edimini tamamlamış olsa idi davacının taşınmazdaki arsa payının 407.63/18=22.64 m2 olacağı varsayılarak buradan davacının 28/05/2013 tarihindeki arsa payına karşılık ödemesi gereken bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre 83.471,00 TL olarak hesaplandığı, davacının ödediğini beyan ettiği 29.200,00 TL tapu arsa payı masrafının denkleştirici adalet ilkesine göre karşılığının 83.471,00 TL olarak hesaplandığı, tapu masrafı 584,00 TL ile birlikte toplam miktarın 84.055,00 TL olarak hesaplandığı, bu bedelin dava tarihindeki karşılığının ortalama fiyat artış katsayısı ile değerlendirildiğinde 174.878,00 TL'ye tekabül edeceği, davacının dava tarihinde isteyebileceği alacak miktarının 274.878,00 TL olarak hesaplandığı,konusunda uzman bilirkişilerden oluşan dosya kapsamına uygun,denetime açık,hüküm kurmaya elverişli bilirkişi heyet raporu kapsamına ve tüm dosyada toplanan deliller kapsamına göre ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu,davalının istinaf isteminin yerinde olmadığı...
Davalı vekilinin alacak isteğine yönelik temyiz itirazlarına gelince; kural olarak geçersiz sözleşmeye dayalı taşınmaz alım satımlarında herkes verdiğini geri alır.07.06.1939 tarih 1936/31 esas, 1939/47 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile 10.07.1940 tarih ve 2/77 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı buna imkân tanımaktadır. Sözü edilen içtihadı birleştirme kararları uyarınca alıcı ancak, harici satış senedinde yer alan bedelin tahsiline karar verilmesini isteyebilir. Harici satış senedinde yer alan satış bedeli, denkleştirici adalet ilkesi göz önünde tutularak satış tarihinden dava tarihine kadar güncelleştirilmek suretiyle hüküm altına alınması mümkündür. Bilindiği üzere, geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır....
Buna göre, davacı tarafından bedelin ödeme tarihinden itibaren ekonomik etkenler nedeniyle azalan alım gücünün enflasyon, tüketici eşya fiyat endeksi, döviz kurları, altın, memur maaşı ve işçi ücretlerindeki artışlar ve benzeri unsurların ortalamaları alınmak suretiyle denkleştirici adalet ilkesine göre dava tarihine kadar ulaşacağı alım gücünün saptanması gerekir.” 3. Değerlendirme Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
Davacı tarafın kademeli talebi olan tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede ise; geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi, denkleştirici adalet düşüncesine dayanır. Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri vermek zorunda olduğunu ve eski hale getirmede mal varlığında artış olan tarafın yükümlülüğünün bulunduğunu ifade eder. Ülkemizde yaşanan ve uzun yıllar boyu yüksek oranlarda seyreden enflasyon nedeni ile belli bir miktar paranın verildiği tarihteki alım gücü ile aynı miktar paranın aradan geçen zamana bağlı olarak iade günündeki alım gücünün farklı ve çok daha az olduğu bir gerçektir. Hukuken geçersiz sözleşmeler tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı gözardı edilmemelidir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/04/2019 NUMARASI : 2016/260 ESAS-2019/111 KARAR DAVA KONUSU : Adi Satış Vaadi Sözleşmesine Dayalı Tapu İptali ve Tescil, Olmadığı Taktirde Taşınmazın Güncel Değerinin Tahsili, Olmadığı Taktirde Ödenen Bedelin Denkleştirici Adalet İlkesi Gereğince Güncellenmiş Değerinin Tahsili KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dava dosyası incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İ D D İ A: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılardan T9 kardeş olduğunu, diğer davalıların ise müvekkilinin yeğenleri olup, tüm davalıların merhum Ali KÜÇÜK'ün eş ve çocukları sıfatıyla mirasçısı olduklarını, miras bırakanın yurt dışında çalıştığı sırada, dava konusu İstanbul İli, Üsküdar İlçesi, 2....
