Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/07/2020 NUMARASI : 2020/194 ESAS - 2020/469 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibin dayanağı çekte, müvekkili tarafından ciro edildiği iddia edilse de tek imza bulunduğunu, müvekkili şirketin çift imza ile temsil edildiğini ve bu imzanın şirket yetkililerine ait olmadığını, ödeme emrinde müvekkili şirketin sorumluluğunun adi ortaklıktan kaynaklı olduğu belirtilse de adi ortaklığın da çift imza ile temsil edildiğini ve ortaklık kaşesi üzerindeki imzanın da yetkiliye ait olmadığını, çeke istinaden alacaklıya banka vasıtası ile ödeme yapıldığını, çek bedelinin tamamının ödendiğini, ticari defterler incelendiğinde durumun...

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/02/2020 NUMARASI : 2018/573 ESAS 2020/340 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 19....

İcra Müdürlüğü'nün 2016/11275 esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini ancak davacı tarafından ilgili takipte imzaya, borca, ferilerine, yetkiye itiraz edildiğini ve itiraz neticesinde İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/445 esas sayılı dosyasında yetkisizlik kararı verilerek dosyanın Gebze İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesine karar verildiğini, ancak bu dava dilekçesindeki beyanların buradaki ile hiçbir ilgisi bulunmadığını, ilgili dava dilekçesinin mahkemeye sunulduğunu, söz konusu icra dosyasının yetkisizlik kararı ile Gebze İcra Müdürlüğü'ne gittiğini ve orada 2021/6412 esas sayısı ile numara aldığını, borçlu vekilinin dosyaya yine itiraz ettiğini ve bu seferki itiraz sebepleri olarak yine aynı gerekçeleri gösterdiğini, davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin imza atmayı bildiğini ve resmi kurumlarda imza kullandığını, İstanbul 6....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2022 NUMARASI : 2022/34 2022/136 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....

Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Davacı T1 T7 T7 T7 T4 hakkında 18.07.2016 keşide 20.05.2018 vade tarihli bonoya dayanılarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde davacılarca süresinde senetteki imzalara ve borca itiraz edildiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği, davacılarca istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz, İİK'nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı Kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

Somut olayda, alacaklı tarafından her biri 10.000TL bedelli 9 adet bonoya dayalı olarak 29.08.2014 tarihinde borçlular aleyhine takip başlatıldığı, borca itiraz dilekçesi ekinde sunulan ve alacaklı şirketi temsilen Devrim Cevizci tarafından alacaklı adına imzalanan 21.03.2014 tarihli ibranamede; takip dayanağı bonoların keşidecisi, lehtarı, avalistleri, keşide tarihleri, vade tarihleri ve bedellerine açıkça atıf yapılarak, bonolardan dolayı herhangi bir hak ve alacağın olmadığı, borçluların en geniş şekilde ibra edildiği ve bono asıllarının borçlulara kargo ile gönderileceğinin belirtildiği anlaşılmaktadır. Borca itiraza dayanak yapılan bu ibranameye ilişkin olarak, alacaklı vekilinin 27.01.2015 tarihli celsede “ibranameyi kabul etmiyoruz...”şeklinde beyanda bulunduğu ve dolayısıyla ibraname altında bulunan imzaya ilişkin bir itirazının olmadığı anlaşılmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu şirket aleyhine bir adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte; borçlu şirketin, borca itirazı ile birlikte takibe konu çekin altındaki keşideci imzasının keşide tarihine göre şirket yetkililerine ait olmadığını belirterek süresi içerisinde imzaya ve borca itiraz ettiği, mahkemece, borçlunun başvurusu borca itiraz olarak değerlendirilerek takip konusu çekin keşide tarihi itibariyle borçlu şirketin müşterek imza ile temsil edildiği ancak takip konusu çekin tek imza ile düzenlendiği anlaşıldığından borca itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına...

      Başvuru bu hali ile, İİK'nun 169. maddesi kapsamında borca itiraz olup, itirazın aynı Kanun'un 169/a maddesine göre incelenmesi gerekmekte olup, İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca itirazın kabulü halinde takibin durmasına karar verilir. İİK'nun 169/a-3. maddesinde; "Borçlunun ibraz ettiği belge altındaki imza alacaklı tarafından inkar edilirse, icra mahkemesi hakimi, İİK'nun 68/a maddesindeki usule göre yapacağı inceleme neticesinde imzanın alacaklıya ait olduğuna kanaat getirdiği takdirde borçlunun itirazının kabulüne karar verir ve alacaklıyı, sözü edilen belgenin taalluk ettiği değer veya miktarın yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda itiraz dilekçesine ekli olarak sunulan, 12.09.2012 tarihli “kiraya verene yapılan ödemeler” başlıklı belge altında alacaklı ... adına atılı imza bulunduğu, alacaklı ...'nın imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek imzayı inkar ettiği görülmektedir....

        Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusu borca itiraz niteliğinde olup, borçlu tarafından senedin anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiası yazılı belge ile kanıtlanamamış olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece, borçlu tarafından imza inkarında bulunulmamış olmasına rağmen imza incelemesi yapılarak davanın reddine karar verilmesi isabetsiz ise de, sonuçta dava reddedildiğinden sonucu itibariyle doğru olan mahkeme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK. 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 35,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İTİRAZ Borçlu itiraz dilekçesinde, borçlunun yetkili olduğu şirkete gelinen hacizde çıkan kavga üzerine karakola gidildiğinde alacaklı tarafın şikayetçi olmayacağını beyan ederek gabin halinden faydalanmak sureti ile boş senedin borçluya imzalattığını, senetteki yazıların borçluya ait olmadığından borca itiraz ettiklerini, senede dayanak olan dosyada borç miktarı daha düşük olduğu halde daha fazla yazıldığını, borçlunun kaşesinin sonradan basıldığını, ayrıca faiz oranına ve miktarına da itiraz ettiklerini, borçlunun Gaziantep'te ikamet etmesi nedeni ile Gaziantep'in yetkili olduğunu ileri sürerek yetkiye ve borca itirazlarının kabulü ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

            UYAP Entegrasyonu