WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Diğer taraftan, İİK'nun 264. maddesi hükmünden de anlaşılacağı üzere, ihtiyati haciz ile icra takibi ayrı ayrı düzenlemeler olup, ayrı ayrı hukuki sonuçlar doğurur. Bu nedenle ihtiyati haciz kararı, icra takip işlemi olmayıp, yapılacak icra takibinden veya açılacak davadan önce ya da sonra uygulanan ve HMK.'nun 389. ve izleyen maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir benzeri bir işlemdir. Somut olayda; Bursa 6. Tüketici Mahkemesinin 2019/25 E. Sayılı dosyasında 01/10/2019 tarihli ara karar ile verilen ihtiyati haciz kararı İcra Müdürlüğü'ne sunularak takip talebi ve ödeme emri ibraz edilmiş, alacaklı tarafından takip talebi ve ödeme emrinde hem ihtiyati haciz kararına dayanılmış, hem de aynı miktar alacağın tahsili talep edilmiş, buna ilişkin ilamsız icra takibi başlatılmıştır....

Yerel Mahkemece yapılan 10/12/2018 tarih 2018/805 esas sayılı ara kararı uyarınca, davacı vekilinin ihtiyati haciz mahiyetindeki ihtiyati tedbir talebinin şartları oluşmadığından reddine karar verildiği, İş bu karara karşı davacı vekili istinaf dilekçesi ile, yerel mahkemece verilen ihtiyati tedbirin reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu kararın kaldırılmasını, davalı borçlunun menkul ve gayri menkul mallarının tespiti ile bunlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiği, Davacı vekili dava dilekçesi ile, davalıya borçlanma senetlerine dayalı olarak Zile İcra Müdürlüğü tarafından ilamsız takiplerde ödeme emri gönderildiği, davalı tarafından ödeme emrine itiraz edildiği ve takibin durduğunu, bu nedenle itirazın iptali davası açtığı ve davalının menkul ve gayrimenkul mallarının tespiti ile borcu karşılayacak miktarda davalı borçlunun menkul ve gayrimenkulleri üzerine ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiği, yerel mahkemece, davaya konu...

Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, ihtiyati haciz kararına istinaden alacaklı tarafından ihtiyati hacze itiraz eden borçlu hakkında başlatılmış bir icra takibi ve borçluya tebliğ edilmiş ödeme emri bulunmadığından, borçluya tebliğ edilen ödeme emri genel kredi sözleşmesi hesap özeti ve hesap kat ihtarına dayaılı ilamsız takip ödeme emri olmakla ve ödeme emrinde ihtiyati haciz kararı konu edilmediğinden genel haciz yoluyla icra takibine geçilmiş olmakla, takip borçlusunun takip dosyasında ödeme emrine yasal süre içerisinde itiraz etmekle takip zaten kendiliğinden durmuş olduğundan, konusu bulunmayan ihtiyati haciz kararına itirazın bu nedenle reddine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir....

    Ticaret mahkemesinin 02/11/2015 tarihli tedbir kararında ihtiyati haciz ve tedbir uygulamalarının da durdurulmasına karar verilmiş olup, ihtiyati haciz kararı ve bu karar kapsamında hacizlerin uygulanması tedbir kararından sonraki tarihli olduğundan mahkemece ihtiyati haciz kapsamında konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken talep aşılmak suretiyle takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı T4 A.Ş. hakkında ihtiyati haciz kararı bulunmadığını, ihtiyati haciz kararında taraf sıfatı bulunmayan davacının ihtiyati haciz işlemlerinin iptali ile kaldırılmasını isteyemeyeceğini, anılan şirket hakkında yapılan ihtiyati haciz işleminin bulunmadığını, anılan şirket hakkında konkordato kararı nedeniyle takip başlatılmadığı gibi ödeme emri de gönderilmediğini, diğer davacılar bakımından ihtiyati haciz kararı alındığını ve diğer borçluların adreslerine gidilerek haciz işlemleri yapıldığını, diğer borçlu gerçek kişiler hakkında konkordato kararının bulunmadığını, bu nedenle diğer borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı alınması ve uygulanmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığını, ayrıca takip durmuş olsa dahi ihtiyati haciz kararının infaz edilebileceğini savunarak davanın öncelikle aktif husumet yokluğundan olmak üzere reddine karar verilmesini istemiştir....

      in banka hesabına uygulanan ihtiyati haczin iptali istemiyle açılan davaya ilişkin Danıştay Dördüncü Dairesinin E:2020/1676 sayılı dosyasında yer alan savunma dilekçesinde, davacı şirket hakkındaki ihtiyati hacze ilişkin Olur yazısına istinaden 02/06/2017 tarihinde banka hesaplarındaki meblağın bloke edildiği, ardından düzenlenen ödeme emirlerinin tebliği ve haciz varakalarının düzenlenmesini müteakip 12/10/2017 tarihinde kat'i haciz uygulanarak, bankalarda haczedilen miktarın bu kat'i hacze istinaden tahsil edilerek şirketin diğer borçlarına mahsup edildiği, işbu davaya ilişkin Vergi Mahkemesi kararıyla ihtiyati haczin iptal edilmesi üzerine söz konusu ihtiyati haczin kaldırıldığının belirtildiği, dava dilekçesi ekinde sunulan haciz bildirisi sorgulama çıktısında da, "HB Tipi"nin "İhtiyati Haciz" olarak belirtildiği ve "HB Onay Tarihi"nin "02/06/2017" olduğu görülmektedir....

        Somut olayda; davanın konusu kurumun ödeme emrinin iptali istemi olup, 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinin 19. fıkrasında iş mahkemesine başvurulmasının alacakların tahsilini durdurmayacağının hüküm altına alındığı, bu düzenlemeye aykırı, ayrıca uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirmesi karşısında, yargılamayı gerektiren konuda ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği ve ihtiyati tedbir şartlarının bulunmadığı da gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

        İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 09.09.2022 NUMARASI : 2022/284 DAVA KONUSU : HACZE İTİRAZ (İHTİYATİ TEDBİR) KARAR : Davacının banka hesaplarına uygulanan hacizlerin kaldırılması istemiyle açılan davada, davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine dair İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı davacı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Davacı dava dilekçesinde özetle; ortaklığı ve müdürlük görevi son bulduğu ve kendisine ödeme emri tebliğ olunmadığı halde, dava dışı limitet şirketin kuruma olan borçlarının tahsili için banka hesaplarına e haciz uygulanmasına ilişkin Kurum işleminin iptali ile ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2019/5620 E. sayılı dosyasından tahliye emri gönderildiğini, bu nedenle kiracılık sıfatının tespiti ve tahliyenin önlenmesi için ihtiyati talep edilmiş ise de; İİK 135/2 maddesi gözetildiğinde uyuşmazlığın esasını halleder nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği anlaşıldığından, incelenen yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Dosya kapsamına, toplanan delillere, Eskişehir 3....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm b...g...er okunup inc...endikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayetçi vekili, müvekkilinin ihtiyati haciz aşamasında hür ve özgür iradesiyle değil, cebri icra tehdidi ... icra kefili olduğunu, kefil olunan borç miktarının kalem kalem dökümünün gösterilmediğini, asıl borcun haksız olduğunu, asıl borç yönünden takibin iptali için dava açıldığını ileri ... icra emrinin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 38. maddesi gereğince icra dairesindeki kefaletler, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tâbidir....

          UYAP Entegrasyonu