Yasanın aradığı şekil şartlarına uyularak resmi merciler önünde yapılmış bir satış sözleşmesi olmadığından yapılan taşınmaz satış işlemi TMK. nun 706, BK.nun 213, Tapu Kanununn 26. maddesi hükmüne göre geçersiz olduğundan, davacı; bu geçersiz sözleşme nedeniyle, davalıya verdiği bedeli, sebepsiz zenginleşme kuralları çerçevesinde geri isteyebilir. Geçersiz satış sözleşmesi gereğince; diğerinin mal varlığına kayan değerlerin iadesi "Denkleştirici Adalet" düşüncesine dayanmaktadır. Denkleştirici adalet kuralı gereğince iadeye karar verilirken, satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün, ifanın imkansız hale geldiği tarihteki alım gücüne uyarlanması zorunluluğu bulunmaktadır. Yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre; geçersiz sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiği tarih, bu sözleşmeye dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil istemi ile açılan dava hakkında verilen red kararının kesinleştiği tarihtir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/620 ESAS DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın davalılar ve dava dışı Recep Okuyan arasında akdedilen satış protokolü gereği davalı kooperatife tapuda devir edildiğini, Recep Okuyan'ın taşınmaz bedeli kendisi tarafından ödendiği halde devrin kendisine verilmediğinden bahisle ödenen bedelin iadesi yönünden dava açıldığı ve ilama dayalı satış bedeli iade edildiğinden taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına yeniden tesciline, istem yerinde görülmezse taşınmaz bedelinin denkleştirici adalet ilkesi gereği davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava; taşınmaz satış bedelinin iade alınması nedeniyle tapu kaydının iptali ile önceki kayıt maliki davacı adına tescili istemine ilişkindir. Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; HSK'nın 01/07/2022 tarih 1047 sayılı kararının 16....
Senette yer alan bedelin, uyarlama ve denkleştirici adelet kuralları ile 10.07.1940 tarih ve 1939/2 C, 1940/77 ve 07.06.1939 tarih, 1936/31 Esas, 1939/47 Karar sayılı YİBK kararlarının kapsamları ve TEFE-TÜFE endeksleri, altın-döviz kurlarındaki artışlara, memur ve işçi ücretlerindeki artışlar gözetilerek dava tarihine kadar ulaştığı değerin saptanması, bu konuda uzman bilirkişilerden bir hesap uzmanı, bir serbest muhasebeci yada mali müşavir ve bir bankacıdan rapor alınması gereklidir. Buna göre tarafların bildirdiği tüm deliller toplanarak söz konusu bedelin ödendiğinin kanıtlanması halinde; satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir....
Davacı tarafından 10.000,00 TL'nin davacı tarafından davalıya ödendiğinin ispatlanamaması halinde peşin ödenen 6.500,00 TL yönünden ödenen ( protokol) tarihi esas alınarak, bakiye 10.000,00 TL'nin davalıya ödendiğinin ispatlanması halinde ise 6.500,00 TL yönünden 04.06.2001 ödeme tarihi, 10.000,00 Tl yönünden ise mahkemece belirlenecek ödeme tarihi esas alınarak denkleştirici adalet ilkesine göre uzman bilirkişi marifetiyle Yargıtay denetimine uygun elverişli rapor alınarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....
Davacı vekili 15.12.2020 tarihinde verdiği talep miktarı arttım dilekçesinde özetle; İnşaatın durdurulduğunu, tesliminin mümkün olmadığını, taraflar arasındaki sözleşme adi yazılı sözleşme olduğu için sözleşmenin de geçersiz olduğunu belirterek, denkleştirici adalet ilkesine göre ödenen bedelin iadesi taleplerinin 350.756,40- TL üzerinden kabul edilmesini talep etmiştir....