Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/83 Esas KARAR NO : 2023/327 DAVA : Öz Sermaye Tespiti DAVA TARİHİ : 03/02/2023 KARAR TARİHİ : 13/04/2023 Mahkememizde görülmekte olan Öz Sermaye Tespiti davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile oğlunun birlikte sahip oldukları ... ŞİRKETİ'ne müvekkili ...'ın maliki bulunduğu ... İli, ... İlçesi, ...Mahallesi, No: 6, 182 Pafta, 1090 Ada, 60 Parselde kayıtlı 201,76 m2 arsalı, bodrum-zemin-asma- 5 normal katlı kargir oteli, oğlu ile sahip olduğu şirkete ayni sermaye olarak koyacaklarını beyan ederek müvekkili şirketin hissedarı ...'ın maliki bulunduğu ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, No: 6, 182 Pafta, 1090 Ada, 60 Parselde kayıtlı taşınmazın TTK.'nın 343.maddesi uyarınca değerinin bilirkişiler vasıtasıyla tespitinin yapılmasını talep ve dava etmiştir....

    - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin 1990 yılından beri faaliyette bulunduğunu, şirketin borca batık durumda olduğunu, iyileştirme projesi kapsamında sermaye artırımı öngörülerek şirketin durumunun düzeleceğini ileri sürerek, iflasın bir yıl süre ile ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Müdahiller vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır....

      Somut olayda talep, öz sermayenin tespitine ilişkin ve çekişmesiz yargı işi olup 23.02.2012 tarihinde yani 6100 sayılı HMK.nun yürürlüğe girmesinden sonra mahkemeye getirilmiştir. 6100 sayılı HMK.nun geçici 1.maddesinin 1 bendine göre bu kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalara uygulanmaz. Bu durumda, öz sermayenin tespitine ilişkin talep, 6100 sayılı HMK.nın 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra açılan çekişmesiz yargı işi niteliğinde olup Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 02.07.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, adi ortaklığa ait yıllık gelir vergisi beyannameleri, ortaklığa ait mizan ve ortakların hesap dökümleri ile ayrıntılı bilançosu ile ayrıntılı gelir tablosunun incelenmesi sonucu adi ortaklığın 31.12.2004 tarihi itibariyle öz varlığının 273.511 YTL. olduğu ancak ortaklığın alacaklar hesabında ortaklardan 264.099 YTL. , davacı ortaktan 76.423 YTL. alacaklı olduğu, bu hali ile ortaklığın fiili öz varlığının 9.351 YTL. olup davacının hissesine göre 2.894 YTL. ortaklıktan alacaklı konumda olduğu belirlenmiştir. Mahkemece, her bir ortağın ortaklıktan çektikleri tutarların sermaye paylarına göre orantılı olduğu kabul edilerek davacının alacak kalemlerinin reddine karar verilmiştir....

          Davalı vekili, iptali istenen 30.07.1999 tarihli şirket olağanüstü genel kurul toplantısının yasalara ve TTK 381/1 maddesinde belirtilen afaki iyi niyet kuralına uygun olarak yapıldığını, genel kuruldan önce şirketin 5.000,00 TL öz sermayesine karşılık 60.000,00 TL civarında borcu bulunduğunu, bu haliyle şirketin iflas sınırları içerisinde olduğunun anlaşıldığını, olağanüstü genel kurulun sermaye artırımı suretiyle şirketi iflastan kurtarmak amacıyla yapıldığını, arttırılan sermayenin borçların tasfiyesinde kullanıldığını, bu somut durum karşısında sermaye arttırımının küçük ortakların paylarını tasfiye amacı gütmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

            Grubunun elinde olduğunu, davalı şirketin tekstilde Türkiye'nin önde gelen tekstil firmalarından biri durumundayken halihazırdaki çoğunluğun yönetiminde bu vasfını kaybettiğini, maddi ve gayri maddi yatırımlar yapılmayarak veya zamanında yapılmayarak sektörden çıkma noktasına gelindiğini, şirket varlığının tekstil dışında başka şirketlere aktarıldığını, gayrimenkullerinin ve makinalarının işletilmeyerek bu şirketlere ucuza kiraya verildiğini, bu yatırımların halihazırdaki çoğunluk tarafından yönetildiğini, davalı şirketin günden güne eridiğini, şirketin kötü yönetimden dolayı halka açıldığı tarih olan 1998 yılından beridir kâr dağıtımı yapmadığını, şirketin sürekli olarak zarar ettiğini, davalı şirketin tasfiye edilmemesi halinde pay sahiplerinin eline geçecek olan paranın giderek azalacağını iddia ederek davalı şirketin 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 531. maddesi uyarınca feshine ve tasfiyesine, tasfiye sonucunda oluşacak bakiyenin ortaklar arasında paylaştırılmasına, dava süresince...

