sorumlu olmadığını ileri sürerek ipoteğin kaldırılmasını, davalı bankaya borçlu olmadıklarının tespiti ile %40 oranında kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Tapu Müdürlüğü'nün 11.07.2014 tarihli yazısı ve ekindeki tapu kaydından, taşınmaz üzerindeki ipotek kaydının 29.03.2007 tarih ve 4487 yevmiye numarası ile terkin edildiği, bir başka deyişle ipotek borçlusu tarafından icra müdürlüğüne başvuru tarihinde, taşınmazın tapu kaydı üzerinde bir ipoteğin mevcut olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, mevcut olmayan ipoteğin fekki isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek istemin kabulü ile ipoteğin kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 19/08/2021 KARAR TARİHİ : 30/11/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından davaya konu mesken üzerinde ...’nın davalı bankanın Trabzon şubesi nezdinde kullanacağı nakdi ve gayrinakdi kredilere teminat teşkil etmek üzere 11/01/2017 tarihinde 350.000 tl ipotek tesis edildiğini, kredi lehtarının borçlarının diğer ipotek malikleri tarafından kendi ipotek bedelleri ile sınırlı olmak üzere ödendiğini, kalan bakiye nakdi ve gayrinakdi borcun diğer ipotek maliki .... nin gayrimenkul devri yaparak takas ile borcun tamamının ödendiğini, kredi lehtarının borcunun kalmadığını, 27/07/2021 tarihinde ipoteğin kaldırılması için ihtar çekilmiş ise de cevap verilmediği gibi ipoteğin de kaldırılmadığını, Davalı bankanın kredi lehtarına ait borcun...
Tüketici Mahkemesinin 2020/... esas sayılı dosyası ile hüküm altına alındığını, taşınmazın müvekkili adına hükmen tesciline karar verilerek kesinleştiğini, söz konusu taşınmaz üzerinde davalı inşaat firması tarafından kötü niyetli olarak ipotek tesis edildiğini, işbu davanın ipoteğin kötü niyetli olarak tesis edilmiş olması ve tesisi anında ipotek borçlusu olan davalı inşaat firmasının taşınmaz üzerinde hakkının olmaması sebebi ile kaldırılması gerektiğinden ikame edildiğini bildirerek dava konusu taşınmazın satışının da konu edildiği ... 28. İcra Müdürlüğünün 2020/... esas numaralı icra dosyasında dava konusu taşınmaz yönünden satışın tebiren durdurulmasına karar verilmesini, ... ili, ... ilçesi, ... Mah. ... ada, ... parselde kayıtlı ... numaralı taşınmazın ipotek tesisinden önce davacıya satışının yapıldığının ... 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından ipoteğin kaldırılması davasının reddi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 10.12.2015 günü temyiz eden davacı ... vekili Av. ... ile Karşı taraf davalı ...Ş. vekili Av....geldiler. Davalı ... gelmedi. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Bu nedenle manevi tazminat isteminin reddi gerekirken, yerinde olmayan gerekçelerle manevi tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır.'' gerekçesi ile hükmün bozulması sonucunda, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, uyulan bozma ilamı uyarınca ipoteğin fekkine ilişkin önceki hüküm kesinleştiğinden buna dair yeniden hüküm tesis edilmediği, manevi tazminat isteminin ipoteğin fekki talebinin davalı banka tarafından haksız reddedilmesine dayalı olması ve davacının kişilik haklarının ihlal edildiği olgusunun somut olayda kanıtlanamadığı,maddi tazminat bakımından ise davacının davaya konu ipoteğin kaldırılmamış olması nedeniyle uğradığı zararın dava tarihi itibariyle taşınmazı rayiç değerinin üzerinde satamaması nedeniyle oluşan meblağ olabileceği gerekçesiyle ipoteğin fekkine ilişkin önceki hüküm kesinleştiğinden bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına,davacının maddi tazminata ilişkin davasının kısmen kabulü ile 40.000 TL nin davalıdan alınarak davacıya...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.09.2011 gününde verilen dilekçe ile muvazaalı ipoteğin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 148 ve 153 parsel sayılı taşınmazlar üzerine 18.04.2007 tarihinde davalı ... lehine konulan ipoteğin paydaş olan diğer maliklerin ileride doğacak şuf’a hakkını bertaraf etmek amacıyla konulduğu ileri sürülerek muvazaalı olduğu belirtilen ipoteğin kaldırılmasını istemiştir. Davalının davaya cevap vermediği anlaşılmıştır. Mahkemece, davanın kabulü ile ipoteğin muvazaalı olduğu belirtilerek iptaline karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir....
Bu durumda mahkemece, talebin dışına çıkılarak hüküm tesisi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir. 2-Ayrıca, ihalenin feshi davası sonucunda dava konusu taşınmazın davacıya dönmüş olması nedeniyle birleşen davadaki maddi tazminat isteminin reddi doğru ise de, davacıya ipoteğin kaldırılacağına dair taahhütte bulunulmasına rağmen davalı banka tarafından bu taahhüt yerine getirilmeyerek takip başlatılması ve taşınmazın sattırılması şeklindeki eylemler nedeniyle davacının manevi tazminat talebinde bulunup bulunamayacağının değerlendirilmesi gerekirken, hiçbir gerekçe gösterilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından kararın bu yönden de bozulmasına..." karar verilerek dosyanın Dairemize gönderildiği ve Dairemizin ... Esas sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmıştır....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkili davacı eşinin rızası alınmaksızın davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin hukuken geçerli olmadığını, TMK. hükümleri incelendiğinde kural olarak ipotek tesisi için bir şart aranmadığını, bunun istisnasının 194'te düzenlenen aile konutu olduğunu, ipotek akit tablosunun dayanağı olan genel kredi sözleşmesinde müvekkilinin eşi adına atılan imzanın sahte olduğunu, ipotek işleminin mutlak butlan ile sakat olduğunu, ipotek akit tablosunun dayanağı olan genel kredi sözleşmesi geçersiz olduğundan ipoteğin kanuni şartları oluşmadığını, takibin iptal edilmesi gerektiğini belirterek, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibin ile icra emrinin iptaline karar verilmesi talep etmiştir. Uyuşmazlık; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takipte takibin iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, aile konutu üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasını talep etmiş, dava dilekçesinde dava değerinin 10.000 TL. olduğunu beyan ederek bu miktar üzerinden nispi peşin harç yatırmıştır. İpoteğin kaldırılması talebi ipotek bedeli üzerinden nispi harca tabidir....