Lehtar keşideciye karşı takip başlatmış, keşideci T1 imzaya ve borca itiraz etmiştir. İmzanın denetlenmesi noktasında örnek imzalar alınmış, dökümanlar toplanmış, dosya uzman bilirkişi İrfan Bayar'a tevdii olunmuştur. Bilirkişi İrfan Bayar 07.10.2019 günlü raporunda imzanın T1 elinden çıktığını mütalaa etmiştir. Rapor mahkememizce denetlenmiş hükme yeterli görülerek..." gerekçesi ile "imzaya itirazın reddine, koşulları gerçekleşmediğinden inkar tazminatı takdirine yer olmadığına" karar verilmiştir....
Mahkemece, imzaya itirazdan sonra verilen dilekçe ile imzanın davacı tarafından atıldığı kabul edildiğinden mahkemece bilirkişi incelemesi yapılmadan imzaya itirazın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. Davacının imzaya itirazı dışında diğer itirazları (borca ve faize itirazı) hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemiştir. Yukarıda belirtilen nedenlerle; mahkemenin kararı hatalı bulunduğundan davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile HMK.nun 353/1- a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının ileri sürdüğü diğer itirazları değerlendirilerek karar verilmek üzere davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2018/16988 E. sayılı dosyasında kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yaptığı, davacı borçlunun yetki itirazı nedeniyle Anadolu 12 İcra Hukuk Mahkemesinin 14/03/2019 gün, 2018/464 E. 2019/210 K. sayılı ilamı ile davacının yetki itirazı kabul edilerek, Bakırköy İcra Dairelerinin yetkili olduğuna karar verildiği, kararın 24/07/2019 tarihinde kesinleştiği, alacaklının talebi üzerine icra dosyasının yetkili Bakırköy İcra Müdürlüğüne gönderildiği, bu icra müdürlüğünce çıkarılan örnek 10 No'lu ödeme emrinin davacıya 25/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın da 26/07/2019 tarihinde yasal süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır.nolu ödeme emrinin davacıya 25/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın da 26/07/2019 tarihinde yasal süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır. Dava İİK 170 maddesine dayalı olarak açılmış imzaya itiraza ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca;Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde imzaya ve borca itiraza ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davacı tarafından imza itirazı yanında borca itirazda da bulunulmuşsa da ilk derece mahkemesince, davacının borca itirazının reddine dair hüküm kurulmasına rağmen hükmün gerekçe kısmında davacının borca itirazı hakkında herhangi bir değerlendirmede bulunulmamıştır....
DELİLLER: Beyşehir İcra Müdürlüğünün 2018/2137 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: İspat külfeti kendisinde olan davalı alacaklı itiraz konusu imzanın davacı borçlu el ürünü olduğunu ispat edemediğinden, davacıların imzaya itirazının kabulü ile davacı mirasçı borçlular yönünden takibin iptaline, icra takibinin durdurulmasına, tazminat ve para cezası talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, bilirkişi raporları arasında çelişki olduğu, yeniden rapor alınmasının gerektiği, grafoloji ve yazı bilimi uzmanlarından oluşacak heyetten yeniden rapor alınması gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte, takip borçlularının açtığı imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....
Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; karar gerekçesinde kötü niyet tazminatına hükmedilmeme nedeninin açıklanmadığını, imzaya itirazı kabul edilenlere karşı başlattığı takipte ağır kusurlu olan alacaklı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın müvekkili lehine kaldırılmasını talep etmiştir....
Somut olayda, davacı borçlunun imzaya itirazı üzerine mahkememizce, İİK'nun 170/2. maddesi uyarınca, takibin geçici durdurulmasına karar verilmediği anlaşılmakla şartları oluşmayan tazminat ve para cezası talebinin reddine karar verilerek..." gerekçesi ile "davacının imzaya itiraz davasının reddine, şartları oluşmadığından tazminat ve para cezası talebinin reddine" karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; İİK. 66. maddesi uyarınca takibe süresinde itiraz ettikleri halde takibin durmadığını, bu sebeple devam eden takipte müvekkilinin zarar uğradığını, takibe konu bonodaki imzanın davacıya ait olmadığını, senet keşidecisi olan dava dışı Sadettin Duman’ın müvekkilinin eski eşi olup boşanmadan kaynaklı husumet nedeniyle senede müvekkilinin isim ve imzasını eklediğini, eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını, talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Eskişehir 8....
Keşideci imzasının borçlunun eli ürünü olduğunu kontrol etmeden ya da imzanın huzurunda atılmasını sağlamadan çeki alan alacaklının, imzaya itirazı kabul edilene karşı başlattığı takipte en azından ağır kusurlu olduğunun kabulü gerektiğinden, tazminat ve para cezası ile sorumlu tutulması gerekir. Tüm bu açıklamalar çerçevesinde İİK 170/3 maddesi gereği davacının imzaya itirazının kabulü ve davalının da tazminat ve para cezasına mahkum edilmesi gerekir. Nitekim mahkemece de benzer gerekçe ile davacı tarafın imzaya itirazı kabul edilmiş ve davalı da tazminat ve para cezasına mahkum edilmiştir. Açıklanan bu nedenlerle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
ait olmadığının tespitine,imzaya itiraz nedeniyle icra takibinin durdurulmasına,imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde senedi takibe koymada kötü niyeti ve ağır kusuru bulunan alacaklının senede dayanan takip konusu borcun %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın %10’u oranında para cezasına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....