Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı tarafça gelen ürünün ayıplı olduğuna ilişkin TTK 23/son anlamında yine aynı Kanunun 18.maddesi hükmü çerçevesinde süresinde yapılmış yazılı bir ayıp ihbarı bulunmamaktadır. Bununla birlikte davacı tarafça ürünün ayıplı olarak teslim edildiği ya da üründeki hasarın hangi aşamada meydana geldiğini ispat edememektedir. Bu hususta ispat yükü davacıda bulunmaktadır. Belirtilen sebeplerle davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Davacı, satın aldığı bilgisayarın ayıplı olduğundan bahisle ödediği satış bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesi hükmü uyarınca tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir.Mahkemece yasal düzenleme çerçevesinde ürünün ayıplı olup olmadığına dair 2010/6351-13382 bilirkişi incelemesi yapılmamış olup, mahkemece konusunda uzman bilirkişi veya kurulundan iddia, savunma ve mübrez belgelerde değerlendirilmek suretiyle bilgisayardaki arızanın üretim hatasından mı, yoksa kullanım hatasından mı ileri geldiği üzerinde durularak taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınmalı, ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekir....

      DELİLLER:----- D.İş sayılı dosyası, ----- Esas sayılı dosyası, ------ yazılan müzekkere cevabı, bilirkişi raporu.Makine mühendislerinden oluşan 3 kişilik heyetten alınan 14.10.2022 tarihli bilirkişi raporunun incelenmesinde; 100.000 km ye yakın süreçte sorunsuz çalışan araçta dava konusu arızanın üretim kaynaklı olmasının mümkün olmadığı, ürünün gizli ayıplı olmadığının kesin olduğu, dolayısı ile davalıdan tazminat talep edilemeyeceği, yeterli delil ve ölçümleme olmadığından hatanın kullanıcı hatası mı, yetkili servis hatası mı yoksa harici onarım yapılan yer var ise kullandığı antifiriz hatasından kaynaklı olup olmadığının kesinleştirilemediği, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde aracın yürür vaziyette olduğu, bu halde komple motor değişimini gerektirecek boyutta bir arıza olamayacağı, arızanın arıza tarihinde KDV dahil 9.655,97 TL tutara onarılabileceği, onarımın 11 gün tutacağı, KDV dahil 1.947 TL kâr kaybı olabileceği belirtilmiştir.Bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 21.02.2023...

        Mat Süper Beyaz (antislip)" seramik karo satın aldığını, mutfak zeminine döşendikten kısa bir süre sonra ürünün üzerinde ayak ve tekerlek izleri oluşmaya başladığını, hatta zemine dökülen salça, yağ ve benzeri malzemelerin leke bıraktığını, profesyonel şirketlere yaptırılan temizliğe rağmen lekelerin çıkmadığını, davalıya keşide edilen ihtarnameden sonuç alınamadığını ileri sürerek ayıplı üründen kaynaklanan zarara mahsuben fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 20.000,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ürünün ayıplı olmadığını, davacı yanca kullanılan mekanik veya kimyasal maddeler nedeniyle ürünün bozulduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

          Bu yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; gerek delil tespiti sonrasında düzenlenen bilirkişi raporu, gerekse Mahkememizce patent uzmanı makine mühendisinden alınan bilirkişi raporu, davacıya ait faydalı model tescil belgesi ve tüm dosya kapsamı ile; davacıya ait ---- olduğu, buluş özetinin ----şeklinde açıklandığı, ------içerisinde ------ olduğu, ---- davalıya------- olduğu, bu nedenle bu ürünün davacıya ait ------ kapsamında kaldığı ve davalı tarafça izin veya başkaca bir hakları bulunmadığı halde bu ürünün satışının ve tanıtımının yapıldığı, bu eylemin faydalı modele tecavüz oluşturduğu tespit edilmiştir. SMK'nun 149. maddesi uyarınca faydalı modelden kaynaklanan hakkına tecavüz edilen davacı, fiili tecavüzün olup olmadığının tespitini, muhtemel tecavüzün durdurulmasını, tecavüz fiillerinin durdurulmasını, tecavüzün kaldırılmasını, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabilir....

            İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili, müvekkili şirketin, satıcı veya üretici imalatçı değil, ... ürünlerinin ithalatçısı ve servis sağlayanı olduğunu, dava konusu ürünün, 30.05.2017 tarihinde ... firmasından satın alındığını, bu nedenle TBK. hükümleri çerçevesinde ve sözleşmenin nispiliği ilkesi gereği, davacının iddialarının tarafının satıcı şirket olduğunu, bilirkişinin raporunda kendisine verilen teknik görevin dışına çıktığını, mahkemenin alanına müdahale ederek sayfalarca hukuki değerlendirme yaptığını, dava konusu ürün endüstriyel bir ürün olduğu için, yüzlerce parçanın bir araya getirilmesinden oluşmakta ve arızalanan parçanın onarımı ile ürün çalışır duruma gelmekte olup, tek bir arıza ile ürünün ayıplı kabul edilmesinin ticari hayatın devam edebilmesi adına hakkaniyetli olmayacağını, ayıplı olduğunu tespit edilebilmesi için ikiden daha fazla arızanın gerçekleşmiş olması gerektiğini, ihtarnamenin tarafı ... olup, oysa davanın müvekkili şirket olan ... Teknolojileri Ltd....

              Maddedeki "o parti ürün" kavramından anlaşılması gereken, "ayıplı olduğu saptanan tanker kapsamındaki ürün" olup cezai şartın buna göre belirlenmesi gerekirken aynı gün teslim edilen ancak ayıplı olduğuna dair bilgi ve belge bulunmayan diğer tankerler kapsamındaki malların cezai şartın belirlenmesinde esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte belirtilen sebeplerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harçların istek halinde iadesine, 19.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                DELİLLER : -Delil tespiti dosyası örneği. -Bilirkişi heyeti raporları. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı ticari satım nedeni ile uğranıldığı ileri sürülen maddi zarar neden ile tazminat istemidir....

                  de hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, ürünün teslim tarihi olan 02.06.2014 tarihinden itibaren yaklaşık 5 ay 15 gün sonra dava dışı firmaya bizzat davacı tarafından tutulan kargo ile götürülüp teslim edildiğini, mahkemenin ayıp ihbarının süresinde yapıldığına yönelik değerlendirmesinin hatalı olduğunu, ürünün ayıplı olduğunu asla kabul anlamına gelmemek üzere davacının seçim hakkını ürünün onarımından yana kullandığını ve kendi tuttuğu aracıyla ve onarım amacıyla ürünü üretici firmaya gönderdiğini, ürünün gönderildiği 17.11.2014 tarihinden henüz 3 gün geçmişken davacının bu sefer tamamen kötü niyetli olarak ürünün onarımı yönündeki iradesini değiştirip iade faturası keserek ürün bedelini talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, kaldı ki bu 3 günlük sürenin üretici firmaya gönderilen ürünün gerekli onarımlarının yapılması için gereken makul bir süre de olmadığını, davacının ürünün halen üretici firmada olduğunun bilebilecek durumda olduğunu, müvekkilinin bu durumda ürünün davacıya teslim...

                    Davacı dava dilekçesinde,televizyonun istenen kalitede net göstermediği ve HD özelliği nedeniyle ayıplı olduğunu belirterek davasını açtığına göre,mahkemece her iki durum nedeniyle yeterli araştırma yapılmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekmektedir. Raporda,cihazın tuner tabir edilen bölümünde sorun olduğu, anten girişinden temiz görüntü elde edilememesinin ayıp olduğu belirtilmiş ise de, bu ayıbın niteliği ve bu ayıp nedeniyle televizyonun imalat hatasından kaynaklanan ve tamamıyla ayıplı nitelikte bir ürün olup olmadığı açıkça anlaşılamamaktadır. Bu nedenle söz konusu rapor, denetime uygun, elverişli ve hükme esas alınabilecek nitelikte bir rapor kabul edilerek hükme esas alınamaz....

                      UYAP Entegrasyonu