Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı tarafça istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, vekalet ücretinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, talep ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkin talebin reddine dair karara karşı yapılan istinaf başvurusuna ilişkindir. Dosyadaki belgelere ve istinaf incelemesine konu ara kararın gerekçe içeriğine göre, ilk derece mahkemesi kararında kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, bu nedenle inceleme konusu ara kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacılar vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

Mahkemece, ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulü ile, davalı adına kayıtlı 34 XX 187 ve 34 XX 467 plakalı araçlar ile, İzmit ilçesi Gündoğdu Mah. 248 ada 3 parselde kayıtlı bağımsız bölüme, İzmit ilçesi Gündoğdu Mah. 248 ada 3 parsel zemin kat no:2'de bulunan taşınmaza ihtiyati tedbir konulmasına, davacı vekilinin diğer ihtiyati tedbir taleplerinin reddine karar verildiği, verilen işbu ara karara karşı, davacı vekilince itiraz edilmesi üzerine mahkemenin 13/10/2021 tarihli ara kararı ile itirazın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının davalı adına kayıtlı Kayra Market adlı iş yerine de ihtiyati tedbir konulmasına ilişkin talebin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek, istinaf talebinin kabulü ile ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılarak, iş yerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ GEREKÇE ÖZETİ ve KARARI : İlk Derece Mahkemesi'nce özetle; ''eldeki davanın İİK 72 maddesine göre açılmış menfi tespit davası olduğu, İİK 72/3 maddesinde icra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği, ancak borçlunun gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında Mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebileceğinin belirtilmesi karşısında davacı vekilinin söz konusu takibin tedbiren durdurulmasına ilişkin talebinin yasal koşulları oluşmaması nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur'' gerekçesiyle ihtiyati tedbir yoluyla takibin dava sonuna kadar durdurulması talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEP ve GEREKÇELERİ: Karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

    Söz konusu karara davalı yanın itiraz etmesi üzerine duruşmalı olarak yapılan incelemede, 18.07.2022 tarihli ara karar ile; ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine karar verilmiş olup, bu karar davalı yanca istinaf edilmiş ise de, davacı vekilinin 12.10.2022 tarihli dilekçesi ile ihtiyati tedbirin kaldırılarak müvekkili tarafından yatırılan 50.000,00 TL teminatın iadesine karar verilmesini talep etmesi üzerine İlk Derece Mahkemesi 12.10.2022 tarihli ara karar ile; ''2022/101 D.İş sayılı dosyasında verilen 24.06.2022 tarihli ihtiyati tedbir kararının KALDIRILMASINA, HMK'nun 392/2 maddesi uyarınca 1 aylık süre dolmadığından, davacı vekilinin teminatın iadesi talebinin REDDİNE,'' karar verilmiş olmakla, istinaf başvurusu konusuz kaldığından, istinaf başvurusunun incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir....

      Mahkemece, tensiben yapılan inceleme sonunda, ihtiyati tedbir dava konusu şeyler üzerine konulabileceğinden, HMK'nun 391/son maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "ihtiyati tedbir" kenar başlıklı 391. maddesinin (3) numaralı fıkrasında "İhtiyati tedbir talebinin reddi hâlinde, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır" hükmüne yer verilmiştir. HMK'nin "İhtiyati tedbir kararına karşı itiraz" başlıklı 394. maddesinin (5) numaralı fıkrası ise "İtiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kanun yoluna başvurulmuş olması, tedbirin uygulanmasını durdurmaz" şeklindedir....

        Davacı tarafça karara itiraz edilmiş, 12/10/2020 tarihli ara kararla itirazın reddine karar verilmiş, davacı tarafça 28/09/2020 tarihli ve 12/10/2020 tarihli ara kararların kaldırılması talebiyle istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK 341/b bendinde ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına karşı başvurulabilecek kanun yolu istinaf olarak belirlenmiştir. Dolayısıyla mahkemenin, ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ilk kararına ilişkin kanun yolunun yanlış gösterildiği, tedbir talebinin reddine dair karara karşı yapılan başvurunun HMK'nın 341/b bendi gereğince mahkemece incelenmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla, Dairemizce 12/10/2020 tarihli ara kararının geçersiz bir karar olduğunun tespiti ile, 28/09/2020 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine dair ara kararına ilişkin istinaf incelemesi yapılmıştır. İİK 72/3 maddesinde “İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

        b) İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyat haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar...... " hükmü yer almaktadır. Bu haliyle İlk Derece Mahkemesinin 09/06/2023 tarihli ara kararı 18/09/2023 tarihinde fethi kabir keşfi yapılmasına karar verildiği, kararın mahiyeti itibariyle ara karar niteliğinde olduğu HMK'nın 341. maddesi uyarınca istinafa tabi kararlardan olmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle 1- Karşıyaka 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 09/06/2023 tarih 2022/356 Esas nolu ara kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 341. maddesi uyarınca REDDİNE, 2- Karşıyaka 1....

        Bu itibarla; dosyadaki belgelere ve istinaf incelemesine konu ara kararın gerekçe içeriğine göre, bekletici mesele ara kararının istinaf kanun yoluna tabi olmadığı ve istinaf talebinin ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin olduğu anlaşıldığından bekletici mesele ara kararı yönünden Dairemizce herhangi bir değerlendirme yapılamayacağı, ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı yönünden ilk derece mahkemesi ara kararında kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, bu nedenle inceleme konusu ara kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin tarafın istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- İstinaf başvurusu nedeniyle alınması gerekli 179,90....

        İtiraz üzerine mahkeme, tedbir kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. (5) İtiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabilir. Bu başvuru öncelikle incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Kanun yoluna başvurulmuş olması, tedbirin uygulanmasını durdurmaz.'' hükmünü haizdir. İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar 6100 Sayılı HMK'nın 341. maddesinde şu şekilde sayılmıştır: (1) İlk derece mahkemelerinin aşağıdaki kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir: a) Nihai kararlar. b) İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar. (2) Miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir....

          İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyatî haciz kararının icrasını durdurmaz." şeklindedir. Yukarıda yazılı hükümlerden de anlaşıldığı üzere, ihtiyati haciz talebinin reddi kararına karşı doğrudan istinaf yoluna başvurulabilirken, ihtiyati haciz talebinin kabulü yönündeki kararlarda ise ancak bu karara itirazın ilk derece mahkemesi tarafından değerlendirilmesi üzerine verilen kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulabilecektir. Somut olayda, davalıların ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararına karşı mahkemece itirazların değerlendirilmeden itiraz dilekçelerinin istinaf dilekçesi kabul edilerek dava dosyasının Dairemize gönderildiği ve bu nedenle davalıların ara karara ilişkin itirazları yönünden Dairemizce istinaf dilekçelerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır....

          UYAP Entegrasyonu