Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece toplanan delillere göre: “davacı üçüncü kişinin haczin uygulandığı ... isimli oteli, 16.07.2008 tarihinde içindeki tüm eşyalar ile birlikte ve bedelini ödeyerek borçludan satın aldığı, bundan sonra satın aldığı oteli yine borçlu şirkete 13 sayfadan ibaret ekli demirbaş listesi ile birlikte kiraya verdiği, Mahkeme kararı ile buradan tahliye edildiği, dava konusu haczin kira ilişkisinin devam ettiği dönemde yapıldığı, ancak mahcuzların mülkiyetinin üçüncü kişiye ait olduğu, alacaklının haczin yapılmasında kötü niyetli olduğuna dair delil bulunmadığı, ne var ki borçlunun malların kendilerine ait olduğunu söylemesi karşısında tazminata mahkum edilmesi gerektiği“ gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nnu 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı ”istihkak” davası niteliğindedir....

    ne karşı ... 14.İcra Müdürlüğü'nün 2011/13028 Esas sayılı takipte uygulanan 16.08.2011 tarihli haciz işleminde borçluyla ilgisi olmayan menkullerin haczedildiği ileri sürülerek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı 3.kişinin haciz yapılan adreste borcun doğumundan önce faaliyete başlamış olması ve faturaların gerçek olması nedeni ile davanın kabulüne mahcuz mallar üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiş, karar davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı 3.kişi ... Tekstil İnş. Züc. San. ve Tic. Ltd. Şti. yetkilisi, borçlu ... Tekstil Konf. Giyim San. ve Tic. Ltd....

      Mahkemece toplanan delillere göre: dava konusu haczin, iş yeri açma ruhsatına göre üçüncü kişinin faaliyet adresinde yapıldığı, davalı alacaklı tarafça mahcuzların borçluya ait olduğu iddiası ile sunulan faturaların mahcuzlarla ilgisinin bulunmadığı, haczin borçlunun kiracı sıfatı ile bulunduğu otelde yapıldığı, üçüncü kişinin oteli içindeki menkullerle birlikte kiraya verdiği, mahcuzlar üzerindeki mülkiyet hakkının devam ettiği gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK'nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı "istihkak" davası niteliğindedir....

        Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu haczin yapıldığı konutun tapu kaydının üçüncü kişinin eşine ait olduğu, muhtarlık kaydına göre davacının bu adreste eşi ile oturduğu, buradaki telefon aboneliğinin de davacı adına bulunduğu, mahcuzların davacıya ait olduğu“ gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı alacaklı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 532,30 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı alacaklıdan alınmasına 3.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu aracın trafik kaydına haciz konulmadan önce noterde yapılan sözleşme ile satın alındığı,mülkiyetin hacizden önce üçüncü kişiye geçtiği, alacaklının trafik kaydına göre haciz işlemini yaptırdığı ve davanın açılmasında kusurunun bulunmadığı “gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve davacı vekili yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından vekalet ücreti ve masraflar yönünden temyiz edilmiştir. 1.Nispi karar ve ilam harcının mahcuzun değerinden daha az olan alacak miktarı üzerinden hesaplanmasında bir yanlışlık bulunmadığından, davacı vekilinin buna yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2.Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir....

            Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu haczin takip borçlusu ve üçüncü kişinin birlikte oturduğu konutta yapıldığı, üçüncü kişinin sunduğu faturaların borcun doğumundan sonra düzenlendiği, mahcuzları alım gücünü de ve mülkiyet karinesinin aksini kanıtlayamadığı“ gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı üçüncü kişi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2,75 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı 3.kişiden alınmasına 20.2.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              İcra Müdürlüğü’nün 2008/293 ve 294 Talimat sayılı dosyalarında yapılan 08.09.2008 günlü hacze konu menkullerin davacıya ait olduğunu, borçlu ile ilgisinin bulunmadığını, üçüncü kişinin 28.08.2008 tarihinde haczin yapıldığı yerde ticari faaliyetine başladığını, kimseden emtia ve demirbaş devralmadığını, iş yerinde daha önce faaliyet gösteren şahısların düzenledikleri bir tutanakla da bunu doğruladıklarını ve bu kişiler arasında borçlunun bulunmadığını belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

                Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu iki araç kaydına haciz konulması ile ilgili talebin 24.08.2009 günlü kararla kabul edildiği, maddi hata sonucu haciz şerhinin sadece yakalama şerhi olarak trafik kaydına işlendiği, 06.01.2010’da fiilen araçların yakalandığı, üçüncü kişinin bu tarihte haczi öğrenmiş kabul edilmesi gerektiği, 7 günlük yasal hak düşürücü süre içinde istihkak iddiasında bulunulmadığı, öte yandan satın almanın haciz kararından sonra olması nedeni ile de üçüncü kişinin haczin konulduğu tarihte araçların sahibi olmadığı“ gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir....

                  Mahkemece toplanan delillere göre: “takip borçlularından birisinin üçüncü kişinin babası diğerinin de eşi olduğu, haciz yapılan konutta birlikte yaşadıkları, davacının ayrı bir gelirinin bulunmadığı, İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğu, ispat yükü altında olan üçüncü kişinin istihkak iddia ettiği mallarla ilgili karinenin aksini kanıtlamaya elverişli güçlü delilleri dosyaya sunamadığı,“ gerekçesi ile davanın karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir....

                    Davalı (alacaklı) vekili, dava konusu haczin takip borçlusunun adresinde yapıldığını, mülkiyet karinesinin alacaklı yararına olduğunu, ispat yükü altında olan üçüncü kişinin dava konusu mahcuzun kendisine ait olduğunu kanıtlayamadığını, üçüncü kişi ve borçlu arasında yakın akrabalık bağının bulunduğunu, muvazaalı hareket ettiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Davalı (borçlu), usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu