DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ : Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davalı idarenin, müvekkillerine ait taşınmazlar üzerinden yol yapmak suretiyle fiilen taşınmaza el attığını, Kanunda belirtilen yasal şartlar yerine getirilerek kamulaştırma yapılmadığını, yol yapılmış ve tamamlanmış olup fiilen kullanılan bir yol olduğunu, bu nedenle kamulaştırmasız el atma gerçekleşmiş olması nedeniyle müvekkillerinin kendilerine ait taşınmaz üzerinde yol yapımı nedeniyle hisseleri oranında tazminat talep etme hakkı doğduğunu, söz konusu taşınmazların Ünye, Göbünalcı mah....
kesintisi yapılmış imar parseli, emsalin ise kadastro parseli olması nedeniyle, DOP ilavesi yapılmak suretiyle 1.446,14 TL/m2/( 1- 0,35 )=2.224,83 TL/m2 birim fiyatın kabul edilmesi gerektiği, davacıların murisi, Hüseyin Kambur’un dava konusu 683 ada 1 parsel sayılı taşınmazda 24,08 m2 ye karşılık gelen payının değerinin ise dava tarihi itibarıyla 53.573,90 TL olduğu, her bir davacının 1/2 miras payına karşılık gelen tazminat miktarının ise 26.786,95 TL olduğu anlaşılmıştır....
Yapılan incelemede; dava konusu eski 317 parsel sayılı taşınmazda 13/08/1998 tarih 299 nolu Encümen Kararına istinaden 39,15 m²'lik bölümünün bedele dönüştürüldüğü, daha sonra 07/12/1999 tarih 780 sayılı Encümen Kararına istinaden ikinci kez yapılan imar uygulamasıyla ilk uygulama ile davacı adına tahsis edilen 149 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payına isabet eden 158,76 m²'lik yerinde de 6,44 m²'lik bölümün bedele dönüştürüldüğü ve yeniden 42,39 m² düzenleme ortaklık payı kesildiği, sonuç olarak eski 317 parselin 39,18 m² ve 6,44 m² olmak üzere toplam 45,62 m²'lik bölümünün bedele çevrildiği, ikinci uygulama ile fazladan 42,39 m² düzenleme ortaklık payı kesildiği, davacı tarafça yalnızca imar uygulaması nedeniyle davacı payına takdir edilen karşılığın arttırılması için dava açıldığı, ikinci kez düzenleme ortaklık payı kesilmesi nedeniyle açılmış bir davanın olmadığı anlaşılmıştır. 1)Bu nedenle; mahkemece, ikinci kez kesilen düzenleme ortaklık payı yönünden usulüne uygun açılmış bir...
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Asıl davada davacı T19 kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve ecrimisil davasının kabulü ile, birleşen 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/314 esas sayılı dosyasında davacılar T12 T6 ve T10 kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve ecrimisil davasının kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. İleri Sürülen İstinaf Sebepleri : Davalı TEDAŞ vekili istinaf dilekçesinde özetle; elatma tarihinin kesin olarak belirlenmesi gerektiğini, husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, ecrimisil sorumluluğunun akedaş şirketine ait olduğunu beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davacılar istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen bedelin düşük olduğunu, dava konusu taşınmaz ile emsal olan taşınmazın vergi daireleri arasında ters orantı olduğunu, aynı taşınmaza ilişkin Antalya 8....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/03/2022 NUMARASI : 2020/55 ESAS - 2022/127 KARAR DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat) KARAR : Afyonkarahisar 3....
-Diğer taraftan hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal taşınmazın bulunduğu bölgede yapılan imar uygulaması sonucunda düzenleme sonucu ayrılan DOP alanı %39,64 oranında DOP kesintisi yapıldığından bahisle, dava konusu taşınmazın m2 birim fiyatından bu oranda DOP kesintisi uygulanmak suretiyle sonuç birim m2 belirlenmiş ise de, dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede DOP kesinti oranının tespit edilerek bu oranda taşınmazın m2 birim değerinden indirim yapılması gerekirken hatalı değerlendirmeyle emsal taşınmazdan kesilen DOP oranına göre kesinti yapılması doğru görülmemiştir. Bu itibarla ilgili belediye başkanlığından dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgeye ilişkin DOP kesinti oranı araştırılarak bu doğrultuda bilirkişi heyetinden rapor alınması gerekmektedir....
