Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayetçi üçüncü kişinin icra müdürlüğüne başvurarak İİK’nun 106-110 maddeleri gereğince haczin kaldırılmasını talep ettiği, icra müdürlüğünce borçlu tarafından istenebileceği gerekçesiyle talebin reddi yönünden 08/09/2015 tarihli işlem tesis ediliği, şikayetçi üçüncü kişinin memurluk işleminin iptaliyle haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulüne karar verildiği görülmektedir. İhtiyati haciz, İİK.'...

    KARAR Davacı üçüncü kişi vekili, müvekkilinin iş yerinde haciz yapıldığını, haciz yapılan yerde "Behamo" tabelası olması nedeniyle borçlunun adresi kabul edilerek haciz yapıldığını; ancak Behamo'nun marka olduğunu,mahcuzların müvekkiline ait olduğunu belirterek davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı alacaklı vekili, haciz yapılan işyerinin borçlu şirketin şubelerinden biri olduğunu açıklayarak, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; haczin borçlu şirketi devralan ... Dayanıklı Tüketim Malları Pazarlama Ticaret Ltd. Şti.nin şube adresinde yapıldığı, bir taşınır malı elinde bulunduran kişinin onun maliki sayılacağı, davacının bu karinenin aksini ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK'nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir....

      Davalı (alacaklı) vekili, dava konusu haczin takip borçlusu ... ...’ün ticaret sicil kaydında gözüken faaliyet adresi olduğunu, davacının borçlu şirket ortağı ...’ın kız kardeşi olup yine borçlu ile aynı iş kolunda faaliyet gösterdiğini, muvazaalı iş yeri devri yapıldığını, sunulan delillerin de istihkak iddiasını kanıtlamaya elverişli olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu haczin takip borçlusunun ticaret sicilde kayıtlı adresinde yapıldığı, ancak burasının takip adresi olmadığı gibi hacizde borçluya ait belgelerin de ele geçmediği, haczin İİK’nun 99. maddesi gereğince yapıldığı, alacaklı yerine üçüncü kişinin dava açmasının ispat yükünün yer değiştirmesi sonucunu doğurmayacağı, alacaklının muvazaalı iş yeri devri yapıldığını kanıtlayamadığı“ gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı (üçüncü kişi) vekili, Ankara 11. İcra Müdürlüğü’nün 2009/18349 Esas sayılı dosyasında trafik kaydına haciz konulan, filen de yakalanan ... Plaka sayılı aracın davacı tarafından, noterde yapılan sözleşme ile 31.08.2009’da satın alındığını, hacizden önce mülkiyetin davacıya geçtiğini belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı (alacaklı) vekili, borçlunun dava konusu araç kaydındaki haczin kaldırılması istemine yönelik İcra Müdürlüğü’nün red kararına karşı Ankara 11....

          Davalı (alacaklı) vekili, dava konusu aracın trafik kaydının borçlu adına gözükmesi nedeni ile haciz koydurduklarını, bunda adına tescil işlemi yaptırmayan üçüncü kişinin kusurunun bulunduğunu, borçlu tarafından aynı tarihte birden fazla araç satışı yapıldığını, bunun da alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik muvazaalı işlem olarak kabul edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddi ile tazminata karar verilmesi gAntrektiğini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere göre; “dava konusu aracın haczin konulmasından önce noterde yapılan sözleşme ile üçüncü kişi tarafından satın alındığı ve mülkiyetin hacizden önce davacıya geçtiği” gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96.vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir....

            Davalı (üçüncü kişi) vekili, üçüncü kişinin takibe dayanak borçla ilgisinin olmadığını, sera tesisi konusunda borçlu ...ile yapılan sözleşme uyarınca tüm borcun ödendiğini, montajın da tamamlandığını, haczin üçüncü kişinin tarlasında yapıldığını, borçlu ...’ın alacaklı ile işbirliği yaparak üçüncü kişiye zarar vermeye çalıştığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Davalı (borçlular), davayı kabul etmediklerini belirtmişlerdir. Mahkemece toplanan delillere göre: “haczin üçüncü kişinin bahçesinde yapıldığı, İİK’nun 99. maddesinin uygulanmasının yerinde olduğu, mahcuzların faturasız olarak borçlu ...’a, O’nun tarafından da kötü niyeti kanıtlanamayan üçüncü kişiye satıldığı, borçlunun mülkiyetinden çıktığı “gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddesi uyarınca açtığı “istihkak iddiasının reddi” davası niteliğindedir....

              KARAR Davacı üçüncü kişi, ...... kaydına haciz konulan...... plaka sayılı aracı ......de yapılan sözleşme ile satın aldığını, hacizden önce mülkiyetin kendisine geçtiğini belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı alacaklılar ... ve ...... Koop. vekili, davanın reddini, Mahkeme aksi kanaatte ise haciz davacının ihmali nedeni ile konulduğunda yargılama giderleri ile sorumlu tutulmamalarına karar verilmesini istemiştir. Davalı alacaklı ... A.Ş. vekili, davaya cevap vermemiştir. Davalı borçlu, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, dava konusu aracın hacizden önce üçüncü kişiye satıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nin 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. 1-Davalı alacaklılar ... ve .........

                SONUÇ: Davacı üçüncü kişinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İstanbul 12. İcra Hukuk Mahkemesinin 20/04/2021 tarih ve 2021/237 E. - 2021/298 K. sayılı kararının, hüküm fıkrasının “2” numaralı bendinin tamamen silinerek karar metninden çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca ONANMASINA, karar düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, 07.12.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                  Mahkemece toplanan delillere göre: “üçüncü kişinin, haczin yapıldığı iş yerini şirket yetkilisi ...’dan haricen satın ve devir aldığı, borçlunun burada daha önce sigortalı olarak çalıştığı, ticaret sicil kaydına göre ortaklardan olmadığı, bu nedenle hisse devrinin danışıklı kabul edilemeyeceği“ davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. Davacı, haciz mahalli olan iş yerini içindeki demirbaş ve mallarla birlikte ... ... Market Ltd.Şti.’nden devraldığını iddia ederek buna ilişkin satım sözleşmesi sunmaktadır. Davalı (borçlu) ... takibe dayanak bonoların ikisini de ... Ltd.Şti. adına keşide ederek imzalamış, şirket merkezini adresi olarak göstermiştir. Ticaret sicil kaydına göre, borçlu ... ... Market Ltd.Şti.nin ortağı ...’ın eşidir. Senet düzenleyerek fiili ortak gibi şirket adına borçlandığı sabittir....

                    Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu haczin, davacı şirketin adresinde ve temsilcisinin huzurunda, borçlunun yokluğunda yapıldığı, üçüncü kişi ve borçlu arasın- da organik bağ bulunmadığı, mülkiyet karinesinin üçüncü kişi yararına olduğu, hacze konu taşınırların zilyetliğinin davacı tarafından devralındığı, üçüncü kişinin zilyetlik hükümlerine dayanarak iyi niyetle kazandığı hakların saklı olduğu, faturanın hacizden sonra düzenlendiği, ancak davalı alacaklının davacı şirket yetkililerinin hacizden sonra yapılan satış sırasında kötü niyetli olduklarını kanıtlayamadığı, tazminata ilişkin yasal koşulların gerçekleşmediği”“ gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. 09.09.2008 günlü hacze konu borçluya ait bir kısım eşyanın dava konusu haciz adresinde bulunduğu tespit edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu