Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle satış ilanının borçlu vekiline tebliğ edilmemiş olması ihalenin feshini gerektirmeyeceğinden ve ihalenin feshini gerektirecek başkacada bir neden bulunmadığından, Mahkemece ihalenin feshi istemin reddi yerine kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin ve alıcı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda ( 2 ). maddede yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 04.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İhalenin, kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda, şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi, ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Bu hallerde ihalenin feshinde kamunun da yararı bulunmaktadır. İİK'nun 134/2. maddesi, Borçlar Kanunu'nun 226. (TBK 281) maddesinde düzenlenen hukuka ve ahlaka aykırı yollara başvurularak ihalenin yapılması halinde, her ilgilinin ihalenin feshini isteyebileceğini düzenlemektedir. İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir. Mahkemece, şikayete konu fesat iddiası konusunda şikayetçinin bildirdiği tanıklar ile gerektiğinde ihale tutanağı mümzileri de dinlenilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      İhalenin kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Bu hallerde ihalenin feshinde kamunun da yararı bulunmaktadır. İİK'nun 134/2. maddesi, Borçlar Kanunu'nun 226. (TBK 281) maddede düzenlenen hukuka ve ahlaka aykırı yollara başvurularak ihalenin yapılması halinde her ilgilinin ihalenin feshini isteyebileceğini düzenlemektedir. İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir. Mahkemece, şikayete konu fesat iddiası konusunda şikayetçinin bildirdiği tanıklar dinlenilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken onandığı anlaşılmakla yerinde görülen karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir....

        Satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için, usulsüz olduğu ileri sürülen hususun, ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Şikayetçi, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu, yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise, daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler....

          İlk derece mahkemesi; satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikâyet eden tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise İİK’nin 16/1.maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikâyet konusu yapılmış olması gerektiği, şikâyet edenin, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikâyet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemeyeceği, satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikâyet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikâyet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesinin mümkün olduğu, ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanların, aynı şikâyet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemeyecekleri, somut dosya kapsamında; davacı borçlu adına örnek no:6 icra emrinin...

          Somut olayda, takibe konu dosyada, ihale konusu taşınmaz için açılan tasarrufun iptali davasında davalı olan borçlunun, vekil aracılığıyla temsil edildiği, vekilin azledildiğine veya istifa ettiğine dair dosya içerisinde herhangi bir kayıt bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan maddeler gereğince, satış ilanının ve kıymet takdir raporunun vekile tebliği gerekir. Takip dosyasına ayrıca vekaletname sunulmamış olması, söz konusu mahkeme kararının dosyaya ibraz edilmiş olması karşısında, artık borçlunun takipte vekille temsil edildiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. Emredici nitelikteki bu düzenlemelerden kaynaklanan yasal zorunluluğa aykırı olarak, vekili varken asile gönderilen satış ilanı tebligatı yok hükmünde olup sonuç doğurmaz. İİK.nun 127. maddesi gereğince de, satış ilanının borçluya tebliği zorunlu olup, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir....

            O halde, icra müdürlüğünün satış kararının 1, 2,3, 6, 7 ve 8 no'lu sırasında kayıtlı menkullerin ihalenin feshi talebinin İİK. 134/8 maddesi gereğince zarar unsurunun bulunmaması nedeniyle hukuki yarar yokluğundan reddi ile şikayet esasa girilmeden red edildiğinden şikayetçi borçlu aleyhine para cezası tayinine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken davanın tüm menkul ihaleleri yönünden reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı ayrıca davanın reddi nedeniyle davacı aleyhine para cezasına hükmedilmesi de yerinde olup, ancak 30/11/2021 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 7343 sayılı kanunla İcra İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 27. maddesi ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 134. maddesi değiştirilmiş olup 27. maddenin 5. fıkrasında "ihalenin feshi talep edeni feshi istenen ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkum eder" düzenlemesi gereğince Sivas 2....

            O halde Mahkemece , ihalenin feshi isteminin hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenmek suretiyle istemin reddi ve İİK'nın 134/2 maddesine aykırı olarak para cezasına hükmedilmesi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile Mahkeme kararının HMK'nın 353/1- b-2. bendi uyarınca kaldırılmasına, davacının ihalenin feshi isteminin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, davacı hakkında para cezası verilmesine yer olmadığına, davacının sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; I-Davacının istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile İstanbul Anadolu 9....

            O halde mahkemece, borçluların diğer şikayet sebeplerinin incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İİK'nın 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. İhale bedelinin, ihale konusu malın tahmini değerinin üzerinde satılması halinde, kural olarak şikayetçinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmamaktadır. Ancak her ihalenin feshi isteminin bu gerekçe ile reddine karar verilmesi de doğru değildir. İhalenin, kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda, şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi, ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Bu hallerde ihalenin feshinde kamunun da yararı bulunmaktadır. Davacı vekili dava dilekçesinde, diğer ihalenin feshi sebepleri yanında ihaleye fesat karıştırıldığı iddiasında da bulunmuş, ihaleye fesat karıştırıldığı iddiası ile ilgili olarak tanık deliline dayandığını bildirmiştir....

              UYAP Entegrasyonu