Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; alacaklı tarafından aleyhine kambiyo yoluyla takip başlatıldığını, ödeme emrinin Tebligat Kanununun 35. maddesine göre 10.10.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, adresinin belli olduğunu, tebliğden 13.10.2020 tarihinde haberdar olduğunu, ödeme emrinin ekinde takibe konu senet suretinin borçluya tebliğ edilmediğini belirterek tebligatın usulsüz olduğunun tespiti, İİK'nın 167 ve devamı maddelerine aykırı olarak gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesini, talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; tebligatın usulüne uygun olduğunu, takibe dayanak belgenin tebligata eklendiğini belirterek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

    Bu durumda hüküm kesin nitelik taşıdığından 01/06/1990 gün ve 1989/3 E. 1989/4 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı da göz önünde tutularak davalı Kurum avukatının temyiz dilekçesinin reddi gerekir. 2-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı Kurum vekilinin 2012/10809 takip sayılı ödeme emrinin iptaline dair karara yönelik bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Kurum avukatının 2012/10810 takip sayılı ödeme emrinin iptaline dair karara yönelik temyiz dilekçesinin kesinlikten REDDİNE, davalı Kurum vekilinin 2012/10809 takip sayılı ödeme emrinin iptaline dair karara yönelik bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 27/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İcra Müdürlüğü'nün 2021/3181 esas sayılı dosyasında ilamsız takip açılmış olup, iş bu takip kapsamında gönderilen ödeme emrinin 27.02.2021 tarihinde taraflarına tebliğ edildiğini, bu ödeme emrine taraflarınca itiraz edilmiş ise de, ödeme emri tebliğine takibe dayanak belgeler eklenmediğini, bu kapsamda taraflarınca Büyükçekmece 1. İcra Hukuk Mahkemesi 2021/381 numaralı dava açıldığnı ve ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, bu karar doğrultusunda taraflarına gönderilen ödeme emrinde de eksik olması sebebi ile taraflarınca yeniden dava açılmış olup, bu ödeme emrinin de Büyükçeme 1....

      Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı/alacaklı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, davalı site yöneticiliğinin davacı müvekkilinin site yönetiminde görevli olduğu sürede maaş olarak aldığı ödemeler için müvekkile haksız olarak takip başlattığını, ödeme emrinde müvekkilinin soyadı yanlış yazılmış olup işbu eksiklik nedeniyle şikayete konu ödeme emrinin geçersiz olduğunu, ödeme emrinin iptalinin gerektiğini, işbu şikâyete konu ödeme emri davacı/borçlu müvekkile hiç tebliğ edilmediği; usulsüz tebligat nedeniyle de huzurdaki usule ve yasaya aykırı olarak düzenlenmiş olan ödeme emri ile geçersiz ödeme emrine dayanan takibin iptalinin gerektiğini,ödeme emrinde takibin dayanağı ve alacağın sebebinin hiçbir şekilde anlaşılamadığını, takibe dayanak belgenin zarf içerisinde bulunmadığını açıklanan nedenlerle, öncelikle Bursa 9....

      sayılı ödeme emrinin tebliğine ilişkin belgelerin ibraz edilemediği, ... sayılı ödeme emrinin ise 213 sayılı Kanun’un 102. maddesi son fıkrası uyarınca komşulardan bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memurunun imzasına yer verilmediği görüldüğünden ilanen tebliğin usulüne uygun yapılmadığı anlaşıldığından... tarih ve ... sayılı ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı, ... tarih ve ... sayılı ödeme emri yönünden, dayanağı olan asıl şirket adına düzenlenen ......

        Maddesinde; "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazının, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde dilekçe veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur." hükmü yer almakla birlikte borçluya "ödeme emri tebliğ edilemese" bile, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi mevcut bulunduğu sürece borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmemesi şikayet ve itirazda bulunmasına engel teşkil etmez....

        kendisine gönderilmediği nedeniyle İİK.nun 61/l. maddesi (2). cümlesi gereğince ödeme emrinin iptalini talep ettiği, mahkemece dayanak belgelerin gönderilmediği gerekçesi ile şikayetin kabulüne ödeme emrinin iptaline karar verildiği anlaşlmıştır....

          İcra Müdürlüğü'nün 2015/10563 Esas sayılı icra takibinde; borçluya çıkartılan ilk ödeme emrinin, 13.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun, yasal süresi içinde takip dosyasından gönderilen ödeme emri ekine takip dayanağı senet fotokopilerinin eklenmediğini ileri sürerek ödeme emrinin iptali talebinde bulunduğu, ... 12. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 08/09/2015 tarih, 2015/467 E. - 2015/ 822 K. sayılı kararı ile ödeme emri ekine takip dayanağı senet fotokopisinin eklenmemiş olduğu gerekçesi ile ödeme emrinin iptaline karar verilmesi üzerine, borçluya, yeniden çıkartılan ödeme emrinin 11/12/2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun, 16/12/2016 tarihinde yaptığı yetkiye, imzaya ve borca itirazının süresinde olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, süresinde yapılan yetkiye, imzaya ve borca itirazın esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin süre aşımından reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

            Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacı hakkında uygulanan idari para cezasının tahsili amacıyla nolu icra takibi başlatılarak ödeme emri düzenlendiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58. Maddesine göre; Kurum alacakları yönünden tebliğ edilen ödeme emrine karşı açılacak davalar iş mahkemelerinde görülecektir. Somut olayda davacı, 6183 sayılı Yasa uyarınca aleyhine yapılan icra takibinin ve devamındaki ödeme emrinin iptali ile, ödeme emrinde belirtilen miktarda borcu olmadığının tespitini istediğine göre; uyuşmazlığın belirgin bir biçimde 5510 sayılı Yasanın 88. ve 6183 sayılı Yasanın 58. maddelerinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır....

              Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacı hakkında uygulanan idari para cezasının tahsili amacıyla nolu icra takibi başlatılarak ödeme emri düzenlendiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58. Maddesine göre; Kurum alacakları yönünden tebliğ edilen ödeme emrine karşı açılacak davalar iş mahkemelerinde görülecektir. Somut olayda davacı, 6183 sayılı Yasa uyarınca aleyhine yapılan icra takibinin ve devamındaki ödeme emrinin iptali ile, ödeme emrinde belirtilen miktarda borcu olmadığının tespitini istediğine göre; uyuşmazlığın belirgin bir biçimde 5510 sayılı Yasanın 88. ve 6183 sayılı Yasanın 58. maddelerinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu