Kredi sözleşmelerinin 31.2 ve 31.4 maddelerinde belirtilen hükümler ipotek verme taahhüdünü kapsar niteliktedir. Bunun yanında 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun 26/IX. fıkrasında kamu kurum ve kuruluşları (... Yardımlaşma Kurumu dahil), bankalar, esnaf ve sanatkarlar kredi ve kefalet kooperatiflerince açılacak tüm kredilere karşılık teminat gösterilen gayrimenkullerin ipotek işlemleri, tarafların istemi halinde resmi senet tanzim edilmeksizin alacaklı ile borçlu ve varsa kefilleri arasında yapılan kredi veya borç sözleşmelerine istinaden, tapu sicil müdürlüklerince tapuya tescil edileceğine ilişkin hükmü karşısında ipotek tesisinin kredi sözleşmelerine istinaden doğrudan tapuya tescil edilmeleri de mümkündür. Açıklanan bu maddi ve hukuksal olgulara göre davalı bankanın ipotek tesisinin borçlu açısından İİK’nin 279/1 kapsamında iptal edilebilecek bir tasarruf olarak değerlendirilmesi yönündeki mahkemenin gerekçesine katılma imkanı yoktur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile herkesin iddiasını ispatla yükümlü olduğu, davalıların ipotek tescil ederken kötü niyetli olduğunun ispatlanamadığı, taşınmazlara yönelik tapu iptali ve tescil davasının açıldığına yönelik taşınmazda herhangi bir şerhin bulunmadığı, ipotek hakkının ayni haklarda olması sebebiyle, sicile güven ilkesinin ipotek hakkı içinde aynen geçerli olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. 1- Davaya konu 3312 ada 29 parseldeki 21 nolu bağımsız bölüm yönünden yapılan temyiz incelemesinde; dava, TMK’nın 893. maddesinde düzenlenen satıştan doğan alacak nedeniyle tapuya tescil edilen kanuni ipotek istemine yönelik olup, bununla taşınmazın satış bedelinden ödenmeyen bakiye alacak teminat altına alınmaktadır....
Dava kanuni ipotek tescili istemi ile açılmış, mahkemece de kısmen kabulüne karar verilmiş ise de alacağın kabulüne ilişkin malik beyanı olmadığı gibi mahkemece de karara bağlanmadığından istemin kabulü mümkün değildir. Türk Medeni Kanunu 893. maddesi uyarınca ise sadece malik veya yükleniciden alacaklı olan alt yüklenicilerin ipotek tescil hakları bulunduğundan davacı; alt yüklenici olmayıp iş sahibi kiracıdan alacaklı yüklenici durumunda olmakla malike karşı kanuni ipotek alacaklısı sıfatı bulunmadığından davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerektiği halde yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından kararın temyiz eden davalılar yararına bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01.06.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi müdahil vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 12.10.1996 günlü temlik sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede taşınmaz değerinin tahsili, ileri aşamadaki talep ise taşınmaz kaydında mevcut ipotek şerhinin terkini istemlerine ilişkindir. Davalı, savunmada bulunmamıştır. Davaya asli müdahil olarak katılan ... A.Ş., dava konusu taşınmaz tapu kaydında yararlarına ipotek şerhi bulunduğunu, davanın reddini, kayıttaki ipotek şerhinin terkini talebinin de reddini ileri sürmüştür....
