Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

A.Ş.’ye (“Müvekkil Şirket”) ait n11.com alan adlı internet sitesinde belirtilen linklerde tasarımı davacıya ait ürünlerin satıldığı iddiasıyla tecavüzün durdurulması, önlenmesi ve ürünlerin satışının yayından kaldırılmasını talep ettiğini, Müvekkil Şirketin Türkiye’nin önde gelen pazar yeri sitelerinden N11.com internet sitesinin sahibi olup 5651 Sayılı Kanun’a dayalı olarak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu nezdinde “Yer Sağlayıcı” sıfatı ile sektörde yer sağlayıcı hizmetini sağlayarak faaliyetlerini devam ettirdiğini,.........

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/66 Esas KARAR NO: 2023/476 DAVA: Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 31/01/2022 KARAR TARİHİ: 22/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin Genel Müdür Yardımcısı ------ hakkında Davacı şirketin unvanı da kullanılarak davalı şirketin internet sitesinde Davacı şirketin marka ve ticari itibarına zarar vermek kastıyla gerçeğe aykırı, eleştiri sınırını aşan, ağır itham ve suç isnadı içeren, basın etik ilkeleri ile bağdaşmayacak nitelikte haber yayınlarının yapıldığı, haberin yargı sürecinde yayından kaldırılması ihtimaline karşılık ------- Noterliğinden e-tespit tutanağı alındığı, kaynak gösterilen internet sitelerinde kaynak haber bulunmamasına rağmen hukuka aykırı içerikler yayınlanmaya devam edildiği, haberler hakkında Davacı şirketin Genel Müdür Yardımcısı ------ adına açılan hukuk davaları...

    sitesi üzerinden kurumsal müşteri adı altında ikinci el araç alım satımı yapmak suretiyle müvekkili site bünyesinde bulunan 2. el araç alım- satımı yapan yüzlerce iş yerleri aleyhine haksız rekabete yol açan ticari faaliyetlerine devam ettiklerini, müvekkili site üyelerinin ticari faaliyetleri aleyhine olacak şekilde ve TTK’nın 54, 56, 57 ve TBK’nın 57. maddelerine aykırı olarak haksız ticari kazanç sağlayarak müvekkili site üyelerinin ticari faaliyetlerine zarar verdiklerini ileri sürerek, davalıların fiillerinin haksız rekabet olduğunun tespitine, bu faaliyetlerinin durdurulmasına, haksız rekabetin men’ine, tüm reklam ve ilanlarının yayından kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5846 sayılı Yasaya muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanığın aboneliğinin süresi dolduğu halde şifreli yayından yararlanmaya devam ettiği iddia edilmekle birlikte, dosya içinde yer alan belgelerden, aboneliğin 27.10.2007 tarihinde dolduğu, sanık tarafından 31.10.2007 tarihinde sözleşmenin yenilenerek yayın bedelinin ödenip makbuzun dosyaya sunulduğunun anlaşılması karşısında, eylemin karşılıksız yararlanma suçunun unsurlarını oluşturmayıp hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu kabul edilmekle, sanığın beraati yerine yazılı olduğu şekilde mahkumiyetine karar verilmiş olması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 22.10.2013 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanık ...’un 26.10.2014 tarihinde ... kart numaralı konut aboneliğine dair düzenlenmiş olan ... ... ... isimli iş yerinde kullanıma açarak şifreli yayından olan Başakşehir -Galatasaray maçını umuma açık halde gösterime arz ettiğinden bahisle mahkumiyet kararı verilmiş ise de, konut aboneliğine dair kartın iş yerinde umuma açık yerde kullanılması hukuki ihtilaf niteliğinde olduğundan sanığın atılı suçtan beraatine karar verilmesi gerekirken mahkumiyet kararı verilmesi; Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafinin temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 04.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Bölge Adliye Mahkemesince; asıl davanın konusu teşkil eden 08/12/2014 tarihli basın açıklamasının içeriğinin görünür gerçeğe uygun ve güncel olduğu, davacının siyasi kimliğinden dolayı eleştirilere açık olması gerektiği ve davalının eleştiri konusunu oluşturan ifadelerde üstün nitelikte kamusal yarar bulunduğu gerekçesiyle mahkemece istemin reddi kararında isabetsizlik bulunmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine; birleşen davanın konusunu teşkil eden 15/01/2015 tarihli basın açıklamasında sarf edilen sözlerin, ifade ve düşünce özgürlüğü kapsamı içinde kaldığı, davacının siyasi kimliği nedeniyle ağır eleştirilere açık olması gerektiği belirtilerek davalının istinaf başvurusunun kabulüne ve bu konudaki davanın reddine, 19/01/2015 tarihli internet sitesindeki yazı nedeniyle davacının kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu gerekçesiyle manevi tazminat ödetilmesi yönündeki mahkeme kararında isabetsizlik bulunmadığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine...

            Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile her ne kadar Samsun'da istinabe yoluyla yapılan keşifte e-tutanaktaki tespitlerden hiçbirine rastlanmadığı, keşifte beyanda bulunan iş yeri çalışanı tarafından bu işyerinin dava dışı kişiye ait olduğu, iş yeri yeni açıldığı için henüz vergi kaydı ve işyeri açma ve çalıştırma ruhsatı bulunmadığı bildirilmiş ise de dosyadaki delillere göre noterde yapılan e-tespit tutanağına konu internet sayfasının başlığındaki internet adresinde davalı şirketin Kayseri'deki adresine yer verilmiş olduğu, internet adresinin davalı şirket ortağı ve yöneticisine ait olduğunun tespit edildiği ve internet adresiyle aynı olan ve internet görüntüsünde markasal olarak kullanılan "uykudunyası" ibaresinin davalı şirket adına marka başvurusunun yapıldığı dikkate alındığında davalı şirket ile tecavüz eyleminin gerçekleştiği mağaza arasında fiili bir bağlantı bulunduğu anlaşıldığı, tasarıma tecavüzün varlığına dair bilirkişi raporu...

              Yine bilirkişi raporu dikkate alındığında www...com adlı internet sitesinin içeriğinin hiç olmadığı, ziyaretçisinin bulunmadığı, kaldı mevcut durumu itibari ile davacı sitesine yönlendirme yaptığı anlaşılmıştır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2018/4155 E - 2019/5829 K ve 25/09/2019 tarihli ilamı da dikkate alındığında; markanın bir başkası tarafından internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı olarak kullanımının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturacağı, mevcut durum itibari ile davalının alan adını kullanımının bulunmadığı, ticari etki yaratacak şekilde kullanımının tespit edilemediği anlaşılmakla davacının davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                Bunlar arasında mal ve hizmetin niteliği, internet sitesinin içeriği, mal ve hizmetlerin internet sitesinden satın alımının mümkün olup olmaması, internet sitesi sahibinin veya reklam verenin belirli bir ülkeye/bölgeye bu site üzerinden satış yapıp yapmadığı, internet sitesi ve reklam verenin niyeti gibi unsurlardır. Somut olaya dönüldüğünde; taraflar arasında imzalanan 01.01.2017 tarihli sözleşmeye göre alıcı konumunda bulunan davalının, davacıdan satın aldığı ürünleri Almanya, Avusturalya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Fransa, İspanya, İsviçre, İtalya, Polonya, Romanya ve Hollanda'yı kapsayan bölge içerisinde satışa sunabileceğinin kararlaştırıldığı, davalıya ait web sitesinin güncel içeriğinin “...” başlıklı bölümünde, davalının satışını yaptığı ürünlerin teslim edileceğini duyurduğu ülkeler arasında “Türkiye” nin bulunmadığı, davacı tarafından davalı ... internet sitesinde ... 20....

                  Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı şirketin www.sikayetvar.com. adlı internet sitesinin yer sağlayıcısı olduğu, yer sağlayıcıların internet sitesinde yayınlanan içeriği kontrol etme veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırma yükümlülüklerinin bulunmadığı, ancak 5651 sayılı Kanun gereği yer sağladığı hukuka aykırı içerik hakkında haberdar edilmesi halinde yayından çıkarmakla yükümlü olduğu, davacı iddiasının davalının internet sitesindeki içeriklerde tüketicilerin almış oldukları ürün ve hizmetler ile ilgili karşılaştıkları olumsuzlukları ve sorunları belirttikleri, bu durumun ifade özgürlüğü kapsamında olduğu ve 6102 sayılı Kanun'un 55 inci maddesi uyarınca kötüleme yoluyla haksız rekabet oluşturmayacağı, dava konusu içeriklerin gerçeği yansıtmadığının da davacı tarafça kanıtlanması gerekirken ispata yönelik delil bildirilmediği, dolayısıyla İlk Derece Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının...

                    UYAP Entegrasyonu