Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi Tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, borçlu olmadığının tespiti ve icra takibinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile, icra takibinin iptaline, icra dosyasındaki asıl alacak miktarı üzerinden icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1.4.2008 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır....

    ✍e-imzalıdır MUHALEFET ŞERHİ Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır. ( 2004 sayılı İİK 72) Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. İİK nun 72/5. Maddesine göre borçlu icra takibinden önce yada takip sırasında ve hatta takip kesinleştikten sonra borçlu olmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Amaç bir hukuki ilişkinin veya hakkın gerçekten mevcut olmadığını tespite yöneliktir. Davalı (alacaklı) tarafından davacı (borçlu) aleyhine genel haciz yoluyla alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yapıldığı davacı borçlunun yasal süre içinde borca itiraz ettiği takibin durduğu davacının davalı alacaklı aleyhine iş bu menfi tespit davasını açtığı anlaşılmaktadır....

      (HMK'nın m. 191/1, TMK m. 6) Hemen burada, menfi tespit (borçsuzluğun tespiti) konulu eldeki davada ispat yükünün özellikleri üzerinde de durulmalıdır. 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir. Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur. (TMK m. 6 m.) İspat yüküne ilişkin bu genel kural, menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir. Menfi tespit davalarında ispat yükü, davacının iddiasının dayandığı nedenlerin niteliğine göre değişmektedir....

      (HMK'nın m. 191/1, TMK m. 6) Hemen burada, menfi tespit (borçsuzluğun tespiti) konulu eldeki davada ispat yükünün özellikleri üzerinde de durulmalıdır. 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir. Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf, o vakıayı ispat etmeye mecburdur. (TMK m. 6 m.) İspat yüküne ilişkin bu genel kural, menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir. Menfi tespit davalarında ispat yükü, davacının iddiasının dayandığı nedenlerin niteliğine göre değişmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit istemine ilişkin davada Kayseri 1. Aile ve 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yoksulluk ve iştirak nafakasından dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, tarafların boşandıkları, yoksulluk ve iştirak nafakası için 4.200.00.- YTL: değer gösterilerek 29.01.2007 tarihinde sulh hukuk mahkemesinde menfi tespit davası açıldığı, davacının menfi tespit talebinde bulunduğu, uyuşmazlığın aile hukukunu ilgilendirdiği anlaşılmaktadır. Somut oluyda; iştirak ve yoksulluk nafakası nedeniyle menfi tespit talebinde bulunulduğuna göre, aile hukukundan kaynaklanan bir uyuşmazlık olduğu anlaşılmakla, 4787 Sayılı Yasa uyarınca görevli mahkeme, Kayseri 1. Aile Mahkemesidir....

        Mahkemece, bozma ilamına uyularak ve tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama sonucunda; aldırılan bilirkişi raporuna itibar edilerek, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, Ürgüp İcra Müdürlüğü'nün 2013/449 Esas sayılı dosyasında davacının davalıya 3.395,49 TL borcu olduğunun tespiti ile bakiye kalan miktar yönünden takibin iptaline karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur. 1-Dava, takipten sonraki sebeplere dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece, davacının, borçlu olduğu meblağın tespiti ile bakiye kalan miktar yönünden takibin iptaline karar verilmiştir. Menfi tespit davası, gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle hakkında icra takibi yapılan veya yapılması muhtemel olan kişi/borçlu tarafından aslında borçlu olmadığının ispatı için açılan davadır....

          Yerel Mahkemenin vermiş olduğu karar usul ve yasaya, emsal mahiyetti Yargıtay kararlarına uygun şekilde verilmiştir. Yerel Mahkeme gerekçeli kararında da belirlediği üzere, "...Davacılar her ne kadar davalıya borçlu olmadıklarının tespiti amacıyla menfi tespit davası açmışlar ise de davacıların davalı tarafından Eskişehir 6. İcra müdürlüğünün 2018/3275 esas sayılı takip dosyasıyla yaptığı icra takip dosyası nedeniyle borçlu olmadıklarının tespiti için İİK 89/3. Maddesi gereği menfi tespit davası açmış oldukları anlaşıldığından davalının yetki itirazının İİK 72/ son mad. Uyarınca kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine ve talep halinde dosyanın yetkili Eskişehir Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir."... Mahalli Mahkeme kararında ayrıntılı olarak belirlendiği üzere Eskişehir 6.İcra Müdürlüğünün 2018/3275 E. Sayılı dosyasıyla takip yapıldığı konusuna itiraz yoktur....

          Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/876 esas (bozma sonrası 2018/1046 esas) sayılı dosyası ile birleşen 2008/171 esas sayılı dosyası ile aynı icra takibi nedeniyle borçlu bulunulmadığına ilişkin menfi tespit davası açılmış; netice olarak mahkemece birleşen menfi tespit davasının reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 09/09/2020 tarih ve 2019/3404 esas, 2020/2360 karar sayılı kararı ile hükmün onanmasına; 17/06/2021 tarih ve 2020/3192 esas, 2021/2810 karar sayılı kararı ile de taraf vekillerinin karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilerek hükmün kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, davalı tarafın aynı icra takibi nedeniyle borçlu bulunmadığının tespitine ilişkin olarak açtığı menfi tespit davasının reddine karar verilip kesinleştiğinden, davacı alacağının varlığı da sübuta ermiş bulunmaktadır....

            DAVA KONUSU : Menfi Tespit KARAR : Alanya 3....

            Davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1- Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen aşağıdaki bent dışında kalan sair karar düzeltme isteğinin reddi gerekir. 2- Dava menfi tespit davası olup, davacı vekili talep konusu borcun bulunmadığını ileri sürdüğü gibi, davacı şirketin davalıdan olan alacağının takas edilmesini ve bu suretle de, davacı şirketin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Menfi tespit davası, borçlunun takip konusu alacağın borçlusu bulunmadığının tespiti için açabileceği bir dava olup, borçlunun takip konusu alacağın borçlusu olmaması çeşitli nedenlere dayanır ve borçlu, borçlu olmadığını mahkemede açacağı menfi tespit davasıyla ispat edebilir....

              UYAP Entegrasyonu