Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Buna göre, ödeme emrinin ve 103 örnek davet kağıdının tebliğ edilmemiş olması, yukarıda belirtilen ihalenin feshi nedenlerinden değildir.Öte yandan 103 örnek davet kağıdının borçlu asil adına 10.12.2013 tarihinde muhatap ile aynı ikametgahda birlikte ikamet ettiği belirtilen gelini ... adına ve imzasına tebliğ edildiği belirlenmiştir.Kaldı ki; İİK'nun 114. maddesi uyarınca, menkul ihalelerinde satış ilanının dahi borçluya tebliği zorunlu olmayıp, ancak icra müdürlüğünce borçluya tebliğine karar verilipte tebliğ edilmemesi halinde Dairemizin süregelen içtihatlarına göre ihalenin feshi sebebi kabul edilebilir.O halde, mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Talebin reddi halinde ise alınan bu harç iade edilmez ve harcın kalan kısmı ihalenin feshini isteyenden tahsil edilir…” İhalenin feshi aslında bir tür şikayeti olmakla birlikte önemi nedeniyle ihalenin feshi sebeplerini ve prosedürü ayrıca düzenlenmiştir. İİK’nın 134. maddesi pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak eden kişileri ihalenin feshi isteyecek kişiler arasında saymakla birlikte bu kişiler ihalenin feshi isteminde bulunabilmesinin diğer ihalenin feshini isteyecek ilgililere göre daha ağır şartlara tabii tutmuş ihalenin feshi talebinin ihale bedeli üzerinde nisbi harca tabi olduğunu ve ayrıca ihale bedeli üzerinden %5 oranında teminat göstermesinin şart olduğu hükme bağlanmıştır....

      Hukuk Dairesinin 20/05/2021 Tarih ve 2020/2092 Esas, 2021/1486 Karar sayılı kararında da belirttiği üzere; İcra ve İflas Kanunu’nda ihalenin feshi nedenleri tek tek belirtilmemiş; yalnızca Türk Borçlar Kanunu'nun 281. maddesinde yazılı nedenlere dayanılabileceği belirtilmiş (İİK m. 134/2), sözü edilen hükümde ise “hukuka veya ahlaka aykırı yollara başvurulması” ihalenin feshi nedeni olarak öngörülmüştür (TBK m. 281). Yargıtay’a göre, satışı yapan icra dairesinin satışın yapılmasını düzenleyen yasa, tüzük veya yönetmelik hükümlerine aykırı hareket etmiş olması halinde icra mahkemesinden ihalenin feshi istenebilir. Ancak takibin kesinleşmesinden sonra borca itiraz nedenleri ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemez (HGK, 17.02.1999, 1999/82- 86)....

      İcra Dairesinin 2019/47904 E sayılı takip dosyasında borçlu konumunda olduğunu, Kahramanmaraş İlinde bulunan Kozludere Mah. 102 Ada 58 Parsel'deki taşınmazın satışı için Kahramanmaraş İcra Müdürlüğünün 2021/180 Talimat dosyası açılmış olduğunu, icra takip dosyasındaki borcundan dolayı Kahramanmaraş İcra Müdürlüğünün 2021/180 Talimat numaralı dosyada 22/06/2022 tarihli ihalesinde T6 (TC.N:)'ya ihale edildiğini, icra takip dosyasından yapılan ihalenin usul ve yasaya aykırı olduğundan iptali gerektiğini, ihale satış ilanı ve şartnamesinde mahcuzun satış bedeli üzerinden kdv'nin yanlış oranda belirtildiğini, ihalenin usule aykırı yapıldığından ihalenin feshi gerektiğini, usulsüz tebligat ve gazete ilanına dair de ihalenin feshi sebebi olduğunu, kıymet takdirinin günümüz şartlarından çok düşük bedel olarak değerlendirildiğini, ihale esnasında sesli görüşme yapıldığı ve ihalenin işleyişi bozulmuş olduğunu belirterek ihalenin feshine karar verilmesi talep ve dava etmiştir....

      İhalenin feshini isteyen şikayetçi borçlu ..., kendisi dışındaki diğer ilgililere, satış ilanının usulsüz tebliğ edildiği hususunu ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremez. O halde mahkemece, şikayetçi borçlunun yerinde olmadığını ileri sürdüğü ve mahkemece irdelenmeyen diğer fesih nedenleri incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, icra takibinde borçlu olan ancak ihalenin feshi istemine dair şikayeti bulunmayan Metin Cesur'a satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmediği gerekçesi ile ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü: … Limited Şirketi'ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla haczedilen menkul mallarla ilgili satış işleminin iptali istemiyle açılan davayı; Adli Yargının görevli olduğu gerekçesiyle, görev yönünden reddeden Vergi Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir. 2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 6/b maddesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulamasına ilişkin davaların vergi mahkemesince çözümleneceği hükme bağlanmış, 6183 sayılı Kanunun 99 uncu maddesinde ise gayrimenkullerin satışında ihalenin feshine ilişkin başvuruların icra tetkik mercii tarafından incelenip sonuçlandırılması öngörülmüştür. Ancak aynı Kanunun menkul malların haczi ve satışı başlıklı ikinci bölümünde yer alan 77 ve 87 inci maddelerinde menkul mal satışlarındaki ihalenin feshi konusundaki başvurular için bir merci belirtilmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme ilişkin dava dosyası Dairemize gönderilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşülüp, düşünüldü: Şikayetçi ihale alıcısının icra mahkemesine başvurusunda; 11/07/2017 tarihinde ihale edilen taşınmazın tescil işleminin yapılması sırasında, söz konusu taşınmazın ... 21.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/520 Esas -2016/183 Karar sayılı dosyası ile görülen tapu iptali ve tescil davasında borçlu adına olan tapu kaydının iptaline karar verildiğini, bu itibarla ihalenin hükmen geçersiz olduğunu ve adına tescilinin mümkün olmadığını belirterek ihalenin feshini talep ettiği, ilk derece mahkemesince ihalenin feshi talebinin reddine, davacının para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, işbu karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, bölge adliye mahkemesince istem kabul edilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına...

            İİK 134/son maddesinde ise tapu idaresine tescil için yazı yazılması, ihale tarihinden itibaren şikayet için muayyen müddetin (7 gün) geçmesine veya ihalenin feshi istenilmiş ise şikayeti sonuçlandıran kararın kesinleşmesine bağlı tutulmuştur. Somut olayda, ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde ihalenin feshi davası açılmadığı gibi borçlu tarafından açılan ihalenin feshi davası 31.03.2022 tarihinde kesin olarak süre yönünden reddedilmiş olup ihale kesinleşmiştir. Nitekim taşınmaz 07.02.2022 tarihinde ihale alıcısı adına tescil edilmiştir. Sakarya 1. İcra Hukuk Mahkemesinde açılan ihalenin feshi davası, ihalenin kesinleşmesine ve tahliye emri gönderilmesine engel değildir. İcra müdürlüğünce ihale alıcısının talebi doğrultusunda tahliyeye ilişkin talimat yazılması gerekirken, talebin reddine ve mahkemece şikayetin reddine yönelik karar isabetsizdir....

            Satış olmak üzere satışına karar verildiğini, yapılan icra satışı neticesinde dava konusu 168 ada, 14 parsel sayılı, 13 bağımsız bölüm no.lu taşınmazın T3 ihale olunduğunu, Çayıralan İcra Hukuk Mahkemesine ihalenin feshi istemiyle dava açtıklarını, yapılan yargılama sonucunda Çayıralan İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/1 Esas 2018/6 Karar sayılı ve 21/05/2019 kesinleşme tarihli ilamı ile ihalenin feshi talebinin reddine karar verildiğini, dava konusu taşınmaza ilişkin olarak yapılan ve satış öncesi haciz işleminin iptali istemiyle Çayıralan İcra Hukuk Mahkemesine kamu yararı iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduklarını, mahkemece verilen yetkisizlik kararına istinaden davaya Ankara 2. İcra Hukuk Mahkemesinde devam edildiğini, yapılan yargılama neticesinde Ankara 2....

            İhalenin feshi istemi bir çeşit şikâyet olduğu hâlde İİK'nın 134. maddesi ihalenin sonucunu, kimlerin ihalenin feshini isteyebileceğini, ihalenin feshi sebeplerini ayrıntılı olarak düzenlemiştir. Aynı maddenin 7. fıkrasına göre cebri icra yolu ile yapılan satışların feshi şikâyet yolu ile icra mahkemelerinden istenebilir. Anılan fıkra hükmüne göre ihalenin feshinin istenebilmesi için ilgili olması ve bu ilgilinin yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin ihlal edildiğini ispat etmesi gerekir. Ancak her hukuki yararı olan değil, hukuki yararı olanlar içerisinde "ilgili" konumda bulunan kişilerin şikâyet yolu ile ihalenin feshi hakkı olduğunu düzenlemiştir. İİK'nın 134. maddesinin 2. fıkrası hükmünde ihalenin feshini isteyebilecek olanlar sınırlı (tahdidî) olarak sayılmıştır....

            UYAP Entegrasyonu