi veya itiraz etmiş olmasına rağmen itirazın kesin olarak kaldırılmış olması nedeniyle kesinleşmiş olan icra takibi dolayısıyla, nakten yada malların haczedilip satılması suretiyle cebri icra tehdidi altında ödenmek zorunda kalınmış olması gerekir....
Buna göre; istirdat davasında hak düşürücü süre kanunda açıkça belirtilmiş olup, borçlu olmadığı parayı tamamen ödemek zorunda kalan şahıs, ödeme tarihinden itibaren 1 (bir) yıl içerisinde istirdat davasını açmak için mahkemeye başvurmalıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 11/04/2007 tarihli, 2007/3-164 E. ve 2007/204 K. sayılı ilamında da vurgulandığı üzere; istirdat davası, İcra ve İflas Kanunu’nda düzenlenmiş olmasına rağmen, uyuşmazlığı maddi hukuk bakımından sona erdirme amacına yönelik bir davadır. İstirdat davası, normal bir eda davası olup, bununla icra takibi sırasında sebepsiz olarak ödendiği iddia edilen paranın geri verilmesi istenir. İstirdat davasının, borçlu olunmayan bir paranın tamamen ödendiği tarihten itibaren 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerekir....
Davacı ilgili ---- Sayılı dosyada abonelik sözleşmesinin iptali ile birlikte menfi tespit ve istirdat talebinde bulunmuş ancak menfi tespit ve istirdat talebine ilişkin dava değeri bildirmemiştir. Davacı vekiline hazır bulunduğu ---tarihli duruşmada dava değerini belirleyerek harcının tamamlaması için ---hafta kesin süre verilmiş aksi halde dosyanın ilgili talepler yönünden işlemden kaldırılacağı ihtar edilmiştir....
Davacı vekili dava dilekçesinde tarihlerini ve miktarlarını açıkladığı toplam 21.200,00 YTL.lik 5 adet çekin bedellerinin ödendiğini belirterek istirdat isteminde de bulunmuştur. Mahkemece kısa kararda 10.12.2004 tarihli 4.400,00 YTL, 20.12.2004 tarihli 4.400,00 YTL ve 10.01.2005 tarihli 4.400,00 YTL miktarlı çekler yönünden istirdat davasının kabulüne karar verildiği, ancak gerekçeli kararda 10.01.2005 tarihli 4.400,00 YTL.lik çek yönünden istirdat hükmü oluşturmadığı, diğer iki çek yönünden istirdat kararı verdiği belirlenmiştir. Mahkemenin kısa kararı ile gerekçeli kararı bu yönden çelişkilidir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 10.04.1992 tarihli 7/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, mahkemenin kısa kararı ile gerekçeli kararı arasında çelişki bulunması bozma nedeni olarak kabul edilmiştir. Bu durumda, mahkemenin kısa kararı ile gerekçeli kararı arasındaki çelişki nedeniyle kararın diğer yönler incelenmeksizin bozulması gerekli görülmüştür....
Mahkemece borcun, icra müdürlüğü kanalıyla ve kefil ...’in maaşından kesintiler yapılmak suretiyle ödendiği, davacının herhangi bir ödemesinin olmadığı ve istirdat davasını ancak parayı ödeyen kişinin açabileceği gerekçesiyle aktif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İstirdat davasının davacısı sonuçlanmış bulunan, bir başka ifade ile ödeme yapılan takibin borçlusudur. Ödemenin bir üçüncü kişi tarafından yapılmasının önemi yoktur (bkz., ...: İtirazın İptali, Borçtan Kurtulma, Menfi Tesbit ve İstirdat Davaları, Ankara 2007, s.1446). Bu nedenle mahkemece işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....