, Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nin 353/1-b(2) maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile icra emrinin tebliğ tarihinin 12.04.2017 olarak düzeltilmesine, satışın iptali talebinin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğü'ne ait 2021/ 20685 numaralı dosyasında müvekkili aleyhine icra takibine başlanıldığını, örnek 13 ödeme emrinin site güvenliğine bırakılmak suretiyle tebliğ edildiğini, müvekkilinin 02/09/2021 günü takipten haberdar olduğunu, ödeme emrinin İİK 58 ve 60 maddelerine aykırı düzenlendiğini, borcun sebebinin sadece ödenmeyen kira bedeli ve kira artış farkı olarak belirtildiğini, ancak bunların hangi devreye, aya ait olduğu, kira artış farkının ne kadar olduğu, kira akdi tarihinin, faiz miktarı ve başlangıcının gösterilmediğini, davalı tarafından İstanbul 2 icra dairesinin 2020/18960 numaralı dosyasında da benzer talepli bir icra takibi olup itiraz üzerine İstanbul 8. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2020/564 E. numaralı dosyasında derdest bir dava olduğunu, şikayet mevzu icra dosyasındaki alacak ile İstanbul 2 İcra Dairesi dosyasındaki alacağın aynı aylara ait olması ihtimaline binaen derderstlik itirazında bulunduklarını beyanla İstanbul 24....
Somut olayda; takip konusu itirazın iptali ilamında asıl alacağa ve fer'ilerine yönelik itirazın iptali ile asıl alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren faiz yürütülerek takibin devamına, asıl alacak olan 7042,00 TL üzerinden icra inkar tazminatına ve yargılama giderine hükmedilmiş olup, icra emrinde ise 7042,00 TL asıl alacak, icra inkar tazminatı, yargılama gideri ve işlemiş faizleri ile birlikte 57,73 TL noter ihtarname masrafı talep edilmiştir. Mahkemenin itirazın iptali ilamında 7042,00 TL asıl alacak ile 57,73 TL noter ihtarname masrafının tahsiline dair hüküm bulunmadığından, diğer bir anlatımla bu kalemlere yönelik ilamda eda hükmü olmadığından icra emri ile talep olunamayacağı yönündeki gerekçesi doğru ise de; şikayet sadece asıl alacak ve noter ihtarname masrafı için yapılmış olup bu alacak kalemleri ve faizleri için icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken talep aşılarak icra emrinin tümden iptaline karar verilmesi doğru değildir....
DAVA Şikayetçi icra mahkemesine başvurusunda; alacaklı ihale alıcısının talebi üzerine gönderilen tahliye emrinde yedi gün içinde İcra Müdürlüğüne itiraz edilebileceği ihtarı yer aldığından 13.10.2020 tarihinde İcra Müdürlüğüne itiraz edildiğini, ancak İcra Müdürlüğünün 19.10.2020 tarihli kararı ile itirazın icra mahkemesine yapılması gerektiğinden bahisle reddedildiğini, tahliye emrinin usule aykırı olarak gönderildiğini, bu sebeple şikayetin kabulü ile gönderilen tahliye emrinin iptali ile yeniden tahliye emri gönderilmesinin sağlanmasını talep etmiştir. II....
Somut olayda; mahkemenin icra emrinin iptaline dair gerekçesinde herhangi bir isabetsizlik yoktur. Öte yandan; borçlu vekili tarafından şikayet dilekçesi ekinde bir örneği sunulan ve iptali istenen icra emrinin 29/07/2019 tarihli icra emri olduğu, ilk derece mahkemesinin gerekçe kısmı incelendiğinde; 29/07/2019 tarihli icra emrinin inceme konusu yapıldığı, icra müdürlüğü dosyasına bakıldığında da alacaklı vekilinin 18/07/2019 tarihli talebi doğrultusunda 29/07/2019 tarihli icra emrinin borçlu vekiline tebliğe gönderildiği, icra müdürlüğünce, 18/07/2019 tarihli herhangi bir icra emrinin düzenlenmediği, buna rağmen hüküm kısmında 18/07/2019 tarihli icra emrinin iptaline karar verildiği görülmektedir....
