Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, mahkemenin gayrimenkuller üzerindeki hacizlerin satış anı itibari ile geçerli olup olmadığını denetleme yetkisinin bulunmadığı, dosya kapsamına göre gayrimenkuller üzerinde işlenmiş hacizlerin geçerli olduğunun kabulü gerektiği, mevcut hali ile sıra cetvelinin yasal usule uygun olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Şikayet, sıra cetvelinde sıraya ilişkindir. Borçluya ait 7 adet taşınmazın satıldığı ve tek sıra cetveli düzenlendiği anlaşılmaktadır. Her taşınmazın farklı alacaklıları olduğu gibi hacizleri de farklıdır. Mahkemece, icra müdürlüğü tarafından her taşınmaz bedeli hakkında ayrı sıra cetveli düzenlenmesi gerektiğinin değerlendirilmemesi doğru görülmemiştir....

    ın halasının eşi olduğu, uygulanan fiili haciz sırasında borçluya ait haczi kabil mal olmadığından borçlu Selim hakkında acz halinin gerçekleştiği, davacı bankadan 27/12/2012 tarihli akit uyarınca kullanılan tüketici kredisi ve teminat sözleşmesinin kredi kartı borçlarının yapılandırılması amacına yönelik olduğunun ihtiyaç kredisi başvuru formunda yer alması sebebiyle davanın kabulü ile; davalı ... tarafından diğer davalı ...'a ... İli, ... ilçesi, ... Mahallesi, 241 ada, 204 parsel, 2.kat. 3 nolu bağımsız bölümün devrine ilişkin tasarrufun iptaline, alacaklı kuruma taşınmaz üzerinde haciz ve satış uygulayabilmek suretiyle alacağını tahsil etmek için cebri icra yetkisi verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir....

      Ayrıca İİK'nın 114 maddesi gereğince menkul ihalelerinde satış ilanının borçluya tebliğinin zorunlu olmadığı, icra dairesinin 19/03/2021 tarihli satış kararında satış ilanının borçluya tebliğine ilişkin bir karar alınmadığı buna rağmen icra müdürlüğünce 26/03/2021 tarihinde satış ilanının borçluya tebligatında haber bırakılan kişinin ad ve imzasının bulunmadığı bu nedenle usulsüz ise de satış ilanının fuzuli olarak çıkartıldığı, tebligatın usulsüz olmasının ihalenin feshine neden olmadığı, satış kararı uyarınca satış ilanının ilan panosunda e-satış portalında ve yerel gazetede ilan edildiği, takibin rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip olup haciz safhasının bulunmadığı dolayısıyla 103 davetiyesinin gönderilmesine gerek bulunmamaktadır....

      Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu güreş devesinin ..., Kuyulu Köyü’nde bakıcısının zilyetliğinde iken haczedildiği, üçüncü kişinin mahcuzun kendisine ait olduğunu iddia ederek adi nitelikte düzenlenmiş şartlı satış sözleşmesine dayandığı, buna göre mahcuzun borçlu tarafından üçüncü kişiye satıldığı ve satış bedelinin ödendiğinin belirtilip, 27.10.2011’e kadar yapılacak güreş organizasyonlarından elde edilecek gelirin satıcı ve alıcı arasında yarı yarıya paylaştırılmasının kararlaştırıldığı, bakım masraflarını ise alıcı tarafından üstlenildiği, sakatlanma vb. bir durum söz konusu olduğunda faiz işletilerek devenin borçluya iadesinin kararlaştırıldığı, takip borçlusunun bu iddiayı kabul ettiği, ancak tanık anlatımlarına göre satış bedelinin borçluya teslim edilmediği, davacının buna ilişkin belge de sunamadığı, delil olarak dayandığı güreş müsabakasına ait CD’de mahcuzun borçlu ......

