Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlunun icra mahkemesine başvurusu bu hali ile satışa hazırlık işlemi olan satış ilanının yanlışlığı nedeniyle ihalenin feshi istemidir. Satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise İİK. nun 16/....maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Şikayetçi, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür....

    Somut olayda, 510.000,00 TL muhammen bedelli taşınmazın 448.300,00 TL'ye satıldığı, satış bedelinin taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olmadığı, dolayısıyla İİK'nun 134. maddesi kapsamıda ihalenin feshi şikayetinde bulunulmasının mümkün olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, İİK'nun 134/2. maddesi uyarınca, ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi halinde mahkeme davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Yasanın bu hükmü emredici nitelikte olup, kamu düzenine ilişkin bulunduğundan mahkemece re’sen uygulanmalıdır. Hukuk Genel Kurulu'nun 06.10.2004 tarih ve 2004/1-433 Esas sayılı kararında da benimsendiği üzere kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacağından, mahkemece ihalenin feshi istemi esastan reddedilen borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesi gerekirken, muhammen bedele yakın satış gerçekleştiğinden zarar unsuru oluşmadığı gerekçesi ile para cezasına karar verilmemesi yasaya aykırı bulunmuştur....

      Tüm dosya kapsamına göre; ihalenin yapılmasından ve ihalenin feshi davası açılmasından sonra icra müdürlüğünün İcra ve İflas Kanununun 133. maddesi gereğince işlem yapması, ihalenin feshi şikayetini konusuz bırakmaz. Şikayet dilekçesinde ihalenin feshi sebebi olarak yazılan sebeplerin her biri ayrı ayrı değerlendirilerek ihalenin feshi talebinin her bir sebep yönünden haklı olup olmadığı belirlenmeli ve sonucuna göre ihalenin feshi talebinin kabulüne yada reddine karar verilmelidir. Bu nedenlerle Hukuk Muhakemeleri Yasasının 353/1- a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kararının kaldırılmasına ve dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir....

      İhalenin feshi istemi bir çeşit şikâyet olduğu hâlde İİK'nın 134. maddesi ihalenin sonucunu, kimlerin ihalenin feshini isteyebileceğini, ihalenin feshi sebeplerini ayrıntılı olarak düzenlemiştir. Aynı maddenin 7. fıkrasına göre cebri icra yolu ile yapılan satışların feshi şikâyet yolu ile icra mahkemelerinden istenebilir. Anılan fıkra hükmüne göre ihalenin feshinin istenebilmesi için ilgili olması ve bu ilgilinin yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin ihlal edildiğini ispat etmesi gerekir. Ancak her hukuki yararı olan değil, hukuki yararı olanlar içerisinde "ilgili" konumda bulunan kişilerin şikâyet yolu ile ihalenin feshi hakkı olduğunu düzenlemiştir. İİK'nın 134. maddesinin 2. fıkrası hükmünde ihalenin feshini isteyebilecek olanlar sınırlı (tahdidî) olarak sayılmıştır....

        İİK'nun 133. maddesi gereğince, ihale bedelinin süresinde yatırılmaması nedeniyle ihale kararının icra müdürlüğünce kaldırılması ile aynı kanunun 134. maddesine göre ihalenin feshi koşulları ve doğurduğu sonuçlar ile fesih kararını veren mercii farklı olup, icra müdürlüğünce, satış bedelinin yatırılmadığı gerekçesi ile İİK.nun 133.maddesi uyarınca satışın düşürülmesi, aynı Kanunun 134.maddesine göre yapılan şikayetin esasının incelenmesine engel teşkil etmez. Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine başvurusunun İİK.nun 134.maddesi gereğince ihalenin feshi talebine ilişkin olduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, borçlunun ihalenin feshi isteminin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, ihalenin icra müdürlüğünce ortadan kaldırılması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2023 NUMARASI : 2023/34 XX 824/136 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi KARAR : Mersin 2....

          DAVA KONUSU : İhalenin Feshi KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 2....

          İcra Hukuk Mahkemesi nezdinde açmış oldukları 2020/160 esas sayılı dosyanın mevcut olduğunu, hukukta aynı durumun iki ayrı şekilde karara bağlanmasının da hukukun tekliği ilkesine aykırılık teşkil ettiğini, bu sebeplerle; yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, İİK'nın 134. maddesi uyarınca ihalenin feshi istemine ilişkindir. İhale alıcısı şikayetçi, ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda davacıya verilen sürede HMK'nın 119/1- b. maddesinde yazılı husus yerine getirilmediğinden bahisle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmüştür. İhalenin feshi istemi, Medeni Usul Hukuku anlamında dava olmayıp İİK'nın 16. maddesi kapsamında "şikayet" niteliğindedir. Yargılama yaparken aynı Kanunun 18. maddesi hükümlerinin göz önüne alınması gerekir....

          Bu durumda icra emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık sürede satış istenmediğinden takip düşmüş olup, ihalenin ayrıca bu sebeple de feshi gerekmektedir. O halde mahkemece, yukarıda belirtilen nedenle de ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, tüm ihalenin feshi nedenleri belirtilmeksizin istemin kabulüne karar verilmesi isabetsiz ise de, sonuçta istem kabul edildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Kıymet takdirine itiraz üzerine verilen karar kesin nitelikte olmakla birlikte, anılan hükümler ihalenin feshi aşamasında incelenebilir (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12-161 E.- 148 K. sayılı kararı). Şikayetçinin, satışın iptali talebi ile birlikte açtığı kıymet takdirine itiraz davasının ... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 02/07/2015 tarih ve 2014/1464 E.- 2015/757 K. sayılı ilamı ile, "ayrıca açılmış bir kıymet takdiri davası bulunmadığı" gerekçesiyle reddine karar verildiği görülmektedir. Her ne kadar kıymet takdiri raporuna itiraz üzerine verilen kararlar İİK'nun 128/a-son maddesi gereğince kesin ise de, ihalenin feshi şikayetlerine ilişkin yargılamada denetlenmesi mümkün olup, somut olayda kıymet takdirine süresinde itiraz edildiği halde istem sadece satışın iptali talebi yönünden incelenerek, açılmış bir kıymet takdiri davası bulunmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmesi yerinde değildir....

              UYAP Entegrasyonu