İİK'nun 140.maddesi gereğince; "Satış tutarı bütün alacaklıların alacaklarını tamamen ödemeye yetmezse icra dairesi alacaklıların bir sıra cetvelini yapar." Sıra cetvelini düzenleme yetkisi, ilk haczi koyan icra dairesine aittir. Haczin talimatla uygulanması halinde sıra cetvelinin esas dairesince düzenlenmesi gerekir. İİK'nun 100.maddesi gereğince; borçluya ait para veya satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar birden fazla alacaklı tarafından haciz konulması halinde, anılan madde hükmü gereği icra müdürlüğünce derece kararı yapılması gerekir. Derece kararının yapılması için mutlaka satış sonucu para elde edilmesi zorunlu değildir....
bedelinden pay ayrıldığını, bakiyenin ise davacıya ayrıldığını, oysaki meskeniyet nedeniyle borçluya verilmesi gereken bedel dışındaki tüm satış bedelinin davacı dosya alacaklısına ödenmesi gerektiğini beyan etmiş, sıra cetveline karşı şikayetin kabulü ile bu yönde bir karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda ihalenin feshini isteyen şikayetçi borçluya satış ilanının ev adresinde borçlunun adreste bulunup bulunmadığı araştırılmadan 30/04/2014 tarihinde “aynı çatı altında birlikte işçisi Sebahat Tuncay imzasına tebliğ edildi” açıklaması ile Tebligat Kanunu'nun 16. maddesine göre tebliğ edildiği görülmektedir. Satış ilanının anılan yasal düzenleme ve yönetmelik hükmü uyarınca muhatap borçlunun adreste bulunup bulunmadığı tespit edilmeksizin aynı konutta çalışanına tebliğ edilmesi usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
İhalenin feshini isteyen şikayetçi borçluya satış ilanının 19.07.2013 tarihinde “aynı konutta oturan oğlu...imzasına tebliğ edildi” açıklaması ile Tebligat Kanunu'nun 16. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Satış ilanının anılan yasal düzenleme ve yönetmelik hükmü uyarınca muhatap borçlunun adreste bulunup bulunmadığı tespit edilmeksizin aynı konutta oturan oğluna tebliğ edilmesi usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Şikayetçi borçlu ... adına çıkartılan satış ilânının, 18.12.2013 tarihinde, dağıtıcı tarafından; “kendisine verilmek üzere birlikte sakin eşi Yasemin Peker imzasına tebliğ edildi.” şerhi ile Tebligat Kanunu'nun 16. maddesine göre tebliğe çalışıldığı, ancak muhatabın (borçlunun) adreste bulunup bulunmadığı tespit ve tevsik edilmeksizin tebligatın doğrudan aynı konutta oturan eşine verildiği görülmektedir. Yapılan tebligat yukarıda anılan yasal düzenleme ve yönetmelik hükümlerine aykırı olup, bu haliyle borçluya yapılan satış ilanı tebliğ işlemi usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, borçlunun şikayetinin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
İhalenin feshini isteyen şikayetçi borçluya satış ilanının 24.07.2014 tarihinde “gösterilen adreste beraber ve sürekli oturduklarını beyan eden eşi ... imzasına tebliğ edildi ” açıklaması ile Tebligat Kanunu'nun 16. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Satış ilanının anılan yasal düzenleme ve yönetmelik hükmü uyarınca muhatap borçlunun adreste bulunup bulunmadığı tespit edilmeksizin aynı konutta oturan eşine tebliğ edilmesi usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
Davalı ihale alıcısı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın icra dosyasında İİK'nın 111/a maddesi kapsamında rızai icrai satış yoluyla müvekkil tarafından satın alındığını, rızai icrai satışın cebri satış niteliğinde olduğunu, davacı yanın TBK hükümlerinin uygulanacağına dair iddiasının, İİK 111/a maddesinin 4. fıkrası, İcra ve İflâs Kanunu Uyarınca Borçluya Satış Yetkisi Verilmesine Dair Yönetmelik'in 14/4 ile 16. maddelerine aykırı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İlk derece Mahkemesi; rızai satışa ilişkin 111/a maddesinin cebri icra niteliğinde satış olduğu ve İİK’nın tahliyeye ilişkin 135/2. maddesinin uygulanacağı, şikayetçi tarafından sunulan sözleşme ve diğer belgelerin adi nitelikte olduğu, İİK'nın 135/2. maddesinde belirtilen nitelikte olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar vermiş, davacı vekili kararın kaldırılmasına karar verilmesi istemiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur....
bir isabetsizlik olmadığından davalı T3'ın istinaf isteminin HMK'nın 353(1)b-1 maddesi gereği esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Somut olayda, borçluya, satış ilânı tebligatının, Tebligat Kanunu'nun 16. maddesi uyarınca; "birlikte sakin ehil eşi ... imzasına tebliğ edildi" şerhi ile 03.04.2015 tarihinde yapıldığı görülmektedir. Anılan Yasal düzenleme ve Yönetmelik hükmü uyarınca, tebliğ memuru tarafından, muhatap borçlunun, adreste bulunup bulunmadığı tespit edilmeksizin, borçlu ile aynı konutta oturduğundan bahisle eşi imzasına tebligat yapılması usulsüzdür. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örnegi borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi, başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetin kabul edilerek ihalenin feshine karar verilmesi yerine, yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir....
Tebliği çıkaran merci tarafından, Tebligat Yönetmeliği'nin 16/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği için, tebligatın TK'nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliğinin 30. maddesine göre yapılması gerekirken, dağıtıcının kendiliğinden TK'nun 21/2. maddesine göre tebliği yapması kanuna aykırıdır. İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. Öte yandan, borçlunun satışa hazırlanabilmesi, kendince gerekli duyuruları yapabilmesi ve daha fazla müşteri bulabilmesi için satış ilanı borçluya satıştan makul bir süre önce tebliğ edilmelidir....