WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Takibe konu çekde keşideci davacı- borçlu şirket, lehtar ise davalı alacaklı şirket olup takip alacaklısı yetkili hamildir. Borçlu, ödeme emri tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde vereceği itiraz dilekçesinde, imzaya itiraz ile birlikte, imzaya itiraz ile çelişme halinde olmayan itiraz sebeplerini bildirebilir. Baki Kuru İcra İflas Hukuk El Kitabı sayfa 682. Takibe konu 30.000 TL bedelli çek 31/08/2019 keşide tarihli olup takip 02/12/2019 tarihinde başlatılmıştır. Davacı dava dilekçesi ile takip tarihinden önce çek bedelinin ödendiği iddia etmiş olup buna ilişkin iddia imza itirazı ile çelişmektedir. Bu durumda borca itiraz edildiğinin kabulü gerekir. Kaldı ki, her ne kadar dosya içerisine sunulan 02/02/2018 tarih ve 01794 yevmiye nolu Alanya 1....

İcra Müdürlüğü'nün 2018/19047 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu, söz konusu şirketin icra takibine konu olan senetteki imzanın kendilerine ait olmadığı hususunda itiraz ettiğini, ancak bu itirazı kabul etmelerinin mümkün olmadığını, şöyle ki; imzaya itiraz eden tarafın her ne kadar imzanın kendisine ait olmadığını beyan etse de söz konusu imzanın bizzat davacı şirket yetkilisi tarafından atıldığını, İcra ve İflas Kanunu'nun 170. maddesinde, ''İnkâr edilen imzanın borçluya ait olduğu anlaşılırsa ve itiraz ile birlikte takip ikinci fıkraya göre durdurulmuşsa, borçlu sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına ve takip konusu alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkûm edilir ve itiraz reddedilir.'' dendiğini, bu nedenlerle davanın reddine, ihtiyati tedbir talebinin reddine, davacının takibe konu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına ve %10'u oranında ceza tazminatına mahkum edilmesine...

Diğer taraftan mahkeme dosyasına mukayese imzaların belge asılları getirtilmeden ve bunun mümkün olmaması halinde davacının imza örnekleri alınmadan HMK 324. maddesi gereğince davalıya delil avansını yatırmak üzere süre verilmesi ve yatırılmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi isabetli değildir. Davalı vekilinin istinaf talebi bu nedenle kabul edilmelidir. Diğer taraftan takibe konu 62.200,00 TL lik senet yönünden İİK'nın 170. Maddesine dayalı imzaya ve takibe konu 25.000,00 TL meblağlı senet yönünden İİK 169. Maddesine dayalı borca kısmi itiraza ilişkin olarak dava açıldığı halde takibe konu her iki senet yönünden de imzaya itiraz edilmiş gibi talep aşılarak karar verilmesi de isabetli değildir....

Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2014/407 Esas sayılı dosyası ile birleştirildiği ve dosyanın derdest olup takibe konu çekin bu dosyada olmasının muhtemel olduğunu belirttiği ancak; mahkemece bu yönde gerekli araştırmaların yapılmadığı anlaşılmıştır. O halde, Mahkemece, takibe konu çek aslının bulunması muhtemel .... 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2009/190 Esas ve .... 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2014/407 Esas sayılı dosyalarından takibe konu çek aslının bulunup bulunulmadığının araştırılması, varsa bu dosyalarda takibe konu çekte imza incelemesi ile ilgili bilirkişi raporu/raporları da getirtilerek oluşacak duruma göre sonuca gidilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizidir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

    Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacının itiraz ettiği imza ile daha önce ödediği çekler muhatap bankadan talep edildiğini ve banka , itiraz edilen imzalara benzer 4 adet çek yaprağını mahkemeye gönderdiğini, imza incelemesine bu 4 tane çek yaprağı da incelenmiş ve bilirkişi, davacının itiraz ettiği imza ile ödenen bu 4 tane çekteki imzaların aynı el ürünü olduğunu tespit ettiğini, ancak çekteki imzalar ile mukayese belgelerdeki imzaların ise aynı el ürünü olduğunu gösteren bir bulgu ise tespit edilemediğini, mahkeme , davacının itiraz ettiği imzaları taşıyan 4 tane çeki ödemiş olduğunu ve yaptığı imza itirazının bu nedenle kötüniyetli olduğunu dikkate almadığını, çekteki imzanın davacının el ürünü olduğuna ilişkin kesin bir kanaat içermeyen bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağını, ödenen çeklerde , mukayese belge niteliğinde olduğunu, itiraza konu çek yaprağının bağlı bulunduğu bankaya ait ödenmiş çeklerin imzalarının...

    Davanın konusu imza itirazı olduğundan, İİK'nun 170/3 maddesi gereğince, imza incelemesinde, inkâr edilen imzanın borçluya ait olmadığının veya olmayabileceğinin anlaşılması halinde itirazın kabulüne, imzanın borçluya ait olduğunun anlaşılması halinde itirazın reddine karar verilmesi gerekmektedir. Bu konuda, ispat yükü davalı alacaklıdadır. Somut olayda, mahkemece, davacının dava dilekçesinde belirtilen yerlerden imza örnekleri toplandıktan sonra Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden alınan bilirkişi raporunda; takibe konu edilen bonodaki imzanın davacı T1 eli ürünü olduğunun belirtildiği, davacı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, itiraz sebebi belirtmediği, istinaf dilekçesinde de bilirkişi raporunun niçin hükme esas alınmamasının gerektiğine ilişkin bir sebep belirtilmediği anlaşıldığından davacı vekilinin bildirdiği istinaf sebebi yerinde görülmemiştir....

    vade tarihi ve miktarı itibariyle takibe konu senede açık bir atıf bulunulduğundan, alacaklı bankaya yapılan harici ödemeler takibe konu senet borcundan mahsup edilmesi gerekir....

    Borçluların icra mahkemesine başvurusu yetkiye ve İİK 169. maddesi uyarınca, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın İİK 169/a maddesi kapsamında incelenmesi gerekmektedir. Yetkiye itiraz yönünden yapılan incelemede; senetteki keşide yerinin Antalya olduğunu, takibe konu senedin keşide yeri itibariyle yetkili icra dairesinde takibe konulduğu anlaşılmakla, davacının yetki itirazına yönelik istinaf istemi yerinde görülmemiştir. Borca itiraz yönelik olarak; İİK 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir. HGK 14.3.2001 tarih 2001/12- 233 ve 20.6.2001 tarih 2001/12- 496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere, dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır....

    Herhangi bir belgedeki imza veya yazının, atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının; tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerinin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması; sonuçta imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi nedenle farklı veya aynı kişinin eli ürünü olduklarının fotoğraf ya da diğer uygun görüntü teknikleriyle de desteklenmesi şarttır (HGK.nun 06.6.2001 tarih ve 2001/12- 466 E. - 2001/483...

    UYAP Entegrasyonu