WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mesela, önalım hakkına dayalı tapu iptal ve tescil davalarında, davanın kabulü halinde belirlenen değer üzerinden davalı taraf harç ve vekalet ücreti ödemek zorunda ise de, önalıma konu payın belirlenen bedelinin davalıya ödenmek üzere davacı tarafından mahkeme veznesine depo edilmesi gerekmektedir. İpotek şerhinin kaldırılması davalarında, davacı taraf maliki bulunduğu taşınmaz üzerindeki şerhin kaldırılmasını talep ederken, şerhin kaldırılması karşılığında ödeyeceği ipotek bedelini düşük göstermek suretiyle dava açmakta ve gösterdiği bedel üzerinden davasının kabulünü talep ederken, davalı taraf ipotek bedelinin yüksek hesaplanmasını talep etmektedir. Önalım davalarında, kural olarak davaya konu payın resmi satış senedindeki değeri önalım bedeli olmakla birlikte, davacı resmi senetteki satış bedelinin yüksek gösterildiğini belirterek davasını kendi belirlediği daha düşük bir bedel üzerinden harç yatırmak suretiyle açabilmektedir....

    KARAR Davacı, davalıya dava konusu taşınmazı 800.000 TL bedelle sattıklarını, satış bedelinin 400.000 TL peşin kalan kısmının ödenme tarihlerinin belirlenmesi nedeniyle davalının bu tarihler itibariyle temerrüde düştüğünü, ödenmeyen kısım için ipotek tesis edildiğini, ancak ipotek bedelini zamanında ödemeyen davalının talebi üzerine ... 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2010/128 esas sayılı kararıyla ipoteğin kaldırıldığını, satış bedelinin davalı tarafından zamanında ödenmemesi nedeniyle faizle karşılanamayan zararının oluştuğunu, bu kapsamda taşınmazın dava tarihindeki değerinin belirlenerek zararının karşılanması gerektiğini belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL ipotek bedelinin icra dosyasına yattığı tarihten itibaren reeskont faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı, davanın zamanaşımına uğradığını ileri sürmüş ve davacının talep edebileceği ipotek bedeli ve işlemiş faizin davacıya ödendiğini belirterek davanın reddini dilemiştir....

      ASHM'nin 2011/372 esas sayılı dosyasında 1.250.000,00 TL ipotek bedelinin tahsiline karar verildiği, kararın hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinde ipotek bedelinin ödenmesi karşılığı ipoteğin fekkine karar verildiği, 1.250.000,00 TL miktarındaki alacağın ipotek ve teminat altına alındığı, ihtiyati hacizin ipotekle temin edilmeyen alacaklar yönünden verilmesi gerektiği, Bakırköy 8. ASHM'nin 2011/372 esas sayılı ilamındaki ipotekle teminat altına alınmamış olan yargılama gideri ve vekalet ücretlerinin gayrimenkullerin aynına ilişkin olmadığı, dolayısı ile icraya konulması için kesinleşmesinin gerekmediği, bu alacaklar üzerinden verilen ihtiyati haciz kararının yerinde olduğundan ek karar ile itirazın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı, talep edenler vekili ve borçlu vekili temyiz etmiştir....

        T7 lehine konulan, 90.000,00 TL bedelli ipotek nedeniyle davacı vekilinin 21.05.2021 tarihli dilekçesiyle ipotek alacaklısının davaya dahili ile taşınmazın ipoteksiz olarak davacı adına tescili istemi doğrultusunda ipotek alacaklısının davaya dahil edilmesi doğru olmuştur. Ancak kötü niyetli olduğu ispat edilemeyen davalı ipotek alacaklısının yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı gibi davanın sonuçlanıp kesinleşmesine kadar ipoteğe konu alacağın güncel bedeli sabit kalamayacağından, infazda tereddüte sebebiyet verecek şekilde yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumluluk hususu ile yine ipotek alacak bedeline ilişkin miktar belirtilmek suretiyle hüküm kurulması doğru olmamıştır. Bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı T4 üzerinde bırakılmasına; depo edilen şufa bedelinden öncelikle ipotek bakiye alacağının davalı ipotek alacaklısı T.C....

        -TL'nin davalı tarafından ödenmesi koşuluyla ipoteğin kaldırılmasına karar verildiğini, davalının ... ve İstimlak Müdürlüğü'nün 05/10/2011 tarihli yazısıyla belirlenen bedeli ödemesi açısından davet edildiğini, ancak davalının yapılan tebligata rağmen bu bedeli ödemeye yanaşmadığını ileri sürerek taşınmaz üzerindeki ipotek bedelinin 19.525,00.-TL'ye uyarlanarak davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne hükmedilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava ipotek bedelinin uyarlanması istemine ilişkindir....

          YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkiline ait taşınmaz üzerinde tesis edilen ipoteğin bila faizli olduğunu, takip dosyasında ipotek bedelinin depo edildiğini ve ipotek alacaklısına muhtıranın 17/02/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, 19/02/2020 tarihinde ipotek alacaklısının "ipoteğin fekki konusunda bir itiraz bulunmamaktadır. İpotek bedelinin banka hesabına yatırılması halinde takip konusu ipoteğin fekkine muvafakat edilmektedir" şeklinde beyan sunduğunu, bu beyan dilekçesi ile ipotek alacaklısının, kabul anlamına gelmemekle birlikte, dosyadaki faiz ve fer'ilerinden vazgeçmiş sayıldığını, ipoteğin vadesi olarak belirlenen tarih 02/06/2000 olup, bu tarihin, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapılabilinecek tarih olduğunu, bu tarihten sonra resmi senette herhangi bir faiz miktarı yazılmamış olmasına rağmen faiz talep etmenin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, şikayetin reddini istemiştir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kendisine herhangi bir borç ödenmediğinin açık olduğunu, davalılar tarafından ipoteğin ödendiğine dair herhangi yazılı bir belge veya makbuz sunulmadığını, borçlu yanın, ipotek borcunu ödedikten sonra tapuda bulunan ipoteği kaldırmak için işlem yapmamasının ve ipoteği kaldırmamasının hayatın olağan akışına uymadığını, ipotek bedelinin uyarlanmasının ipoteğin belirsizleşmesi gibi bir anlam taşımayacağını, dolayısıyla bu gerekçenin isabetli olmadığını, huzurdaki davanın ikame edilebilmesi için gerekli tüm şartların sağlandığını, dava kapsamındaki netice-i taleplerinin hukuken istenebilecek bir hakka yönelik olduğunu ve bu kapsamda değerlendirme yapılması gerekirken aksi yönde karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılarak dosyanın aynen iadesine, esasa ilişkin karar verilecek olması halinde ipotek bedelinin 611.932,44 TL olarak uyarlanmasına, yargılama giderleri...

          Davacı borcun ödendiğini ispatlayamamış ve ipotek bedeli olarak 1,00 TL yi depo etmiştir. Mahkemece, bilirkişi vasıtasıyla ipotek bedeli güncelleştirilmiş ve bu bedelin davacı tarafından depo edilmesi için davacı tarafa süre verilmiş ve güncellenen ipotek bedelinin davacı tarafından yatırılmaması nedeniyle de dava reddedilmiştir. Uyuşmazlık 1943 yılında konulan ve ödenmeyen 600,00 TL ipotek bedelinin hangi miktarda ödetilmesi gerektiği konusunda toplanmaktadır.Yukarıda da belirtildiği gibi, 600,00 TL ipotek bedeli daha sonraki yıllarda Türk parasından altı sıfır (000000) atıldığı da gözetilerek ,herhangi bir güncelleme yapılmadan, yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda ipotek akit tablosunda ödeme tarihi olarak belirtilen 1943 Eylül ayından itibaren yasal faizi ile birlikte uzman bilirkişiye hesaplattırılması gerekir....

            Davacı borcun ödendiğini ispatlayamamış ve ipotek bedeli olarak 1,00 TL yi depo etmiştir. Mahkemece, bilirkişi vasıtasıyla ipotek bedeli güncelleştirilmiş ve bu bedelin depo edilmesi için davacı tarafa süre verilmiş ve güncellenen ipotek bedelinin davacı tarafından yatırılmaması nedeniyle de dava reddedilmiştir. Uyuşmazlık 1943 yılında konulan ve ödenmeyen 600,00 TL ipotek bedelinin hangi miktarda ödetilmesi gerektiği konusunda toplanmaktadır.Yukarıda da belirtildiği gibi, 600,00 TL ipotek bedeli daha sonraki yıllarda Türk parasından altı sıfır (000000) atıldığı da gözetilerek, herhangi bir güncelleme yapılmadan, yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda ipotek akit tablosunda ödeme tarihi olarak belirtilen 1943 Eylül ayından itibaren yasal faizi ile birlikte uzman bilirkişiye hesaplattırılması gerekir. Belirlenen bu değer Hazine dışındaki davalılara ödenmek üzere davacı tarafından depo edilir ise davanın kabulüne karar verilmeli, aksi takdirde şimdiki gibi reddedilmelidir....

              Bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerinde 24.02.2004 tarihinde dava dışı ...lehine ipotek tesis edilmiş, alınan kredi bedelinin 25.05.2004 tarihinde kredi lehtarı ...lehine davalı ... tarafından ödenmesi nedeniyle ipotek lehdarı Şekerbank tarafından 27.10.2005 tarihinde ipotek, davalı ...’a temlik edilmiştir. Bu temlik olmasa bile kanunen ipoteğin lehdarı Hasan Topbaş’tır. Hal böyle olunca ... tarafından ipotekten dolayı alacağın bulunmadığına ilişkin beyanlar şikayetçi tarafından davalı ... aleyhine kullanılamaz. Temlik geçerli bir temliktir ve şikayetçinin haczinden öncedir....

                UYAP Entegrasyonu