da mukim davalı ile 26.07.2002 tarihli sözleşme imzaladıklarını, bu sözleşmeden kaynaklı risklerin teminatı olarak müvekkiline ait taşınmazda 1. derecede 4.250.000 USD bedel ile ipotek kurulduğunu, tesis edilen ipoteğin TMK'nun 851. maddesine aykırı olarak tescil edildiğinin anlaşıldığını, ipotek lehtarının kredi kuruluşu sıfatına haiz olmadığını ileri sürerek, ipotek kaydının terkinini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının dava dışı ... Land fi...sından aldığı hisselere karşılık borcunu ödeyememesi sebebiyle müvekkili fi...nın aradaki sözleşmelere istinaden dava dışı fi...ya 4.250.000 USD ödediğini, bu bedelin müvekkiline ödenmesi için davacıya ihtarname gönderildiğini, ödeme yapılmaması üzerine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, davacının itiraz ettiğini, tahkim yargılamasının devam ettiğini, davacının dava açmakta kötüniyetli olduğunu, müvekkili fi...nın kredi kuruluşu olduğunu, ipoteğin geçerli olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir....
CEVAP: Bir kısım davalılar vekili özetle; yapılan ipotek işleminden haberdar olmadıklarını, ipotek bedelinin alınıp alınmadığını bilmediklerini, ipotek bedelinin ödemeden kaldırılmaması gerektiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur....
Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. İpoteğin kaldırılması istemi içeren davaların ipotek alacaklısına karşı yöneltilerek açılması gerekir. Somut uyuşmazlıkta, davacının maliki olduğu 3112 ada 22 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında, 20.09.1915 gün ve ... yevmiye numara ile ... oğlu ... yararına, 40,00 ETL bedelli ipotek şerhi bulunduğu anlaşılmaktadır. Dava, tapu sicil müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılmıştır. Tapu kütüğünde ve dayanak belgelerde ipotek alacaklısı şahıs olarak belirtilmiş olup mahkemece, ipotek alacaklısının belirlenmesi için araştırma yapılmamıştır....
ın, ipotek sözleşmesi kapsamında taşınmaz rehninini doğmuş ve doğacak kredi alacaklarına güvence teşkil edeceğini bilerek ve duruma güvenerek kredi kullandırdığı, üçüncü kişi taşınmaz maliki tarafından açılan tazminat davasında bankanın 14.02.2007 tarihinden sonra kullandırdığı krediler bakımındah iyi niyetli sayılmamasının ipotek sözleşmesinin tarafını taşkil eden ipotek veren davacı ...'a karşı sorumluluğunu gerektirmediği, ipotek sözleşmelerinin tümünde taşınmaz rehninin mevcut ve ileride doğacak tüm kredi alacaklarına güvence oluşturacağını belirtildiği, şu halde 14.02.2407 tarihinden sonra davalı bankaca dava dışı şirkete kullandırılan krediler nedeniyle dayalı bankanın davacıya karşı sorumluluğu kabul edilemeyeceği, belirtilmiştir. Somut olayda davacı, 20/11/2006 tarihinde ... .... lehine tesis edilen taşınmaz rehininin, tapu iptali ve tescil davasının (Ankara Batı 2....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/333 Esas, 2007/209 Karar sayılı ilamıyla "Hakime'nin bu payı mahkeme kararı ile şufa hakkını kullanarak aldığından ipotek bedelinden yeni malik Hakime'nin kayıtta yazılı miktar ile sınırlı sorumlu olacağından ipotek bedeli arttırım davası açamayacağı" gerekçesiyle davalının davasının reddine karar verildiğini ve bu kararın derecattan geçmek suretiyle kesinleştiğini, bilahare davacıların bu ipoteğin fekki için açtıkları davanın da kabulle sonuçlanıp kesinleştiğini; ne varki, tapu kaydında sadece A ./.. 2015/17023-2016/8519 -2- harfiyle gösterilen ipotek mevcut olup, B harfiyle gösterilen ipotek terkin edildiği için kararın infaz edilemediğini, kararın tashihine ilişkin taleplerinin de reddedildiğini ileri sürerek; 25778 ada 2 parsel sayılı taşınmazın ve bu taşınmazda kurulan kat irtifakı nedeniyle yeni bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarına şerh edilen A harfi ile numaralandırılan davalı lehine kurulu kanuni ipoteğin tapu kaydından terkin edilmesini istemiştir...