İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/06/2022 NUMARASI : 2022/201 ESAS - 2022/288 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Bakırköy 8. İcra Müdürlüğünün 2022/4169 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra müdürlüğünün yetkili olmadığını, yetkili icra dairesinin Büyükçekmece olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün yetkisine ve imzaya itirazda ve şikayette bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yetki itirazının kabulüne karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2022/9167 sayılı icra takibinde takibe konu senet üzerindeki imzanın davacının elinden çıktığını gösterir bulgu tespit edilemediği bu rapora itibarla davacının imzaya itirazlarının kabulüne, imzaya itirazın kabulü nedeniyle kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibin dayanağı kalmadığından takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür....
Hal böyle olunca tebligat usulsüzlüğü şikayetinin reddine, İmzaya itiraz yönünden; Başvuru 2004 Sayılı İİK'nun 168/4 ve 170.maddesine dayalı imzaya itirazdır. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibinde imzaya itiraz etmek isteyen borçlunun itirazını ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren 5 günlük yasal süre içerisinde icra mahkemesinde ileri sürmesi gerekir. Aksi takdirde imzaya itiraz süre aşımı nedeniyle reddedilir. Küçükçekmece 2.icra Müdürlüğü'nün 2019/2060 esas sayılı icra takip dosyasından davacı borçluya gönderilen ödeme emri davacı borçluya 23/02/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacı borçlu vekili imzaya itirazı 23/02/2019 tarihinden itibaren işleyen 5 günlük yasal itiraz süresi geçtikten sonra 29/01/2021 tarihinde ileri sürmüştür. İmzaya itiraz yasal süresi içerisinde ileri sürülmemiştir....
Mahkemece hükme esas alınan 19/09/2019 tarihi bilirkişi raporunda çeşitli teknik cihazlar kullanılarak yöntemine uygun incelemenin yapıldığı, takibe konu çekteki ve karşılaştırmaya esas belgelerdeki imzaların çeşitli yönlerden karşılaştırıldığı, mukayesenin fotoğraflarla desteklendiği, sonuç itibariyle çekteki davacıya atfolunan ciro imzasının davacı şirket yetkililerinin eli ürünü olmadığı kanaatinin kesin olarak bildirildiği, imzaya itirazın tüm hamillere karşı ileri sürülebileceği, ispat yükü kendisinde olan alacaklının davacıya atfolunan imzanın davacıya ait olduğunu kanıtlamayadığı anlaşıldığından, mahkemece davacının imzaya itirazının kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesi kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
İstinaf sebepleri ile bağlı yapılan inceleme neticesinde; davacı dava dilekçesinde "icra takibine konu çekin usulüne uygun düzenlenmediğini, çek üzerindeki imzanın müvekkil şirket yetkilisi Yılmaz Aydoğan'a ait olup olmadığının ayrıca tespiti gerektiğini bu nedenle mahkemede imza incelemesi yapılmasını" talep etmiş olup, davacının bu talebinin içinde imza incelemesi de yer aldığı gözetildiğinde davacının takip konusu çekteki imzaya itiraz ettiği anlaşılmıştır. Mahkemece davacının açıkça imzaya itirazı bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesi hukuken yerinde değildir. Tüm bu nedenlerle davacının istinaf talebinin HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince kabulüne, mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına, imza incelemesi için dosyanın ait olduğu mahkemeye iadesine Dairemizce oy birliğiyle karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- İstinaf talebinin HMK 353/1/a/6 maddesi gereğince kabulü ile İSTANBUL ANADOLU 12....
in eli ürünü olduğu kanaatine varıldığı'' belirtilmiş olduğunu, davacının rapora itirazı üzerine dosya ATK Fizik İhtisas Dairesine gönderildiğini, ATK Fizik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 25.08.2021 günlü raporda da " inceleme konusu çekteki keşideci imzasının ...'in eli ürünü olduğu kanaatine varıldığı" belirtilmiş olduğunu, mahkemece alınan her iki raporun birbirini teyit eder mahiyette olduğunu, raporlarda keşideci imzasının ...'in eli ürünü olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiş olmakla, mahkemece davacının imzaya itirazının reddine yönelik olarak verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan davacı-borçlunun istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu temyiz isteminde bulunmuştur. B....
in eli ürünü olduğu kanaatine varıldığı'' belirtilmiş olduğunu, davacının rapora itirazı üzerine dosya ATK Fizik İhtisas Dairesine gönderildiğini, ATK Fizik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 25.08.2021 günlü raporda da " inceleme konusu çekteki keşideci imzasının ...'in eli ürünü olduğu kanaatine varıldığı" belirtilmiş olduğunu, mahkemece alınan her iki raporun birbirini teyit eder mahiyette olduğunu, raporlarda keşideci imzasının ...'in eli ürünü olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiş olmakla, mahkemece davacının imzaya itirazının reddine yönelik olarak verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan davacı-borçlunun istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davada tarafların beraatine karar verildiği, Ağır Ceza Mahkemesi ilamı incelendiğinde davacının söz konusu imzayı kabul etmediği, mahkemenin gerekçesinde katılanın söz konusu senedi başkasına düzenlettirip sanığa verebileceğinin ihtimal dahilinde olduğunun belirtildiği, mahkemenin bu gerekçesinin ve bu gerekçeye göre beraat kararının eldeki imzaya itirazın incelenmesinde engel teşkil etmediği, davacının imzaya itirazı hakkında icra mahkemelerince iyi niyet kurallarına aykırı hareket ettiği yönünde inceleme yapılamayacağı, taraflar arasında yüz yüzelik ilişkisi bulunması nedeniyle davalının en azından ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekip imzaya itirazın kabulü halinde İİK 170/4 maddesi gereğince davalı aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, ileri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından, davalının istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır...
Bu nedenle, imzaya itirazın incelenmesi sırasında takibe konu senetlere ilişkin yürütülen savcılık soruşturmasının incelenmesine ve bekletici mesele yapılmasına gerek bulunmamaktadır. İİK'nın 170/5. maddesinde, icra mahkemesince imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde, alacaklının, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminatla sorumlu tutulacağı ve alacağın %10'u oranında para cezasına mahkum edileceği hüküm altına alınmıştır....
DAVA Borçlu İcra Mahkemesine başvurusunda: aleyhine yapılan takip ile ilgili olarak bono üzerindeki imzaya yönelik itirazları ile icra takibine konu bonodaki imzanın borçluya ait olmadığı itirazı ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesiyle; söz konusu itirazın ve buna dair olan iddiaların tamamen haksız ve yersiz olduğu, senetteki imzanın sahteliği veya kime ait olduğu durumu ancak buna dair yapılacak titiz bir inceleme neticesinde ortaya çıkacağı, borçlunun kötü niyetli olduğundan bahisle davanın reddini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI A....