Davacı fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla avukatlık ücreti alacağı için 10.000,00 TL üzerinden eldeki davasını açmış, yargılama aşamasında 12.01.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile davasını 21.020,76 TL üzerinden ıslah etmiş, sonrasında 02.03.2015 tarihli rapor ile, bilirkişinin hesaplama yaparken maddi hataya düştüğü yönünde ek rapor sunması üzerine 06.03.2015 tarihli dilekçesi ile 29.604,48 TL üzerinden ikinci kez ıslah etmiştir. Mahkemece, ikinci kez verilen ıslah dilekçesinin bilirkişinin hesaplama yaparken maddi hataya düşmesi nedeniyle verilmiş olduğu bu nedenle ıslah dilekçesi mahiyetinde olmadığı ve ikinci ıslah dilekçesi sayılamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 176/2 .maddesi hükmü gereğince“ Aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir.”...
ihtimali bulunmadığından dolayı usul ekonomisi de gözetilerek Antalya Büyükşehir Belediyesinin davaya davalı olarak katılımının sağlanması için davacı vekiline süre verilmesi, yeniden verilen içeresinde Antalya Büyükşehir Beledisi davaya dahil edildiği takdirde Antalya Büyükşehir Belediyesi yönünden davaya devam edilerek hüküm tesisi gerektiği; İlk derece mahkemesince hükme esas alınan raporunu düzenleyen bilirkişi heyetince dava konusu taşınmazdan emsal taşınmazdan kesilen oranda DOP kesintisi yapılmasının hatalı olduğu, Konyaaltı Belediyesine müzekkere yazılarak dava konusu taşınmazın yakın çevresinde DOP kesintisi veya imar kanunun 15. ve 16. maddeleri uyarınca yol terk işlemi yapılmış taşınmaz bulunup bulunmadığı, var ise hangi oranda kesinti yapıldığının sorulması ve dava konusu taşınmazdan o oranda DOP kesintisi yapılmasının gerektiği, dava konusu taşınmazın yakın çevresinde DOP kesintisi veya yola terk işlemi yapılmış taşınmaz bulunmaması halinde DOP kesintisi oranının %40 olarak...
Derdestlik, 6100 sayılı HMK'nın 114/1-ı maddesinde dava şartı olarak "aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması" şeklinde düzenlenmiş olup, tarafları, dava sebebi (vakıaları) ve dava konusu (talep sonucu) aynı olan bir davanın ikinci kez açılamayacağını ifade eder. Aynı dava ikinci kez açılırsa, ikinci davada bu husus ileri sürülmese bile re'sen gözetilerek ikinci dava dava şartı yokluğundan reddedilir. Derdestliğin olması için aynı davanın iki kez açılması gerekir. Bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince; mahkemenin derdest olarak kabul ettiği ... 3. Asliye Hukuk (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesi'nin 2013/94 Esas sayılı dosyası celp edilip incelendiğinde; bu davada eserin kitabe ve yazıt bölümüne el atılmasından dolayı tazminat davası açıldığı ve mahkemece incelenip karara bağlandığı oysa eldeki dava da ise bahse konu heykelin tümden kaldırılması nedeniyle oluşan manevi zararın giderilmesi talep edildiği anlaşılmaktadır....
Belirtilen kural karşısında; yargı yerlerince aynı tespitlere göre kesilen özel usulsüzlük cezasının tespitin yetersizliği nedeniyle kaldırılmış olması hali dışında, belge kullanmama veya bulundurmama eyleminin üç kez tespit edilmesinin işyeri kapatma cezası uygulanmasına yeterli olduğu, bu tutanaklara dayanılarak kesilen özel usulsüzlük cezalarının dava konusu edilip edilmemesinin, işyeri kapatma cezasına herhangi bir etkisinin bulunmadığı sonucuna varılmaktadır. Dolayısıyla aynı eylemler nedeniyle yükümlüler adına özel usulsüzlük cezaları kesilmiş olup da bu cezaların dava konusu edilmediği veya açılan davaların reddedildiği durumlarda, işyeri kapatma cezasına karşı açılan davaların, eylemlerin saptandığı tutanakların bu cezaya dayanak yapılabilecek nitelik taşıyıp taşımadıklarının incelenmesinden sonra sonuçlandırılması gerekmektedir....