Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde; Tarafların ihtiyati tedbir talebinin kaldırılmasına yönelik itirazlarının duruşma açılıp usulüne uygun davetiye tebliği ile incelenmesi daha önce tedbir talebi ile ilgili Bursa BAM 6. Hukuk Dairesinin 24/03/2022 tarihli ek kararı ve davanın veya uyuşmazlığın esasının halline yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmemesi gerektiği yanında niteliği itibariyle davanın ihtiyati tedbir kararı verilebilecek davalardan olup olmadığının da nazara alınarak sonuca gidilmesi anılan eksikliklerin HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince delillerin değerlendirilmesinin usul hükümlerine aykırı yapıldığı kanaati ile davalılar vekilinin istinaf talebinin kabulü ilk derece mahkeme kararının kaldırılarak anılan eksiklikler çerçevesinde yargılama yapılarak hüküm kurulması amacıyla ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiştir....

Hemen belirtmek gerekir ki; ihtiyati tedbir talebini inceleyen hakimin davanın esası hakkındaki hükmünü peşinen ihdas ettiğinden söz edilemez. İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak (kanunen gerektiği için) açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....

İcra Müdürlüğünün 2013/17732 sayılı dosyası ile borçlular hakkında ilamsız icra yolu ile takip yapıldığını, müvekkili şirket hakkında Safranbolu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/517 E. sayılı dosyası ile açılan iflasın ertelenmesi davasında 13.8.2013 tarihinde yapılan tensip tutanağı ile ; “6183 sayılı kanunla yapılan takipler de dahil olmak üzere açılmış ve açılacak tüm icra takiplerinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına, davacı hakkında yeni icra takibi başlatılmasının ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine, davacı şirkete ait menkul ve gayrimenkul malların, banka hesaplarındaki paralarının, üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati haciz uygulanmasının ve ihtiyati haciz yoluyla muhafaza altına alınmasının ihtiyati tedbir yolu ile önlenmesine” ve iş bu tedbir kararının kesinleşmesine kadar devam etmesine karar verildiğini, Mahkeme kararının kesinleşmediğini, alacaklı tarafça bu tedbir kararının varlığına rağmen 2.2.2018 tarihinde tüm dosya...

Sonrasında bir kısım müdahil vekillerinin tedbirlerin kaldırılması talebi 07.06.2013 tarihli duruşmadaki ara kararında her hangi bir gerekçe belirtilmeden reddine karar verilmiş, bu kararın müdahil Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. vekilince temyiz edilmesi üzerine, itiraza konu her iki ek ihtiyati tedbir kararının yeni ve ilk defa verilen tedbir kararları olmadığı, mevcut durumlardaki değişiklik nedeniyle tedbirin değiştirilmesi mahiyetinde olduğundan HMK’nun 394 ve 396. maddeleri gereğince bu kararlara karşı temyiz yolunun açık olmadığı gerekçesiyle, müdahil vekilinin temyiz istemi 27.06.2013 tarihli gerekçeli ara kararıyla reddedilmiştir. Ek ihtiyati tedbir kararlarına itirazın reddine ve bu kararın temyiz isteminin reddine dair kararlar, müdahil Yapı ve Kredi Bankası A.Ş. vekili tarafından temyiz etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı vekilinin, dava konusu taşınmazın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiği ve mahkemece ihtiyati tedbir kararı verildiği, davalı tarafça ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz edildiği, talep hakkında duruşma açılmasına karar verilerek açılan duruşmada tedbirin kaldırılması talebinin reddedildiği, ancak ilk derece mahkemesince red kararının gerekçeli olarak yazılmadığı anlaşılmıştır. HMK'nun 391/2- 3. maddesi gereğince, ihtiyati tedbir kararlarının gerekçeli karar şeklinde yazılması gerekmekte olup bu kurala uyulmadığı görülmüştür. Anayasa'nın 141. maddesi gereğince tüm mahkeme kararlarının gerekçeli olması gerekmektedir. İstinafa konu edilen ara karar, bu hususları kapsamadığından istinaf denetimi mümkün değildir....

    Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/99 D.... sayılı dosyasında müvekkili lehine verilen ihtiyati haciz kararına zıt yönde karar verilmiş olduğunu, ihtiyati tedbir kararının, iflas erteleme kararı ile dahi elde edilemeyecek şekilde verilemeyeceğini iddia ederek, müdahilliğine karar verilmesini istemiş, 08.02.2013 tarihli ihtiyati tedbir kararının "ihtiyati haciz kararlarının tatbikini de kapsadığı" şeklindeki ....02.2013 tarihli karara itiraz etmiştir. Mahkemece, ....03.2013 tarihinde iddia, müdahale ve dosya kapsamına göre; davanın bulunduğu aşama ve koşullar gerekçe gösterilerek, ihtiyati tedbir kararı ve buna ilişkin sonraki kararlarının değiştirilmesi, kaldırılması taleplerinin reddine karar verilmiştir. Kararı, itiraz eden müdahil vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ihtiyati tedbir kararına itiraz eden müdahil vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; ihtiyati tedbire itirazın süresinde olmadığı ve tedbir kararının kaldırılması ile mağduriyetlerin oluşacağını belirterek, tedbire ilişkin ara kararın bozularak tedbir kararı verilmesi talep edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Tedbir kararına itiraz sonucu tedbirin kaldırılmasına karar verilmesi sonucu İstinaf yoluna başvurulmuştur. Davacı, tedbire itirazın süresinde olmadığını belirtmiştir. İhtiyati tedbir HMK 389 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. HMK 394/2 maddesine göre itiraz süresi 1 aydır. Bu süre, tedbir kararının uygulanması karşı tarafın huzurunda yapıldığında bu tarihten itibaren, gıyabında yapıldığında ise; tedbirin uygulandığına dair kararın tebliğinden itibaren işleyecektir. Mevcut davada; tedbir kararının uygulanması davalıların huzurunda yapılmamıştır. Tedbirin uygulanması kararı davalılara tebliğ de edilmemiştir. Bu sebeple itiraz süresindedir....

      Mahkemenin 06/07/2021 tarihli ara kararı ile davalı vekilinin taşınmazlar üzerindeki ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, davalı vekilinin 12/07/2021 tarihli dilekçe ile istinaf kanun yoluna başvurduğu, Dairemizin 2021/1250 Esas, 2021/951 Karar, 17/09/2021 tarihli kararı ile davalının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin itirazının reddine yönelik karara karşı istinaf talebinin kabulü ile mahkemenin 06/07/2021 tarihli ara kararının 1 nolu bendinin kaldırılmasına, duruşma açılarak karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşılmıştır....

        İhtiyati haciz talebinin reddine ilişkin karara karşı başvurulacak kanun yolu İİK'nın 258/3. maddesinde, kabulüne ilişkin kararlara karşı başvurulacak kanun yolları ise aynı kanunun 265. maddesinde düzenlenmiş olup kanunda ihtiyati haciz kararının kaldırılması, değiştirilmesi ve düzeltilmesi halinde hangi yasa yoluna müracaat edileceği gösterilmemiştir. İhtiyati haciz, ihtiyati tedbir gibi geçici bir hukuki koruma tedbiridir. Bu nedenle ihtiyati haciz ile ilgili olarak hüküm bulunmayan hallerde niteliğine aykırı düşmedikçe 6100 sayılı HMK’nın 389. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş bulunan ihtiyati tedbir kurumuna ilişkin yasa maddelerinin kıyasen uygulanması gerekir. HMK'nın 391/3.maddesinde, ihtiyati tedbir talebinin reddi üzerine verilen karara karşı ve HMK'nın 394/5.maddesinde ise yokluğunda ihtiyati tedbir kararı verilen kişinin itirazı üzerine verilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir....

        Hukuk Dairesi'nin 17/07/2020 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin kesin nitelikli karar sonrası kararın kaldırılmasını gerektiren bir durum bulunmadığından reddine karar verilmiş, Davalılar vekilince iş bu karara karşı 14.04.2014 tarihli dilekçe ile istinaf başvurusunda bulunmuştur. İlk derece mahkemesi dosya üzerinden 24.05.2021 tarihinde verdiği kararıyla, "...Mahkememiz dosyasında bir kısım davalılar vekilince İstanbul BAM 14.Hukuk Dairesinin 17/07/2020 tarih 2020/1226 esas 2020/367 karar sayılı ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talep edilmiş, bu talep mahkememizce HMK 396 maddesi kapsamında değerlendirilerek 14/04/2021 tarihli karar ile talebin reddine karar verilmiştir. İş bu kararda kararın ilgililere tebliği yanı sıra HMK 341.maddesi uyarınca istinaf yolunun açık olduğu da belirtilmiştir. Mahkememiz kararının tebliği ile davalılar ...AŞ.ile ......

          UYAP Entegrasyonu