Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Beşinci fıkraya göre; üç ve dördüncü fıkralardaki suçların konusunu oluşturan ve müstehcenlik bakımından mutlak yasak kapsamına giren ürünlerin içeriğinin basın ve yayın yolu ile yayınlanması, yayınlanmasına aracılık edilmesi ya da çocukların görmesinin, dinlemesinin veya okunmasının sağlanması, ayrı bir suç oluşturmaktadır....

    İstanbul Dergisi” ve “..." adlı sitede yayın yaptığını, davalının müvekkilinin dergisinde ve internet sitesinde yayınlanan içerikleri müvekkilinden izin almaksızın birebir kopyalamak suretiyle kendine ait internet sitesinde yayınladığını, bu durumun müvekkilince Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2012/134 D.iş esas sayılı dosyasında tespit ettirildiğini, davalının eyleminin müvekkilinin 5846 Sayılı Yasa'dan kaynaklı haklarının ihlaline ve haksız rekabete yol açtığını ileri sürerek davalıya ait sitede yayınlanan kopya içeriklerin yayınının durdurulmasına, davalının haksız kullanımı nedeniyle arada lisans sözleşmesi yapılmış olması halinde istenebilecek bedelin 3 katı karşılık ile davalının elde ettiği haksız kazanç ve uğranılan maddi zarara karşılık olmak üzere 18 farklı ihlal için toplam 36.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      kitap yayına sunulmadan önce internet sitelerinde çevirmen olarak müvekkilinin adını yazarak yanıltıcı olarak pazarlamaya çalıştığını, davalının bu fiilleri nedeniyle müvekkilinin maddi manevi zararının oluştuğunu, bu nedenle müvekkilinin çevirisini yaptığı Trans ve Tedavi Hipnozun Klinik Kullanımları isimli kitaba ilişkin eser sahibi haklarına yönelik tecavüzün durdurulmasına, davaya konu kitabın yayından çekilmesine, basılmış kopyalarının toplatılmasına, bandrolün iptaline, 20.000 TL manevi tazminat ile fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 1.000 maddi tazminata kitabın basım tarihi olan Nisan 2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte karar verilmesini talep etmiştir....

        web sitesinden kaldırılmasını ve bir daha yayınlanmasının önlenmesini talep ettiklerini, vekili tarafından ilgili kırıldığını, davalı tarafın yer sağlayıcı olduğu ve yer sağlayıcı olarak hukuka aykırı faaliyeti kontrol etmek zorunda olmadığını belirttiği, ancak bildirilen linkleri kaldırdıklarını ve bundan sonra da link bildirilirse kaldırılacağı cevabının verildiğini, bunun üzerine ilgili sitede neredeyse her gün davacı şirkete ait karikatürlerin yayınlandığın bu nedenle günbegün linklerin kaldırılması için uyarı gönderilmesinin imkansız olduğunu, son olarak ihtiyara istinaden davacıya ait yayınlanmış olan tüm karikatürlerin yayından kaldırılması ve bundan böyle bir daha yayınlanmaması talepli bir ihtar maili gönderildiğini davalı taraf vekillinin vermiş olduğu için cevapla ısrarla davalı tarafın yer sağlayıcı olduğu ve yer sağlayıcı olarak içerikler internet veremediklerini belirttiğini, davacıya ait karikatürleri yayından kaldırılmamış ve o tarihten bu yana sunulan belgelerden de görüleceği...

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ; Davacı vekili ayrıntısı dava dilekçesinde yazılı olduğu üzere, davacının Türk Telekom markasını kullandığını, davacı ile davalının almış oldukları izin kapsamında internet servis sağlayıcılığı lisansı ile internet hizmeti verdiklerini, internet sitelerinde yayınlanan davalıya ait "Acısız İnternet/Kotakullisiz İnternet" başlıklı reklam filminin doğrudan davacı ... ve davacı şirket tarafından sunulan hizmetleri kötüleyecek ve haksız rekabet teşkil edecek içerikte olduğunu, reklam filminin davacı ile birlikte aynı sektörde yer alan diğer işletmecilerin faaliyetini de açık bir şekilde kötülediğini, reklam başlığı olan ve reklam içeriğinde kullanılan "acısız internet" ve "kotakullisiz internet" ifadelerinin kötüleme amaçlı olarak kullanıldığını, kullanılan bu ifadeler ile kotalı internet sunan internet servis sağlayıcılarının kötülendiğini, dış seste yer alan "... veremiyorum, hay ... onun yerine kota veriyorum" ifadelerinin ve reklam filmi sırasında sunulan görsellerin de...

            Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin internet sitesinde gerçek dışı ve iftira niteliği taşıyan açıklamalar nedeniyle müvekkili şirketin ticari itibarının zedelendiğini, kişilik haklarının ihlal edildiğini, internet sitesinde yayınlanan yazıda davalının "tarafsız ve kaynağından doğru haber" ilkesinden ödün vererek haber değeri taşımayan, kamuoyunu bilgilendirme amacından sapan söylemlere yer verdiğini, nesnel olmayan olayların haber olarak verilmemesi gerektiğini beyanla dava konusu haber içeriğinin gerçek dışı, haksız karalayıcı ve hukuka aykırı olması nedeniyle açılan davanın kabulüne, kişilik hakları ve ticari itibarları zarar gören müvekkili için toplam 0,03-TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, hükmün davalının internet sitesinde ve tirajı yüksek iki ulusal gazetede yayınlanmasına, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Davalı ...vekili istinaf dilekçesinde; "Müvekkilin tasfiye halinde bir şirket olduğunu ve halen hiçbir faaliyetinin bulunmadığını, dava tarihinde '...com' adresli internet sitesinin sahibi ve işleticisi olduğunu, 5651 Sayılı Kanun kapsamında 'yer sağlayıcı' durumunda olduğunu, Müvekkilin 'yer sağlayıcı' olarak 5651 Sayılı Kanun'un 5.maddesine göre, yer sağladığı içeriği kontrol etme ve içeriğin hukuka aykırı olup olmadığını araştırma görevinin bulunmadığını, sadece haberdar edilmesi halinde içeriği yayından çıkarmakla yükümlü olduğunu, 6563 Sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki Kanun'da da benzer düzenlemenin mevcut olduğunu, somut olayda müvekkilin dava açılması üzerine durumdan haberdar olup dava konusu ürünleri derhal yayından kaldırarak görevini yerine getirdiğini, tasarım haklarına tecavüzünün bulunmadığını, Ayrıca diğer davalının davacı tasarımına tecavüzünün bulunmadığını ve davacı tasarımının yenilik unsuru içermediğinden hükümsüzlüğüne karar verilmemesinin hatalı...

                DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/03/2023 Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait hâlihazırda Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli olan marka/markalar bakımından, “...” hakim unsurlu markalar ile iltibas yaratan davalı yanın haksız kullanımları olduğunu, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun amir hükümleri çerçevesinde ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 149. maddesi uyarınca davalı yanların Müvekkilin tescilli markaları korunmasından doğan haklara tecavüz ettiğini, davalı tarafa ait www...com.tr internet sitesi içesinde yer alan “...” ibareli içeriklere erişimin engellen engellenmesi/ içeriğin yayından kaldırılmasını, ilgili ürünlerin üretilmesi, satılması, kullanılması tecavüz teşkil eden eşya ile bu eşyaları üretmeye...

                  DAVA KONUSU : Marka (Marka Hakkına Tecavüzden Kaynaklanan) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait hâlihazırda Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli olan marka/markalar bakımından, “NİCOL” hakim unsurlu markalar ile iltibas yaratan davalı yanın haksız kullanımları olduğunu, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun amir hükümleri çerçevesinde ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 149. maddesi uyarınca davalı yanların Müvekkilin tescilli markaları korunmasından doğan haklara tecavüz ettiğini, davalı tarafa ait www.engince.com.tr internet sitesi içesinde yer alan “NİCOL” ibareli içeriklere erişimin engellen engellenmesi/ içeriğin yayından kaldırılmasını, ilgili ürünlerin üretilmesi, satılması, kullanılması tecavüz teşkil eden eşya ile bu eşyaları üretmeye yarayan...

                  İş sayılı karar ile itirazın reddine dair kararın yerinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede: 1-Sanık hakkında tehdit suçundan verilen hükmün temyiz incelemesi neticesinde; Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 2-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan verilen hükmün temyiz incelemesi neticesinde; Sanığın aynı binada oturdukları katılana ait internet kablosunu keserek mala zarar verme suçunu işlediği iddia edilen olayda, sanığın suçlamaları kabul etmeyip aynı gün Telekom görevlilerince kablolarda çalışma yapıldığını söylemesi ile suça konu kablonun sanığın pencere hizasında kesildiğinin anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde açığa çıkarılabilmesi amacıyla, ilgili Telekom'dan olay günü ve öncesinde bahsedilen yerde çalışma yapıp yapmadıkları ile, yapmışlar ise çalışmanın içeriğinin sorulması, ayrıca dışarıdan birisinin müdahalesinin mümkün...

                    UYAP Entegrasyonu