              TTK'nun 597.maddesi kapsamında taraflar arasında ihtilaf konusu olan şirket hisselerinin gerçek değerinin belirlenmesi bakımından şirkete ait ticari deftre ve kayıtlar ile şirkete ait menkul, gayrimenkul mal, makine ve teçhizat gibi maddi duran varlıklar ile şirketin müşteri portföyü, geçmiş ve gelecek yıllar muhtemel karlılığı, ticari marka değeri de dikkate alınarak şirket hisselerinin ve özvarlığının gerçek değerinin tespit edilmesi bakımından dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olmakala mahkememizce resen bilirkişi olarak seçilen makine mühendisi bilirkişi ...r, inşaat mühendisi ..., Smm ... ve ticaret mevzuatı bakımından nitelikli hesaplamalar uzmanı ...en oluşan heyete dosya tevdi edilerek rapor aldırılmış, “..şirkete ait tüm aktif ve pasifleri maddi ve maddi olmayan duran ve dönen varlıkları, kredi yükümlülükleri, kamu borçları da dikkate alınarak oluşan şirkete ait oluşan bilançoda öz sermayenin (-) 822.749,48 TL....

                in davalı şirketin ortağı ve hem davacının hemde davalını 31/08/2020 tarihine kadar davalı şirketi münferit imza ve temsile yetkili şirket müdürü oldukları, davalı şirketin 30/04/2011 tarihinden sonrası ile ilgili ticari faaliyetini gösterir belge ve bilginin olmaması, davalı şirketin büro veya işyerinin olmaması nedeniyle dava tarihi itibariyle davalı şirketin gayri faal durumda olduğunun anlaşıldığı, davalı şirketin 30/04/2011 tarihi itibariyle öz sermayesinin 123.017,56 TL olduğu, tespit edilen bu öz sermayenin tarafların ödedikleri sermaye tutarına göre davacının hissesine isabet eden öz sermaye miktarının 118.576,63 TL olduğu, davalının ortaklıktan çıkması durumunda davacının ortaklık payının 118.576,63 TL olduğu, davalı şirketin davalı ...'in sahibi olduğu iddia edilen ... şirketine toplam 319.304,02 Euro tutarında mal sattığı ve bu satılan mallar karşılığında davalı şirketin ...şirketinden 108.489,14 Euro=278.134,30 TL tutarında alacağının kaldığı belirtilmiştir....

                  Sermaye Avanslarının Durumu" başlıklı alt bölümünün 1. fıkrasında yer alan "a) Banka hesabına yatırıldığı tarihten itibaren şirketin bilançosunda öz sermaye kalemleri arasında yer alan "Diğer Sermaye Yedekleri" hesabında izlenmesi ve" cümlesi ile 2. fıkrasındaki "Ayrıca, şirketin banka hesabına yatırıldığı tarihten itibaren bilançoda öz sermaye kalemleri arasında yer alan "Diğer Sermaye Yedekleri" hesabında izlenmeyen tutarlar için, ilgili hesap döneminde bu tutarlara ilişkin sermaye artırımı gerçekleştirilse dahi indirim uygulamasından faydalanılması mümkün bulunmamaktadır." cümlesinin ve ihtirazi kayıtla verilen 2017 yılı kurumlar vergisi beyannamesine istinaden tahakkuk eden verginin 162.571,75 TL matraha isabet eden 32.514,35 TL'lik kısmının iptali ile ödenen verginin iadesi istenilmektedir....

                    DAVALI : HASIMSIZ DAVANIN KONUSU : Öz Sermaye Tespiti KARAR TARİHİ : 16/12/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 16/12/2021 Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 29/07/2020 tarih,........... Esas, ...............

                      UYAP Entegrasyonu