WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda, mahkemece, ispat yükünün alacaklıda olduğu kuralı gözetilerek, uzman bilirkişilerden oluşturulacak bir kuruldan yeniden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, alacaklı vekilinin yeniden bilirkişi incelemesi yapılması yolundaki talebi göz ardı edilerek, kesin kanaat içermeyen mevcut rapor hükme esas alınarak, borçlunun imzaya itirazının kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan kabule göre; İİK'nun 170/3. maddesine göre; icra mahkemesi, 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda, inkâr edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir. İtirazın kabulü kararı ile takip durur. O halde, mahkemece, borçlunun imzaya itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 170/3. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken; takibin iptali yönünde hüküm tesisi de doğru bulunmamıştır....

    nin isminin yazılı olduğunu, davacının imzaya itirazı üzerine imzalarının aidiyetinin tespiti bakımından davacının imzalarının bulunduğu belge asılları getirtilmek ve imza örnekleri toplanmak suretiyle bilirkişi Ali Çoban'dan alınan 18.02.2021 tarihli raporda, 49 adet senet üzerindeki 98 adet imzanın davacının elinden çıkmadığının belirtildiğini, davalının rapora itirazı üzerine dosya üçlü bilirkişi heyetinden alınan 07.06.2021 tarihli raporda da 49 adet senet üzerindeki 98 adet adet imzanın davacının eli ürünü olmadıklarının belirtilmiş olduğunu, her iki raporun Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 07.10.2009 tarihli 2009/12-382-415 sayılı kararında belirtilen hususları içerir şekilde düzenlendiğini, hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli oldukları ve kesin kanaat içeren raporların hüküm kurmaya elverişli ve denetime olanaklı olduğunu, Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinin imza incelemesinde son merci olarak kabulü konusunda yasal bir düzenleme de bulunmadığının anlaşıldığını, bonolarda...

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2021 NUMARASI : 2021/277 ESAS 2021/489 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İmzaya İtiraz KARAR : Adana 5....

      Çünkü imzaya itirazla ödeme itirazı birbiriyle çelişme halindedir.Somut olayda borçlu, itiraz dilekçesinde borcu kabul ederek ödeme iddiasında bulunduğuna göre artık geçerli bir imza itirazından bahsedilemeyeceğinden ödeme itirazını İİK'nun 169/a maddesinde sayılan belgelerden biri ile ispatlamalıdır." denilmiştir. Somut olayda, borçlular vekili itiraz dilekçesinde hem borcun ödendiğini hem de imzaya itiraz ettiklerini beyan etmiş ise de, anılan emsal içtihat gereğince imzaya yapılan itiraza itibar edilmemiştir. Yine itiraz dilekçesinde yetkiye itiraz edildiği belirtilmiş ise de ; yetkili icra müdürlüğü belirtilmediğinden HMK.nun 19/2. Maddesi uyarınca geçerli bir yetki itirazı yoktur. İİK'nun 169/a-1 maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yetki itirazı K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipten kaynaklanan yetki ve imzaya itiraza ilişkin olup, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi’nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 01.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ....

        Mahkemece kaldırma kararından sonra yapılan yargılama neticesinde;"Davacının imzaya itirazının Kabulü ile, Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2019/94917 Esas sayılı takip dosyasındaki Takibin Durdurulmasına, Davalı aleyhine asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve asıl alacağın %10'u oranında para cezasına hükmedilmesine, Davacının imzaya itirazı kabul edildiğinden, borca itirazı ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....

        Davacının yetki itirazı yerinde değildir. Dolayısıyla ilk derece mahkemesince, yetki itirazının yerinde olmadığı kabul edilerek, davacının imzaya, borca itirazı ile ilgili olarak işin esasına girilmesi, taraflarca bildirilen delillerin celbi ile sonucuna göre hukuki değerlendirmede bulunulması gerekirken, eksik inceleme ve değerlendirme neticesinde hüküm tesisi cihetine gidilmesi hukuka aykırı olduğundan, davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nun 353/1- a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen eksikliklerin giderilerek yargılamaya devam edilmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verilmiştir....

        Mahkememiz dosya aslı celse arasında ATK'ya gönderilmiş, ATK fatura bedelini yatırması için davalıya ihtarlı tebligat çıkartılmış, inkar edilen imzanın borçluya ait olduğunun ispat yükünün alacaklı üzerinde olduğundan eksik kalan rapor ücreti olan 1.350,00 TL'yi yatırmak üzere 2 hafta kesin süre verildiği, aksi halde imzaya itirazı kabul etmiş sayılacağının ihtar edildiği ancak davalının ATK rapor ücretini yatırmadığı anlaşılmakla ATK raporu taraflara tebliğ edilememiştir....

        İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte borçlunun takip dayanağı senet altındaki imzaya itirazı halinde ispat külfetinin alacaklıya ait olduğu, davacının imza itirazı üzerine dosyanın imza incelemesine gönderilmesi için eksik gider avansının 2 haftalık kesin süre içerisinde gidermesi hususunun 18/12/2019 tarihli celsede ara karar olarak verildiği, duruşma zaptının davalı vekiline elektronik ortamda tebliğ edildiği, davalının kesin süre içerisinde gider avansını mahkeme veznesine depo etmediği, davalı alacaklının ispat külfetini yerine getirmediği gerekçesiyle davacının davasının kabulü ile, Körfez İcra Müdürlüğünün 2019/924 esas sayılı dosyasında davacı aleyhine yapılan takibin davacı yönünden durdurulmasına karar verilmiştir....

        Somut olayda, imzaya itiraz üzerine icra mahkemesince grafoloji uzmanı bilirkişiden alınan 02.09.2015 tarihli raporda; ".... ... eli ürünü olmadığı kanaatine varıldığı"nın belirtildiği, alacaklı vekilinin rapora itirazı üzerine Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden alınan 17.12.2015 tarihli raporda, ".. imzaların ...'ın eli ürünü olduğu ya da olmadığı yönünde bir tespite gidilemediği.." nin belirtilmesi üzerine, üçlü bilirkişi heyetinden alınan 24.03.2016 tarihli raporda ise; ".. imzaların ...'ın elinden çıktığının beyanı mümkün görülememiştir" şeklinde görüş bildirildiği, dolayısıyla imzaların borçluya ait olup olmadığı hususunda kesin bir tesbite gidilemediği anlaşılmıştır. Mahkemece, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına ve alacaklının, asıl alacak miktarının %20'si oranında kötüniyet tazminatı ve %10'u oranında para cezası ile mahkûmiyetine karar verildiği anlaşılmıştır....

          UYAP Entegrasyonu