Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili tarafından, müvekkili şirkete ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu, davanın süresinde açıldığı, imzaya itirazın incelenmediği, verilen kararın hatalı olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan yetkiye, imzaya ve borca itiraz talebine ilişkindir....

Dava, aidat ve sermaye arttırım alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yetki ve borcun esasına yönelik yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Ödeme emri tebliği üzerine borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise, alacaklı İİK'nın 50/2. maddesi uyarınca, bu itirazın kaldırılmasını ancak,...Mahkemesi'nden isteyebilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmişse, alacaklı aynı Kanun'un 67/1. maddesi uyarınca önce...Mahkemesi'ne itirazın kaldırılması için başvurabileceği gibi, dilerse genel mahkemeye itirazın iptali davası da açabilir. Borçlu yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz etmiş ve itirazın kaldırılması için önce itirazın kaldırılması davası açılmışsa,...Mahkemesi tarafından önce yetki itirazı incelenip karara bağlanacaktır....

    Somut olayda, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine ilamsız takip başlatıldığı, borçlu takibi haricen öğrenerek 29/11/2021 tarihinde borca itiraz ettiği ve icra müdürlüğünce itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, ödeme emrinin borçluya 01/12/2021 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği, alacaklının takibin kesinleştirilmesi talebi üzerine icra müdürlüğünce 08/12/2021 tarihli kararı ile takibin durdurulmuş olduğu gerekçesi ile kesinleştirme talebinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Ödeme emrinin hiç tebliğ edilmemiş olması hallerinde borçlunun takibi haricen öğrenerek itirazda bulunması durumunda itirazın geçerli olmadığı kabul edilir. Başka bir anlatımla takip talebinden sonra fakat ödeme emrinin tebliğinden önce yapılan itiraz, kendisine sonradan ödeme emrinin tebliğ edilmesi suretiyle geçerlidir....

    Esas sırasına kaydedildiği, davalı borçlu tarafından ödeme emrine karşı borca itirazı ile birlikte takibin yetkisiz olan Bakırköy İcra Müdürlüğünde başlatıldığından ve müvekkilinin adresinin Ankara olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduğu anlaşılmakla Bursa ... İcra Müdürlüğünün ......

      Esas sayılı dosyası ile ödeme emrinin tebliğ edildiği borçlunun borca itiraz etmesi üzerine işbu davanın açıldığını, yetkisiz icra müdürlüğünde takibin 02/11/2015 tarihinde başlatıldığını, ödeme emrinin 06/11/2015 tarihinde tebliğ edildiğini, 13/11/2015 tarihinde de davalı-borçlu tarafından yetkiye ve borca itiraz edildiğini, yine aynı tarihten yani 13/11/2015'te takibe konu alacağın 225.000-TL'lik kısmının davalı tarafından ödendiğini, buna göre bakiye ana alacağın 35.350,25-TL açısından takibin devamını istediklerini, takipten sonra ödenen 225.000-TL açısından da bu kısma işlemiş faiz, vekalet ücreti ve yargılama giderleri açısından Türk Borçlar Kanununun (TBK) 100. maddesine göre hesaplanacak tüm fer'ilerinin de ayrıca tahsilini talep ettiklerini,davalının kısmen yaptığı 225.000-TL'lik ödemesinin bu kısma ilişkin işlemiş fer'ilerinin ödenmediğini, yapılmış kısmi ödemenin öncelikle alınan bedelin fer'ilerine mahsup edilmesi gerektiğini, bu kapsamda sadece ödenen kısım için fer'ileri bakımından...

        ye yapılan tebligat akabinde ilgili borçlunun süresi içinde yetki itirazında bulunmadığı ve bu süre zarfında takibin diğer borçlusu İBB'nin de yetki itirazında bulunmadığını, icra dosyası kapsamında yetkinin kesinleştiği ve İBB'nin yetki itirazının kabul edilmemesi gerektiğini, davacı hakkındaki takibin, Kadıköy Anadolu 26. Noterliğinin 47552 yevmiye numarası ile onaylanan Aybar İnşaat Mühendislik Bilgisayar Sistemleri San.ve Tic. Ltd....

        GEREKÇE : Uyuşmazlık, kambiyo takibinde icra dairesinin yetkisine, borca ve imzaya itiraz ile takibin iptaline yönelik şikayet niteliğindedir. Takip dosyasının incelenmesinde; Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yoluyla takipte keşidecisinin T1 lehtarının T3 olduğu, takibin 28/07/2022 tanzim, 28/09/2022 vade tarihli, düzenleme yeri İstanbul olan 320.000,00 USD tutarlı senede dayandığı keşidecinin adresinin yanında Şehitkamil Gaziantep yazılı olduğu, örnek 10 ödeme emrinin borçluya 05/11/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 5 günlük yasal süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Yetki itirazının takibin iptaline yönelik sair şikayet ve itirazlardan önce değerlendirmesi zorunludur....

        Mahkemece davalıya ödeme emrinin 25.12.2006 tarihinde tebliğ edildiği, itiraz süresinin 02.01.2007 de dolduğu, davalının ise süre geçtikten sonra 04.01.2007 tarihinde itiraz ettiği, icra müdürlüğünce takibin kısmen durdurulmasına da karar verilmediği, takibin kesinleştiği, davacının da dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Ödeme emrinin davalıya tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresinin son günü kurban bayramına rastlamaktadır. Son günü tatile rastlayan sürelerde tatilin sona erdiği günün ertesi günü işlem yapılabilir.Somut olayda bayram tatilinin son günü 03.01.2007 olup davalı ertesi gün yani 04.01.2007 tarihinde borca itiraz etmiştir. Bu durumda itirazın süresinde olduğu ve takibin kesinleşmediğinin kabulü gerekirken mahkemece yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

          İcra Dairesinin yetkisine itiraz ettikleri, ayrıca, borcun zamanaşımına uğradığını, alacaklıya borçları bulunmadığını bildirerek borca ve fer'ilerine itirazda bulundukları, bunun üzerine, alacaklının, borçluların itirazları ile duran takibin devamını sağlamak amacıyla itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurdukları, mahkemece, yetki itirazı değerlendirilmeksizin davanın kabulüne karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 50/2. maddesinde; "Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. İcra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, borçlular icra dairesine verdikleri itiraz dilekçelerinde, icra dairesinin yetkisine de itirazda bulundukları ve alacaklı bu yöndeki itirazın da kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğuna göre, anılan talep konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme yapılmadan sonuca gidilmiş olması, yukarıda değinilen İİK'nun 50/2. maddesi hükmüne aykırıdır....

            Mükerrerlik iddiası da borca itiraz niteliğinde olduğundan yasal sürede icra dairesine yapılmalıdır. Şikayet yoluyla mükerrerlik nedeniyle takibin iptali istenemeyeceği gibi, bu husus re'sen de nazara alınamaz. Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, ipoteğin geçersiz olduğunu belirterek borca ve faize itiraz ettiği görülmektedir.O halde mahkemece itirazın bu nedenle reddi gerekirken başvuru dilekçesinde de ileri sürülmediği halde takibin mükerrer olduğu nedeniyle iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu