Ancak, İİK'nun 38.maddesi uyarınca, icra dairesindeki kefaletler, müteselsil kefalet niteliğinde olup, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tâbidir. İcra kefaletinin Türk Borçlar Kanunu'na göre geçerli olmaması nedeniyle icra emri gönderilemeyeceğine şikayet, takip konusu belgenin ilam hükmünde belge olmadığına ilişkin şikayet olup, İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca süresiz şikayete tâbidir. Buna göre, ilamlı icra takibine konu edilebilmesi, bir diğer ifade ile icra kefiline icra emri tebliğ edilebilmesi için, icra kefaletinin yasada öngörülen şekil şartlarına uygun olarak yapılmış olması gerekir....
İstemin, davacı vekilinin 03.09.3009 günlü duruşmadaki beyanı da dikkate alındığında, İİK’nun 135. maddesi gereğince tahliye emrinin iptaline yönelik şikayet niteliğinde bulunduğu anlaşılmaktadır.Bu itibarla şikayet, İİK.’nun 360. maddesi kapsamında olmadığından İİK.4. maddesi uyarınca asıl icra dairesinin bağlı olduğu İcra Mahkemesi davaya bakmakla yetkilidir. Bu durumda uyuşmazlığın İzmir 7. İcra hukuk Mahkemesince görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 25.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tahliye emrinin iptali istemine ilişkindir. ... 11. Sulh Hukuk Mahkemesince, talebin tahliye emrinin iptali istemine ilişkin olduğu, açılan davanın ahkam-ı şahsiye davası olmadığı, sehven tevzi edildiği gerekçesiyle dosyanın ... Sulh Hukuk Mahkemelerinden birine tevzi edilmek üzere tevzi bürosuna gönderilmesine karar verilmiştir. ... 7. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, tahliye emrinin iptali istenen icra dosyasının ... 11. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/7 E. sayılı satış dosyasına ilişkin olduğu, HMK'nın 322. maddesine göre satış her ne kadar icra yolu ile gerçekleşiyor ise de satışı yaptıranın satışa karar veren mahkeme olduğu, bu nedenle kıymet takdirine itiraz, şikayet ... vb. konularda satış kararını veren mahkemenin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı yönünde hüküm kurmuştur....
Karar, şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava sıra cetvelinin iptali istemine iliişkin olup, şikayetçi, şikayet olunanın alacaklı olduğu takip dosyasında ödeme emrinin borçluya tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece, bu şikayetin ancak borçlu tarafından ileri sürülebileceği belirtilmiş ise de; mahkemenin de kabulünde olduğu üzere usulsüz olan tebligatın ancak Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun öğrenmesi halinde geçerli sayılabileceği dikkate alındığında, şikayet olunan tarafından usulsüz tebligata rağmen borçlunun haberdar olduğunun ispat edilmesi gerekmetedir....
Karar, şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava sıra cetvelinin iptali istemine ilişkin olup, şikayetçi, şikayet olunanın alacaklı olduğu takip dosyasında ödeme emrinin borçluya tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürmüştür. Mahkemece, bu şikayetin ancak borçlu tarafından ileri sürülebileceği belirtilmiş ise de mahkemenin de kabulünde olduğu üzere usulsüz olan tebligatın ancak Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun öğrenmesi halinde geçerli sayılabileceği dikkate alındığında, şikayet olunan tarafından usulsüz tebligata rağmen borçlunun haberdar olduğunun ispat edilmesi gerekmektedir....
Alacaklının ödeme emrinin takip talebine uygun olarak düzenlenmediği, icra müdürlüğünce borcun sebebi olarak gösterilen sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan yabancı para alacağının ödeme emrine yazılmadığı, alacaklının icra müdürünün işleminin usulsüz olduğu yönünde şikâyet yoluna başvurmadığı, aksine takibin bu şekilde kesinleştiği anlaşılmaktadır. İlamsız icra yolunda borcun kaynağı ile ilgili bir belgeye dayanma zorunluluğunun olmaması, İcra müdürünün sınırlı inceleme yetkisi, ödeme emrinin takip talebine uygun olarak düzenlenmemesi ve icra müdürünün işleminin usulsüz olduğu yönünde bir şikâyet yoluna başvurulmaması, borçluya yalnızca ödeme emrinin gönderilmiş olması, itirazın iptali davasının icra takibinin devamı mahiyetinde ve ona sıkı sıkıya bağlı bir dava olması hususları değerlendirildiğinde bu durum HMK’nın 183. anlamında maddi hata olarak da değerlendirilemez (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 17.09.2019 tarihli, 2017/19- 919 E, 2019/886 K. Sayılı içtihadı)....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/3681 Esas sayılı icra dosyasında, takip dayanağı ilamın Kamulaştırma Kanunundan doğan el atmadan kaynaklı tazminat alacaklarına ilişkin olduğundan kesinleşmeden takibe konulamayacağını, maktu vekalet ücreti talep edilebileceğini, ilamdaki haklar için ayrı ayrı takip başlatılması ve vekalet ücretinin nispi hesaplanması sebebiyle icra emrinin ve takibin açıkça hukuka aykırı olduğunu belirterek takibin durdurulmasını veya takibin ve icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığından, davanın konusuz kaldığından, davanın reddini istemiştir. III....
Şöyle ki, 2004 sayılı İcra-İflas Kanunu'nun 76. maddesinde mal beyanında bulunmamak suçu, 338. maddesinde düzenlenen hakikate muhalif beyanda bulunma suçu gibi icra-iflas suçlarında borçlunun cezalandırılabilmesi için icra emrinin borçlunun vekiline değil, kendisine tebliğ edilmiş olması gerekir (Prof. Dr. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. baskı, cilt 2, sh: 1280). Cezaların şahsiliği kuralı gereğince borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile tebliği zorunludur. Bu durumda icra emrinin asile tebliğ işlemi usulsüz olmayıp, vekile de tebliğ edilmemesi noktasında tebliğ işlemi eksikliği söz konusudur. Takibin kesinleştirilmesi için takip talebine ve ilama uygun icra emrinin borçlunun ilamda yazılı olan vekiline tebliği gereklidir (Yargıtay 12. HD'nin 2018/4779 E-2018/10984 K sayılı ilamı)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet ... A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, alacaklının talebi üzerine icra müdürlüğünce düzenlenen yenileme emrinin iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 11.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ilamlı icra takibinde icra emrinin iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.01.2019 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 31.01.2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 26.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....