        numaralı bağımsız bölümler üzerinde kıymet takdirinin yapılmasının istendiği, bu talimat uyarınca konulan haczin yukarıda açıklanan şekilde "nokta haczi" niteliğinde olduğu anlaşılmakla, kıymet takdirine itiraza ilişkin şikayetini inceleme yetkisi, haciz kararını veren esas icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesine ait olup, anılan yetki, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğinde olduğundan mahkemece re'sen nazara alınmalıdır. Bu nedenle şikayeti inceleme yetkisi ... 25. İcra Hukuk Mahkemesine aittir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nun 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince; ... 25. İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 21/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Bu nedenle satış ilanı tebliğ işlemi usulsüzdür. İİK.nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi Dairemizin süreklilik arzeden içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            satış gününde alıcı çıkmadığından ihalenin gerçekleştirilemediği, bunun üzerine 6183 sayılı yasanın 96. maddesi gereğince satış işlemlerine devam edildiği, bu maddeye göre yapılacak olan satış ile ilgili yedi günlük ilanın davalı müdürlükçe yapıldığı, bu maddeye göre satış işlemlerine devam edilmesi halinde yasada borçluya satış ilanı tebliği zorunluluğunun bulunmadığı, buna rağmen hazırlanan satış ilanının borçluya tebliğe çıkartıldığı, davacı tarafça usulsüz olduğu iddia edilen satış ilanının bu satış ilanı olduğu ve aynı konutta oturan kardeşi imzasına 16/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, bu tebliğ işleminin bir an için usulsüz olduğu kabul edilse dahi, 6183 sayılı yasanın 96. maddesi gereğince satış işlemlerine devam edilmesi durumunda borçluya satış ilanı tebliği zorunluluğu bulunmadığından, bu durumun ihalenin feshini gerektirmeyeceği, bunun dışında ihalenin feshini gerektirir bir sebebin de bulunmadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince şikayetin reddine karar verilmesinde bir...

            Buna göre şikayetçi borçlularla takibin diğer borçlusu arasında menfaat çatışması olacağından, her iki borçlu için ... imzasına yapılan satış ilanı tebliğ işlemi Tebligat Kanunu'nun 39. maddesine aykırılık teşkil edeceğinden usulsüzdür. İİK.nun 127. maddesi gereğınce taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile isteminin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Mahkemece iddia, toplanan delillere göre davalı borçlunun düşük bedelle ve yeğenine yaptığı tasarrufun İİK 278 madde kapsamında bağışlama hükmünde olup iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne takip konusu alacak ve fer'ileriyle sınırlı olarak davalılar arasında yapılan dava konusu taşınmazla ilgili 26.5.2008 tarihli satış tasarrufunun iptaline, davacıya cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içeriğine kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere delillerin takdirinde ve davalı borçluya yapılan tebligatlarda bir usulsüzlük bulunmamasına borçlunun yeğenine yaptığı tasarrufun bağış hükmünde olmasına, dava konusu taşınmazın satışa rağmen borçlunun kullanımında olmasının hayatın olağan akışına uygun bulunmamasına göre, davalı ...'...

                nun 140. maddesi gereğince; “Satış tutarı bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse icra dairesi alacaklıların bir sıra cetvelini yapar.” Sıra cetvelini düzenleme yetkisi ilk haczi koyan icra dairesine aittir. İİK'nun 100. maddesi uyarınca ise; borçluya ait paranın veya satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar birden fazla alacaklı tarafından haciz konulması halinde anılan madde hükmü gereği icra müdürlüğünce derece kararı yapılması gerekir. Derece kararının yapılması için mutlaka satış sonucu para elde edilmesi zorunlu değildir. Somut olayda, ... plaka numaralı aracın 26.02.2016 tarihli artırmada yediemine 14.050,00 TL bedelle ihale edildiği, anılan ihalenin kesinleştiği ve satış bedelinin araç üzerindeki rehin ve haciz alacaklarının tamamını karşılamadığı görülmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu