GEREKÇE: Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde itirazın kaldırılması talebine ilişkindir. Mersin 1. İcra Müdürlüğünün 2021/2558 E sayılı dosyası incelendiğinde; Davacı alacaklı tarafından 15/10/2010 düzenleme ve 20/10/2011 vade tarihli bir adet senede dayanılarak 17.000,00 TL miktarlı asıl alacağın tahsili için davalı borçlu aleyhine ilamsız takip başlatıldığı, davalı borçluya gönderilen ödeme emrinin 12/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 16/03/2021 tarihinde zamanaşımı ve borca itirazda bulunduğu, itirazın kaldırılması davasının 31/03/2021 tarihinde açıldığı görülmüştür. Dayanak bono incelendiğinde, unsurlarının tam olduğu görülmüştür. Davacı alacaklı vekili, Mersin 3....
İcra Dairesinin 2016/9675 esas sayılı icra dosyası tetkiki neticesinde alacaklı Mustafa Yıldız tarafından borç T3 hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 28/05/2016 tarihinde borçlu T3'ın bizzat kendisine tebliğ edildiği, 01/06/2016 tarihinde hem dosya borçlusu T3 hemde dosya borçlusu olmayan Nacide Turgut vekilinin ayrı ayrı borca itiraz dilekçesini 7 günlük yasal süresinde dosyaya ibraz ettiği, alacaklı vekilinin borçlunun itirazın kaldırılması için Gaziosmanpaşa 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/584 esas sayılı dosyası ile açmış olduğu itirazın kaldırılması davasının reddedildiği, kararın İSTİNAF neticesinde kaldırılması üzerine ilk derece mahkemesinde takibin tarafı olmayan 3. Kişi tarafından verilmiş itiraz dilekçesinin yok hükmünde olduğunun bahisle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verildiği, alacaklı tarafça borçlunun mal varlığı üzerine haciz konulması talebinin 20/05/2019 tarihli müdürlük kararı ile red edildiği anlaşılmaktadır....
Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere göre; davalının yerleşim yerinin Bursa olduğu, icra takibinin yapıldığı İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğü'nün yetkili olmadığı gerekçesiyle yetkili bir icra dairesinde başlatılan geçerli bir icra takibi bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, içeriği teslim olunduğu iddia edilen 3 adet faturadan doğan alacağın tahsili için yapılan ilamsız icra takibinde icra dairesinin yetkisine ve borca vaki itirazın İİK'nın 67. maddesi hükmü uyarınca iptali istemine ilişkindir. Davalı-borçlu vekili icra takip dosyasında yasal sürede ödeme emrine itiraz dilekçesinde alacaklı ile müvekkili arasında akdi ilişki bulunmadığını ve Bursa icra dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 68. maddesi uyarınca ilamsız icra takibinde borçlunun borca itirazının kesin olarak kaldırılması istemine ilişkindir. Somut olayda, İİK'nın 143, 251. maddeleri uyarınca İzmir 10. İcra Müdürlüğünün 2002/488 Esas sayılı takip dosyasında düzenlenen 15/12/2004 tarihli borç ödemeden aciz belgesine dayanılarak davacı tarafından davalı aleyhine ilamsız icra takibine başlandığı ve takibe dayanak aciz belgesinin iptal edilmediği tartışmasızdır. Bu durumda, davacının itirazın kaldırılması için dayandığı borç ödemeden aciz belgesi, İİK'nın 68. maddesinde sayılan belgelerden olup, davacının aciz belgesinde yazılı miktar üzerinden icra takibi yapması mümkündür. Davalı borcu ödediğine ilişkin anılan madde kapsamında yazılı ve yasal herhangi bir belgeyi yargılama aşamasında sunmamıştır....
Hükmü düzenlendiğini, anılan yasa hükmü gereğince itirazın kesin olarak kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Uyuşmazlık; genel haciz yolu ile başlatılan ilâmsız icra takibinde itirazın kaldırılması talebine ilişkindir. Ankara 20. İcra Müdürlüğünün 2019/9515 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından, davalı borçlular hakkında taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçlu şirkete 18/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu Şeyda Ebren'e gönderilen tebligatın bila tebliğ iade edilmesinden sonra 01/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekili tarafından 22/07/2019 tarihinde takibe itiraz edildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğünün 2013/4030 sayılı dosyasında icra takibi yapıldığı, davalıya ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğinin ardından, davalının süresinde verdiği itiraz dilekçesinde yöntemine uygun biçimde ... İcra Dairesi’nin yetkisine ve borca itirazda bulunduğu anlaşılmıştır. İlamsız icra takibinde takip borçlusunun yetkiye ve borca birlikte itirazı nedeniyle takibin durması ve takip alacaklısının takibin devamını sağlamak üzere İcra İflas Kanununun 68 ve 69’uncu maddelerine göre icra hukuk mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemek yerine, aynı Kanunun 67’nci maddesi gereğince mahkemeye başvurarak itirazın iptalini istemesi durumunda, mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yapılan itirazı İcra hukuk mahkemesinin yerine geçerek İcra İflas Kanunu 50’nci maddesi hükmü çevresinde inceleyerek sonuçlandırması gerekmektedir....
Dava; ilamsız icra takibinde davalı tarafından yapılan itiraz sonucu açılan itirazın iptali istemine ilişkindir. 1-İtirazın iptali davasında usulüne uygun olarak başlatılmış ve itirazla durmuş bir takibin varlığı dava şartı olup, 6100 sayılı HMK'nın 115. maddesi uyarınca dava şartının varlığı yargılamanın her aşamasında mahkemece re'sen gözetilmelidir. Yapılan ilamsız icra takibinde borçlu, icra dairesinin yetkisi yanında borca veya faize itiraz etmiş ise açılan itirazın iptali davasında mahkeme ilk iş olarak icra dairesinin yetkili olup olmadığı yönünde bir inceleme yaparak bu hususta bir karar vermelidir. Yetki itirazının incelemesi neticesi mahkeme yetkili olduğuna karar verirse borçlunun icra dairesine yapmış olduğu yetki itirazının reddine karar verilecektir....
İcra Müdürlüğü'nün 2017/5945 Esas sayılı dosyasında takip türü genel haciz yolu ile ilamsız icra takibidir. Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde borca, yetkiye ve faize yönelik itirazların icra dairesine yapılması gereklidir. İcra dairesi dışındaki bir merciiye yapılacak itirazların hüküm ve sonuç doğurmayacağı açıktır. İlk derece mahkemesince bu yönde verilen red kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla, davacının tüm istinaf sebeplerinin 6100 Sayılı HMK'nın 353- 1- b-1. maddesi gereğince esastan reddi gerekmiş ve aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur....
İcra Müdürlüğünün 2021/3086 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davaya konu bononun müvekkil elinde olması bonoya konu borcun müvekkil tarafından ödendiğine karine teşkil ettiğini, bunun aksini ise ancak iddia edenin ispatlaması gerektiğini, kaldı ki, davaya konu icra takibine yapılan itirazda davalı tarafça bu yönde bir itirazda bulunulmadığını, itiraz dilekçesinde açıkça imza itirazında bulunmadığını, söz konusu bonoların İİK'nın 68. maddesine sayılan nitelikle bir belge halini aldığını belirterek, kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 68. maddesi uyarınca ilamsız icra takibinde borçlunun borca itirazının kesin olarak kaldırılması istemine ilişkindir. Uşak 2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması Uyuşmazlık, kredi sözleşmesi gereği ödenmeyen borcun tahsili için davalılar aleyhine yapılan ilamsız icra takibindeki borca itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 16.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....