Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu 894 sayılı parsel Hazine ve Orman Yönetiminin taraf olduğu kadastro mahkemesinin 1993/411-1996/467 sayılı dosyasında ve 895 sayılı parselin de Orman Genel Müdürlülüğünün taraf olduğu kadastro mahkemesinin 1991/539-1992/14 sayılı dosyasında orman sayılmayan yerlerden olduğu konusunda 894 parsel yönünden Hazine ve Orman Yönetimini bağlayan 895 sayılı parsel yönünden de Orman Yönetimini bağlayan H.Y.U.Y.nın 237. maddesine göre kesin hüküm bulunmakta olduğundan ve kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışında kalan yerlerde Orman Bakanlığının orman savı ile dava açma da aktif dava ehliyeti bulunmadığından, 895 parsel hakkında devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer iddiası ile dava açma hakkının Hazineye ait olduğu gözönünde bulundurularak, 895 sayılı pareslin (A) ve 895 sayılı parselin (C) işaretli bölümler yönünden, Orman Bakanlığının davasının aktif dava ehliyeti bulunmaması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği gereğine değinilmiştir....

    yapılarak kapatıldığı tarihten itibaren 1 yıl içerisinde istirdat davasını açtığını, hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesinin kabul edilemez ve hukuka aykırı olduğunu, istirdat davasının açılmasının ikinci şartının ise, maddi hukuk bakımından, aslında borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olması olduğunu, (İİK m. 72/VII)....

    Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, tespit edilen eksiklik yargılama gerektirmediğinden HMK 353/1- b-2 md gereğince, yeniden aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

    Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, tespit edilen eksiklik yargılama gerektirmediğinden HMK 353/1-b-2 md gereğince, yeniden aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacının istinaf talebinin kabulüyle HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince istinaf konusu ara karar kaldırılarak, yeniden esas hakkında; İİK 72/2 md gereğince davacı tarafça iş bu kararın tebliğinden itibaren 1 hafta içinde % 15 oranında (67.168,28 TL) nakit veya kesin-süresiz banka teminat mektubu depo edildiğinde,davacı şirket hakkında düzenlenen 07/04/2022 tarihli 2022098868 numaralı Kaçak Su ve Usulsüz Su Kullanım ile Mühürleme tutanağı doğrultusunda ......

      Davalı vekili, davanın İİK 72 maddesine göre süresinde açılmadığını, davalının senetleri dava dışı ... Madencilik şirketinden kömür alım satımı nedeniyle ciro yoluyla aldığını, senetlerde malen kaydının bulunduğunu, davacının kömürleri teslim almadığını ispatlaması gerektiğini, haciz sırasında site yöneticisi ...'ın sitenin banka hesaplarında bulunan paralarının alınması yönündeki muvafakatine istinaden belirli tarihlerde bankada bulunan paraların icra dosyasına yatırıldığını, davalının 3.kişi konumunda bulunup iyi niyetli yetkili hamil olduğunu, istirdat talebinin hukuki dayanağının bulunmadığını gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre; takibe konu bonoları düzenleyen apartman yöneticisi ...'...

        Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.Borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı iptale tabi tasarrufları üç grup altında ve İİK.nin 278, 279 ve 280. maddelerinde düzenlenmiştir. Ancak bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarruflar sınırlı olarak sayılmış değildir. Kanun, iptale tabi bazı tasarruflar için genel bir tanımlama yaparak hangi tasarrufların iptale tabi olduğu hususunun tayinini hakimin takdirine bırakmıştır (İİK. m. 281)....

          HDnin 2018/895 E. ve 2018/674 K. sayılı ilamınıda bu hususun belirtildiğini; şekli hamil görünen davalının meşru hamil olmadığını belirterek,kararın kaldırılarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Eldeki davada davacı, TTK 792. maddesi uyarınca bono istirdadı isteminde bulunmuştur.İcra takibinin konusu alacak üzerinde aslında gerçek hamil olduğunu iddia eden kişi lehine senet borçlusunun veya avalistin, yatırdığı bedelin alacaklıya ödenmemesine ilişkin bir ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmesi ve koşulları var ise ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkündür. İstirdat davacısının aslında kendisinin hak sahibi olduğu bedelin, dosyanın davalısı olan hamil-alacaklıya ödenmemesini talep etme hakkı bulunmaktadır....

            8.İcra Müdürlüğünün 2017/27766 Esas sayılı dosyasının alacağının tahsili amacıyla Düzce İli, Akçakoca İlçesi, Melenmağzı mah. 895 parsel, tam hisseli kargir 2 katlı ev ve bahçesi nitelikli taşınmazın satış işleminin muvazaa nedeniyle hükümsüzlüğünün tespiti ile tapu kaydının iptaline gerek olmaksızın taşınmazın haczi ve satışı konusunda alacak ve fer’ileriyle sınırlı olmak üzere İİK m.283 hükmünün kıyasen uygulanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            İİK 72/3 maddesi hükmüne göre takipten sonra açılan menfi tespit davalarında icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün değildir. Bu nedende davacı vekilinin ihtiyati tedbir tlebinin İİK nın 72/3 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir. 1- Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin İİK'nın 72/3 maddesi gereğince REDDİNE, ..." şeklinde karar verilmiştir. Bu ara karara karşı davacı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur....

              İİK 72/3 maddesi hükmüne göre takipten sonra açılan menfi tespit davalarında icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün değildir. Bu nedende davacı vekilinin ihtiyati tedbir tlebinin İİK nın 72/3 maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerekmiştir. 1- Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin İİK'nın 72/3 maddesi gereğince REDDİNE, ..." şeklinde karar verilmiştir. Bu ara karara karşı davacı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur....

              UYAP Entegrasyonu