Yetkisizlik kararı, yetkisiz icra dairesince borçluya tebliğ edilen ödeme emrinin iptali ve buna bağlı olarak da yetkisiz icra dairesince konulan hacizlerin hükümsüz kalması sonucunu doğuracaktır (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 28/03/2016 tarih, 2016/6997 esas ve 2016/9020 karar sayılı ilamı). Bu nedenle yetki itirazının şikayet ve borca itirazdan önce incelenmesi gerekmektedir. Mahkeme kararının gerekçe kısmında, yetki itirazı kabul edildiğinden diğer itirazlar incelenmeksizin karar verildiği de açıkça belirtilmiştir. Açıklanan nedenlerle, Mahkemenin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğundan davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/200 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı borçlu şirketin ... İcra Dairesi'nin 2020/15223 E. (eski ... 1. İcra Dairesi 2015/7983 Esas) numaralı icra dosyasında sair şikayetleri yanında hesap kat ihtarnamesinin usulsüz tebliğ edilmesi hususunu da şikayet ettiği, mahkemece yapılan inceleme neticesinde verilen kararın istinaf incelemesinde dairenin 2021/897 Esas 2021/1403 Karar sayılı ilamı yeniden yargılama yapmak üzere mahkemesine gönderildiği, dosyanın derdest olup yargılamasının devam ettiği, davacı borçlu şirketin aynı takip dosyasında bu sefer sadece hesap kat ihtarnamesinin usulsüz tebliğ edilmesi hususunu şikayet ettiğinin anlaşıldığı, sonradan açılan (20.09.2021 dava tarihi) ... 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/464 Esas sayılı dosyada şikayet edilen husus daha önce açılan (01.07.2020 dava tarihi) ... 2....
Mahkemece bu kalemler ayrı tutularak icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken icra emrinin tümden iptali şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 20.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
O halde ön sorun olarak; uyuşmazlığın ilk ayağı olan, ödeme emrinin tebliğinin usulsüzlüğüne dair borçlunun iddia ve şikâyetinin bulunup bulunmadığının, bir başka ifadeyle tebligatın usulsüz olup olmadığının mahkemece incelenip incelenemeyeceğinin öncelikle çözüme kavuşturulması; buna bağlı olarak da, itirazın beş günlük yasal sürede yapılıp yapılmadığının belirlenmesi gerektiği açıktır. Adli işlem niteliğindeki icra müdürlüğü işlem ve kararlarına karşı İcra ve İflas Kanunu şikayet kurumunu düzenlemiş ve müdürlük kararlarının değiştirilme ya da iptalini şikayet yoluyla başvuru halinde İcra Hakimliğinin kararıyla olanaklı kılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, Çanakkale İcra Müdürlüğü'nün 2020/6426 Esas sayılı dosyasındaki 16/09/2021 tarihli memur işleminin, davacıya gönderilen icra emrinin ve icra kefalet tutanağının iptali istemine ilişkindir. HMK.'nun 355 maddesi hükmüne göre istinaf incelemesinin bu yönde sunulan dilekçede belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılması ancak kamu düzenine aykırılık görülmesi halinde bu hususun re'sen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak davalı vekilinin istinaf sebeplerinin değerlendirilmesinde; İİK.'nun 38. maddesine göre, icra kefaletleri ilam niteliğinde olup, icra kefiline icra emri gönderilir. Ancak, usulüne uygun olarak verilen icra kefaleti ilam hükmünde sayılır. İcra kefaletinin geçersizliği nedeniyle iptali istemi, yargılamayı gerektirmesi nedeniyle genel mahkemede ileri sürülebilecek bir husus olup, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurularak icra kefaletinin iptali talep edilemez....