İcra Daireleri olduğunu, alacaklı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını bildirerek yetkiye, borca ve faize itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davacı takip alacaklısının davalı takip borçlusu hakkında adi kiraya mahsus ilamsız takip yaptığı, davalının süresinde borca itiraz ederek takibi durdurduğu, davalının açıkça sözleşmeye itiraz etmediği gibi kira borcunu ödediğini İİK m. 269/c hükmünce aranan belgelerle ispatlamadığı gerekçesiyle açılan davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı borçlu vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dosyasına 22.12.2020 tarihli dilekçe sunarak borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, takibin icra müdürlüğünce durdurulduğunu, itiraz dilekçesinin sonuç kısmında takibe, ödeme emrine, asıl alacağa, borca, işlemiş ve işleyecek faize ve ferilerin tümüne yasal süre içerisinde itiraz ettiklerini belirttiklerini, davanın haksız ve yersiz olduğunu beyanla reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece Mahkemesi; davalı borçlunun 22.12.2020 tarihli borca itiraz dilekçesi içeriğinden ve sonuç bölümünden yetkiye, takibe, ödeme emrine, asıl alacağa, borca, işlemiş ve işleyecek faiz ile ferilerine itiraz ettiğinin açıkça olduğu, bu haliyle borcun tamamına itiraz ettiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar vermiştir....
E. sayılı icra takibine davalı tarafından itiraz edildiğini, davalı borçlu ödeme emrinde yer alan alacak konusu ile ilgili herhangi bir borcunun olmadığını iddia ederek borca, faize, faiz oranına, işlemiş faize, ferilerine,imzaya ve yetkiye itiraz ettiğini, itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu, davalı yanın, mezkur sözleşme hükmüne aykırı davranarak, müvekkil şirkete herhangi bir bildirim yapılmaksızın DBS aboneliğini 16.01.2019 tarihinde iptal ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmelerin feshedildiğini, bu fesih sebebiyle davalıya iletilen faturalar ödenmemiş olduğunu, söz konusu faturalar sebebiyle davacının, davalıdan 3.802,33 TL muaccel anapara alacağı bulunduğunu, tüm bu nedenlerle davalının takibe, borca, faize, faiz oranına, işlemiş faize, ferilerine,imzaya ve yetkiye yapmış yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile takibin devamına, davalı yanın kötü niyetli olarak yapmış olduğu itiraz neticesinde icra takibinin durmasına sebep olduğundan %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar...
Merkez Bankası'nın gösterge niteliğindeki USD efektif satış kurunun 5,9760 olduğu, takibin takip tarihi itibariyle 14.928,40 USD asıl alacak, 95,21 USD işlemiş faiz ve 19.843,69- TL asıl alacak, 277,81 TL işlemiş faiz tutarları üzerinden devam etmesi gerektiği, harca esas tutarın 109.903,07 TL olduğunun tespit edildiği, her ne kadar davacı tarafça icra emrindeki faiz oranına itiraz edilmiş ise de, icra emrinde faiz talep edilmediği, daha sonra hazırlanan kapak hesaplarının da şikayete konu edilmediği, faize yönelik talebin reddi gerektiği gerekçesiyle şikayetin kısmen kabulüne, icra emrinde yer alan 25/10/2018 ilam tarihinin 05/03/2019 olarak düzeltilmesine, icra emrinde yer alan 22.060,31 TL asıl alacak tutarının iptaline, diğer taleplerin reddine karar vermiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/834 E. sayılı icra emrinin iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dosya kapsamında tahsil harcı ve başvurma harcının dosya hesabına dahil edilmesinin icra dairesinden kaynaklandığını, davalıdan kaynaklanmadığını, harca itiraz edilmesinin icra emrinin iptali nedeni olmadığından öncelikle davanın bu yönüyle reddi gerektiğini, davacının diğer iddialarını da kabul etmediklerini, icra emrinde aleyhe düzeltilmesi gerekli bir husus bulunmadığından haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, masraf ve ücreti vekaletin de davacı (borçlu) yana yüklenmesini talep etmiştir. İzmir 12. İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davacının davasının kısmen kabulü ile; İzmir 6....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca itiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Şikayetçi borçlu vekili takibe konu ilam hükmünde faize karar verilmediğini, icra emrinde faizin oranın ve işlemeye başladığı günün belirtilmediğini, bu nedenle faiz miktarına da itiraz etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/626 esas ve 2016/918 karar sayılı ilamında faiz hususunda bir değerlendirme yapılmadığını belirtmişse de, verilen kararın bu şekilde değerlendirilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davacı yanın işbu şikayeti yaparken ödeme emrinde faiz kısmının boş bırakıldığını belirtmesine rağmen davacı yanın, kendilerine başlatılan takibe süresi içerisinde asıl alacak ve faize itiraz ettiğini, faiz oranı veya faiz kısmının boş olduğu hususunda ayrıca bir itiraz gerçekleştirmediğini, ayrıca borçlu yana Kadıköy 5. İcra Müdürlüğü 2012/12753 esas sayılı dosyasından gönderilmiş olan takipte faiz hususu açıkça yazıyor olmasına rağmen yetkisizlik nedeni ile yeniden gönderilen ödeme emrinde, hiçbir surette kusur kabul etmemekle, memur hatası nedeni ile faiz kısmının boş olmasını dikkate almaksızın asıl alacak ve faize itiraz ettiklerini, memur hatası nedeni ile faiz kısmının boş olarak gönderildiğini belirtikleri Sakarya 6....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Borçlu vekili, İcra Mahkemesi'ne başvurarak; müvekkili aleyhine başlatılan ilama dayalı takipte düzenlenen icra emrinde usul ve yasaya aykırı olarak işlemiş faize faiz talep edildiğinden bahisle icra emrinin kısmen iptalini talep etmiştir. Mahkemece, icra emrinde faize faiz işletilmediği, mahkeme hükmü gereğince anaparaya yasal faiz uygulandığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, borçlu vekilince temyiz edilmiştir. Şikayete konu icra emrinde, işlemiş faizin de içinde bulunduğu 131.299,79 TL'ye tahsil tarihine kadar %9 faiz talep edildiği görülmektedir....
Somut olayda takip talebinde yazılı olup ödeme emrinde yazılı olmayan 59.165,90 TL vekalet ücreti ile 2.350,00 TL takip masrafı alacak kalemleri nedeniyle ödeme emrinin iptalini şikayet yolu ile isteme hakkı hukuki yararı bulunan alacaklıya ait olup alacaklının şikayette bulunmaması, ödeme emrinde yazılı alacak kalemleri yönünden takibe deva etme isteğini göstermektedir. Borçlu icra mahkemesinden şikayet yolu ile bu nedenle ödeme emrinin iptalini isteyemez. Kaldı ki borçlu, icra mahkemesine verdiği itiraz dilekçesinde ödeme emri iptal isteminde bulunmamıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/2835 KARAR NO : 2021/887 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HATAY İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/09/2019 NUMARASI : 2019/217 ESAS 2019/671 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Hatay İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/217 Esas 2019/671 Karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine dosya dairemize gönderilmekle dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Hatay İcra Dairesi'nin 2019/8620 E sayılı dosyasından çeke dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığını, ödeme emrinde alacaklı vekilinin adresinin yer almadığını ve faize faiz talep edildiğini beyan etmiş, ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....