Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit- istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalı hamil ... tarafından takibe konulan bonoların davalı ... ile yapılan kira sözleşmesi gereği aylık kira parası karşılığı verildiği ve kiranın ödendiği halde senetlerin verilmeyerek takibe geçildiği iddiasıyla borçlu olunmadığının tespiti, senetlerin ve takiplerin iptali ile % 40 tazminat talebine ilişkin yargılama sırasında dava istirdat davasına dönüşmüştür....

    Mahkemece toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; icra kefili olarak takip konusu borcu tamamen üstlenen davacının taksitler halinde borcu ödediği, kapak hesabını teyit eden ve denetlemeye imkan veren bilirkişi raporuna göre icra kefili olan davacının takip konusu alacaktan dolayı dava tarihi itibarı ile davalıya 5.854,66 TL borçlu olduğu anlaşılmakla; davacının kanıtlanamayan menfi tespit ve istirdat talepleri ile yerinde görülmeyen manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 23.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/6 Esas sayılı akdin feshi ve istirdat istekli davanın, olayın sürüncemede kalmaması amacıyla, davacılar tarafından kabul edildiğini, davalının temlik karşılığı ödediği bedelin yasal faiziyle kendisine iade edildiğini, davalının da aldığını iade etmesi gerektiğini ileri sürerek çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacılardan ... adına tescilini istemişler, yargılama aşamasında ise davacılardan Ahmet adına tesciline karar verilmesini istemişler, karşı davada da, taraflar arasında görülen ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/6 Esas, 2014/131 Karar sayılı akdin feshi ve istirdat davası sonunda karşı davacının ödediği bedeli yasal faiziyle birlikte tahsil ettiğini, anılan davanın temyiz denetiminden geçerek kesinleştiğini belirterek karşı davanın reddini savunuşlardır....

        İstirdat davası, İcra ve İflas Kanununda düzenlenmiş olmasına rağmen, uyuşmazlığı maddi hukuk bakımından sona erdirme amacına yönelik bir davadır. İstirdat davası normal bir eda davası olup, bununla icra takibi sırasında sebepsiz olarak ödendiği iddia edilen paranın geri verilmesi istenir. İstirdat davasının biri takip hukukuna, diğeri maddi hukuka ilişkin olmak üzere iki şartı vardır. İlk şart, geri verilmesi istenen paranın icra takibi sırasında ödenmiş olmasıdır. İkinci şart ise, maddi hukuk bakımından aslında borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehditi altında ödemek zorunda kalmış olmasıdır (İİK.m.72/Vll). İstirdat davasında önemle vurgulanması gerekli bir husus daha vardır ki, o da; borç olmayan paranın tamamen ödendiği tarihten itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde istirdat davasının açılması gerekir (İİK.m.72/Vll)....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit- istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, kaçak elektrik ve usulsüz elektrik kullanıldığı gerekçesiyle tutulan tutanaklar ve ceza ihbarnamesi nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespiti ile yapılan ödemelerin ödeme tarihlerinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan istirdatı istemine ilişkindir. Davalı vekili, yetki ilk itirazı ve zamanaşımı definde bulunmuş, esas savunmasında davacının kaçak elektrik kullandığının ... Ölçü ve ...Müdürlüğü' nce tespit edildiğini belirterek, yapılan hesaplamanın doğru olduğunu beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

            - K A R A R - Dava, takibe konulan senetlerden dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile kötüniyet tazminatı, manevi tazminat ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine, Dairemizce bozulan karara uyularak yapılan yargılama sonunda, mahkemenizce verilen 04.05.2006 tarihli hükmün 1-2-3 maddeleri hakkında yapılan temyiz talebi reddedildiğinden, yeniden bu konuda hüküm tesisine yer olmadığına, Yargıtay bozma ilamı göz önünde bulundurularak davacının istirdat davasının kısmen kabulü ile, icra dosyasında alacaklıya ödenen 821.YTL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilinin temyizi üzerine mahkemece verilen temyiz isteminin süre ve kesinlik yönünden reddine dair karar davalı vekilince temyiz edilmiştir....

              Mahkemece, ödememe protestosu keşide etmeyen davalının davacı lehtar cirantaya müracaat hakkını kaybettiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının davaya ve takibe konu senetten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, icra takip dosyasında davacının davalıya yaptığı ödemenin davalıdan istirdatına, davacının %40 tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 08.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                , senetlerin toplam -------yoluyla karşı tarafın -----numaraları hesabına yatırdığını, kalan------- tutarındaki ekte sunulmuş olan senetlerin ödenmesinin satılan makineler kullanılmaz durumda olduğundan mümkün olmadığını, ---------- senetlerin takibe konulduğunu, ve ödeme emri kesinleşmeden tedbir talepli iş bu davanın açılmış bulunduğunu, makinelerin davalı tarafından müvekkilinin bulunduğu yerden teslim alınmasının ve ücret iadesinin sağlanmasını, davalı makinelerdeki ayıbı gidermeyerek ve taahhüt edilen makineleri göndermeyerek ayrıca müvekkili şirketi toplam -------- tutarında ziya ve zarara uğrattığını, mezkûr süre zarfında sürekli üretim halinde olan müvekkilinin maddi ve manevi zararını talep hakkının saklı olduğunu, davalı taraf sözleşmenin kendisine yüklediği makineleri gereği gibi teslim etme yükümlülüğünü gerçekleştirmediği gibi sözleşmeye dayanarak verilen kambiyo senetlerini geri vermediğini, dava konusu haksız durum sebebiyle, müvekkilinin telafisi imkansız maddi ve manevi...

                  Hal böyle olunca, davanın niteliği ve dosyanın içeriği yukarıda açıklanan hukuksal ve maddi olgular dikkate alındığında haksız ödemenin yapıldığı tarihten itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    SAVUNMA: Davalı vekili; davacı tarafından açılan işbu davanın, İİK’nun 72/1. maddesinde öngörülen menfi tespit davası seklinde olmadığını, davacının daha önce---- zorunda kaldığı paranın geri alınması amacına yönelik ve aynı maddenin 7. fıkrasında belirtilen genel hükümlere dayalı bir istirdat davası olduğu dikkate alınmadan, davada uygulama olanağı bulunmayan aynı maddenin 5. fıkrasında belirtilen icra tazminatının davacı tarafından talep edilmesinin doğru olmadığını, işbu davada, İİK’nun 72/7 maddesi uyarınca açılmış istirdat davası olduğunu, anılan fıkrada davada haklı çıkan tarafın yararına bir tazminata karar verileceğine ilişkin bir hükmün mevcut olmadığını, bu durum karşısında davayı kazanan tarafın yararına tazminat takdirine yasal olanak bulunmadığını, istirdat davalarında herhangi bir tazminat ödeme yükümlülüğünün olmadığını, davacı tarafın bu talebinin son derece mesnetsiz olduğunu, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın öncelikle yetki yönünden reddine, bu talep kabul...

                      UYAP Entegrasyonu