Bu tür bir yararının bulunması hâlinde de borçlu, borçlu olmadığının tespiti için dava açabilir. Bunun dışında icra takibi taraflar arasındaki maddi ilişkiyi tespit edecek nitelikte olmadığından, alacaklının takibe girişmesinden sonra, hatta takip kesinleştikten sonra da borçlunun, borçlu olmadığının tespitini mahkemeden istemesi mümkündür. Borçlu belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar; bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi dayanaksız kalır ve borcu ödemekten kurtulur. İcra ve İflâs Kanunu’nun 72. maddesinin beşinci fıkrası gereğince borçlunun açmış olduğu menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı almamış veya verilmiş olan ihtiyati tedbir kararının herhangi bir sebeple kaldırılmış olması nedeniyle dava konusu borcu alacaklıya ödemiş olursa açılmış olan menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilir....
İcra Müdürlüğünün 2012/3006 esas sayılı takip dosyasında davacının 22.500,00 TL'lik miktar yönünden borçlu olmadığının tespiti ile fazlaya ilişkin taleplerin reddine, davacının kötü niyet tazminat talebinin kabulü ile kabul edilen 22.500,00 TL'nin %20 oranına tekabül eden 4.500,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş;hüküm,davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine dayalı menfi tespit davasıdır. İcra ve İflas Kanununun 72. maddesinin 5.fıkrasına göre; “Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırşa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir....
Mahkemece, dava konusu edilen bonolardaki imzanın keşideciye ait olduğu Jandarma Kriminalden alınan rapor ile saptanamadığı, ispat külfetinin davalı yanda olduğu gerekçesiyle bonoya dayalı ... İcra Müdürlüğünün 2010/3553 ve 2010/6358 esas sayılı icra takiplerinden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, 2010/5387 esas sayılı icra takibinde ise bonoya dayalı bir takip bulunmadığından bu takibe yönelik davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince reddedilen kısım yönünden temyiz edilmiştir. Borçlu olunmadığının tespiti istenen ... İcra Müdürlüğünün 2010/5387 esas sayılı icra takibi dayanağı olarak 06.08.2010 vade tarihli 5.000 TL ve 06.06.2010 vade tarihli 5.000 TL bedelli bonolar gösterilmiştir. Mahkemece bu durumda menfi tespit davasının ......
Mahkemece, davanın kabulüne, takip nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,% 40 inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir 2-İcra İflas Kanununun 72. maddesinin 5. fıkrası gereğince menfi tespit davasında alacaklının inkar tazminatına mahkum edilebilmesi için, borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan icra takibinin haksız ve kötüniyetle yapılmış olması gereklidir....
ŞAHIS TARAFINDAN AÇILAN MENFİ TESPİT DAVA TARİHİ: 11/09/2022 KARAR TARİHİ: 05/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan 3....
Mahkemece, kendisine gönderilen ikinci haciz ihbarnamesine itiraz etmeyen davacının borçlu konumuna düştüğü, üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğinden sonra süresi içinde İİK’nun 89. maddesi uyarınca menfi tespit davasını açmadığı, davanın İİK’nun 72. maddesi uyarınca menfi tespit istemine yönelik olduğu, davalının cevap dilekçesinde ileri sürdüğü iddiaların soyut bulunduğu, davacı ile dava dışı takip borçlusunun eş olmasının davacıyı borçlu duruma düşürmesinin beklenemeyeceği gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının takip dosyasından gönderilen haciz ihbarnamesi ile ilgili borçlu olmadığının tespitine, şartları oluşmayan tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. 04/06/1958 gün ve 15/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında da vurgulandığı gibi; bir davada maddi vakıaları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirmeyi yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hâkime aittir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, ... İcra Müdürlğü'nün 2013/1728 esas sayılı dosyasında aleyhine icra takibi yapıldığını, davalı tarafa borcunun olmadığını, elektrik kullanmadığını belirterek, davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
TL tutarlı borçlu cari hesap kredisi ve 5.222,47 TL tutarlı Business kredi kartı borcundan kaynaklandığının anlaşıldığı, bu durumda davaya konu borcun davalı banka ile dava dışı asıl borçlu arasında imzalanan ve davacının kefaletinin bulunmadığı 09/01/2013 tarihli kredi sözleşmesinden doğmuş olduğu, ayrıca davacının imzalamış olduğu sözleşme ve bonoya istinaden kullandırılan kredinin ise tamamen geri ödenmiş olduğu dikkate alındığında dava konusu borçtan davacının sorumlu tutulamayacağı'' kanaatiyle rapor tanzim etmiştir....
Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın “yüzde yirmisinden” aşağı olamaz.”...
Davalı tarafından varlığı iddia edilen bir hukuki ilişkinin mevcut olmadığının ---- tespiti için açılan davaya menfi --- tespit davası denir ------------ Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Eş söyleyişle kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir....