ın daireleri tapuda kendi adına tescil ettirdiğini, daha sonra da diğer davalı ...’a devrettiğini, davalı ...’un, davalı bankadan kredi çekerek tüm daireler üzerine ipotek tesis ettirdiğini, görünürde satış işlemi yapılmış ise de, üyelere satılan daireleri muvazaalı bir şekilde satış yapmış gibi gösterdiklerinden Adıyaman 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/887 esas sayılı dosyasıyla yolsuz tescil nedeni ile açılan tapu iptal ve tescil davasının yapılan yargılaması sonucunda ... adına kayıtlı 2557 ada 1 nolu parsel üzerinde kain B blok 3 ve 7 nolu bağımsız bölümlerin tapularının iptali ile davacı adına tesciline karar verildiğinden, söz konusu taşınmazlar üzerinde davalı banka lehine tesis edilen 3.000.000 TL meblağlı ipoteğin ve tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...A.O. vekili, dava konusu taşınmazların tapusunun iptal ve tesciline karar veren Adıyaman 1....
Bilirkişiler, ifraz krokisinin tapu kütüğüne krokiye aykırı tescil edildiğini saptamamıştır. Mahkemece, tapuya tescil işleminin ifraz krokisine aykırı yapıldığına dair görüşünün de gerekçesi yoktur. Kısaca, iddia kanıtlanamamıştır. Ne var ki, mülkiyet hakkı sahipleri değinilen bu hususları temyize getirmemiş, düşülen yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir. Ancak; Diğer taraftan, dahili davalı şirket lehine olan ipotek, Türk Medeni Kanununun 856.maddesince, yasanın 1020.maddesine göre herkese açık olan tapu sicilindeki mülkiyet durumuna göre 17 parsel kaydı üzerine tesis edilmiştir. Yasaya uygun şekilde tesis edilen ipoteğin kaldırılması da ancak ipotek lehtarının rızası ile mümkündür. Mahkemece, tüm bu yönler gözetilmeksizin ipotek ve haciz şerhlerinin 16 parsele kaydırılması suretiyle istem yazılı şekilde kabul edildiğinden, karar bozulmalıdır. Kabul şekline göre de, 17 parsel üzerindeki lehlerine haciz şerhi bulunan ... Sigorta Müdürlüğü ile ......
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece 35 ve 124 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davalı ... ve ...’in kabulü nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne, 28 ve 29 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise kayıt malikinin kötü niyetli olduğunun ispat edilemediği, ancak vekil tarafından satış bedelinin davacıya ödendiği savunmasının ispat edilemediği, ipotek bedelinin satış bedelinden düşük olduğu gözetilerek, 96.481,51 TL’nin davalı ... ve ...’den faiziyle tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, davalı ... ve ...’in istinaf başvuruları ......
Hukuk Dairesi 2021/1697 Esas, 2021/6658 Karar sayılı ilamında özetle; "...Dava, yolsuz tescil nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Bankası A.Ş vekili, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin müvekkili bankanın kredi müşterisi olan .. .... kullandırılan kredi alacaklarının teminatlarından birini teşkil etmek üzere yasalara uygun olarak tesis ve tescil edildiğini, tapu siciline güvenerek iyiniyetle ayni hak iktisap ettiklerinden bankanın bu hakkının muteber olduğunu, banka lehine ipotek tesis edildiği sırada taşınmazın malikinin davalı ... ... olup, davacıların malik olmadığını, ipotek tesisi ve taşınmazın icrada satışı sırasında taşınmaz kaydında ipotek edilesini ve satılmasını önleyen bir takyidat, şerh veya tedbir bulunmadığını, tapu siciline güven ilkesi gereği tapu sicilinin incelenmesi dışında bankaya bir yükümlülük yüklenemeyeceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davalı .... ....'...
ün yükleniciden satınaldığı dava konusu taşınmazın tapusu iptal edilip arsa sahibi ... adına tescil edildiği, kararın 29.9.1999 tarihinde kesinleştiği, ancak taşınmaz ... adına kayıtlı iken yani tapu kaydı iptal edilmeden ve arsa sahibi ...'a iade edilmeden önce ...'ün borcu nedeniyle 4.7.1997 tarihinde ... Bankası T.A.O. lehine ipotek konulduğu ve borcun ödenmemesi sebebiyle icra takibi başlatıldığı ve tapu kaydına İİK 150/C şerhinin işlendiği ne var ki tapunun iptal edilmesiyle ...'a mülkiyet geçtikten sonra ... tarafından dava konusu taşınmazın davacıya satıldığı ancak üzerindeki şerhlerin muhafaza edildiği anlaşılmıştır. Ne arsa sahibinin ne de son malikin dava konusu şerhin konulduğu icra dosyasında borçlu olmadığı, ipotek konulmasından sonra tapu kaydının iptal edildiği bu sebeple ipotek tarihindeki tescilin yolsuz tescil olduğunun mahkeme kararıyla sübut bulduğu, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek ve şerh ...'...
Şti. lehine ipotek olduğunu öğrendiklerini, ipotek senedinde, ipoteğin tapuda dava dışı ... adına kayıtlı gayrimenkulün ... Yem Mad. Tar. Teks. Ltd. Şti ile iş yapılması düşünülen ... Yem Tarım Ürün. Ltd. Şti.’nin bu ilişkiden doğacak borçları ve davalıdan alacağı kredilerin teminatı olarak ipotek verildiğinin belirtildiğini, haricen yaptıkları araştırmada ... Yem Tarım Ürün. Ltd. Şti.’nin hiç kurulmadığını öğrendiklerini, hiç kurulmamış bir şirketin borcu da olmayacağından ipoteğin baştan itibaren sakatlandığını, gerçekte kurulmamış bir şirket lehine usulsüz olarak tescil edilen ipoteğin yok hükmünde olduğunu belirterek ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Davalı vekili, dava dışı ...'in maliki bulunduğu gayrimenkulü davalı şirket ile sahibi olduğu ... Yem Tarım Ürünleri Ltd.Şti.'nin ticari ilişkisinden doğan borcunun karşılığı ipotek verdiğini, dava dışı ...'...
AHM'nin 2005/391 E sayılı dosyada ipotek tesis eden dava dışı ... aleyhine vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası açtığını, birleştirilen davada lehine ipotek tesis edilen eldeki davacı banka aleyhine ipoteğin fekki davası açıldığını, yargılama sonunda ipoteğin fekki isteminin reddi ile anılan ipotek ile davacı (eldeki davalı şirket) adına tesciline karar verildiğini, ipoteğin paraya çevrilmesi suretiyle başlatılan takip sonucu taşınmazın alacaklarına mahsuben kendilerine ihale edildiğini, ihale kesinleştikten sonra ... İcra Müdürlüğünün 08.07.2013 tarihli tescil yazısı ile adlarına tescil talep ettiklerini, ancak tescil işleminin yapılmadığını ve tescil talebinin reddine karşı Tapu ve kadastro ... 2....
Tapu maliki ... 17.12.2010 tarihinde 140.000 TL bedelli ipotek sözleşmesi yapmıştır. Ne var ki, mahkemece çekişmeli taşınmazlar üzerinde ipotek hakkı bulunan .... Bankası adına dava dilekçesi ile duruşma günü tebliğ edilmemiş, bu halde taraf koşulu sağlanmaksızın karar verilmiştir. Taraf koşulu dava şartlarından olup, mahkemece bu şart yerine getirilmedikçe davanın esasına girilerek hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca, mahkemece davacı tarafa davasını dava konusu taşınmazlarda ipotek hakkı bulunan .... Bankası'na da yöneltmesi için süre ve imkan tanınarak taraf koşulu sağlanmalı, dava dilekçesi ve duruşma günü adı geçen ipotek sahibine yöntemince tebliğ edilmeli, varsa savunma ve delilleri incelenip toplanmalı, bundan sonra tarafların tüm delilleri birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir....
Tapu maliki ... 13.04.2009 tarihinde 48.000 TL bedelli, 25.12.2013 tarihinde ise 250.000 TL bedelli ipotek sözleşmeleri yapmıştır. Ne var ki mahkemece çekişmeli taşınmazlar üzerinde ipotek hakkı bulunan ... adına dava dilekçesi ile duruşma günü tebliğ edilmemiş, bu halde taraf koşulu sağlanmaksızın karar verilmiştir. Taraf koşulu dava şartlarından olup, mahkemece bu şart yerine getirilmedikçe davanın esasına girilerek hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca, mahkemece davacı tarafa davasını dava konusu taşınmazlarda ipotek hakkı bulunan ...na da yöneltmesi için süre ve imkan tanınarak taraf koşulu sağlanmalı, dava dilekçesi ve duruşma günü adı geçen ipotek sahiplerine yöntemince tebliğ edilmeli, varsa savunma ve delilleri incelenip toplanmalı, bundan sonra tarafların tüm delilleri birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir....