WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı kadın, kademeli (terditli) olarak dava açmış, öncelikle Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesinde düzenlenen zina nedenine dayalı boşanma, bu talebi kabul edilmediği takdirde Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma istemiştir. Bu tür davalarda; tek dava ancak iki ayrı talep mevcuttur. Zina, mutlak boşanma sebebidir. Zina vakıasının gerçekleşmesi halinde boşanma sebebi gerçekleşmiş sayılır. Zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine kademeli olarak dayanılmış ise, zinanın ispatlanması halinde, bu sebeple boşanma kararı verilmesi gerekir. Yapılan incelemede; hüküm fıkrasında davanın kabulü ile boşanmaya dayanak hukuki sebebi ihtiva eden kanun maddesi belirtilmeden, davacı tarafın terditli talebinden hangisinin kabul edildiği açık ve anlaşılır bir şekilde gösterilmeyerek "tarafların boşanmalarına" denilmek suretiyle karar verilmesi doğru görülmemiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/03/2022 NUMARASI : 2021/256 ESAS-2022/142 KARAR DAVA KONUSU : Zina Nedeniyle KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı erkek dava dilekçesinde özetle; davalının kendisini ve müşterek çocuğu terk ederek Taner Türemen adında bir şahısla kaçtığını, bu nedenle kendisine ihanet eden ve kaçarak evlilik birliğini sonlandıran davalıdan ayrılmak istediğini, nafaka ve tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı kadın cevap dilekçesi sunmamıştır. İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile Zina hukuki sebebine dayalı açılan boşanma davasının reddine, tarafların TMK.nun 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı babaya verilmesine, küçük ile davalı anne arasında şahsi ilişki tesisine hükmolunmuştur....

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece karşı davalarının reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin evlilik süresince fiziki ve psikolojik şiddete maruz kaldığını, belge ve tanık beyanı ile bu hususu ispatlayamadığından dolayı davasının reddedildiğini, müvekkilinin eşinden gördüğü baskı ve evden çıkarılmaması nedeniyle çevre edinemediğini, davacı tanıklarının, davacının ağabeyleri olması nedeniyle taraflı beyanda bulunduklarını, müvekkilinin hiç bir geliri olmadığını, mahkemece hükmedilen tazminatları ödeyecek gücünün bulunmadığını, zinaya dayalı olarak şüpheden uzak somut deliller bulunmadığını, söz konusu şahsın cebinden düşen kullanılmamış kondomun zina yapıldığını kanıtlayamayacağını, mahkemece müşterek çocukların geçici velayetinin babaya verildiğini, mahkemece sosyal inceleme raporu ve çocukların beyanlarının alınmadan velayetlerinin babaya verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, çocukların üstün...

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece karşı davalarının reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin evlilik süresince fiziki ve psikolojik şiddete maruz kaldığını, belge ve tanık beyanı ile bu hususu ispatlayamadığından dolayı davasının reddedildiğini, müvekkilinin eşinden gördüğü baskı ve evden çıkarılmaması nedeniyle çevre edinemediğini, davacı tanıklarının, davacının ağabeyleri olması nedeniyle taraflı beyanda bulunduklarını, müvekkilinin hiç bir geliri olmadığını, mahkemece hükmedilen tazminatları ödeyecek gücünün bulunmadığını, zinaya dayalı olarak şüpheden uzak somut deliller bulunmadığını, söz konusu şahsın cebinden düşen kullanılmamış kondomun zina yapıldığını kanıtlayamayacağını, mahkemece müşterek çocukların geçici velayetinin babaya verildiğini, mahkemece sosyal inceleme raporu ve çocukların beyanlarının alınmadan velayetlerinin babaya verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, çocukların üstün...

adlı kadınla aldattığını öğrendiğini iddia ederek tarafların zina ve pek fena muamele nedeniyle boşanmalarına, yararına aylık 4.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2.Davacı- davalı kadın vekili 07.10.2019 tarihli birleşen dava dilekçesinde özetle; hükmolunacak nafakanın gelecek yıllarda ne miktarda ve/veya hangi oranlarda arttırılarak ödeneceğinin karara bağlanmasını talep ve dava etmiştir. II....

    Mahkemece kadın aleyhine belirlenen ve gerçekleşen " güven ilişkisini sarsacak derecede yanında eşi olmadığı halde geceleri arkadaşları ile gece geç saatlere kadar eğlendikleri " maddi vakıası ile zina maddi vakıasının dinlenen davalı-davacı tanık beyanları ve özellikle kadının ilaç kullanıma ilişkin whatsap görüşmeleriyle ispat edildiği görülmektedir. Gerçekleşen bu durum karşısında mahkemece, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının ağır, erkeğin az kusurlu olduğuna ilişkin kusur belirlemesinde ve maddi vakıa tespitinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden kadının, güven ilişkisini sarsacak derecede yanında eşi olmadığı halde geceleri arkadaşları ile gece geç saatlere kadar eğlenmesi ve zina yapması nedeniyle birlik görevlerini ihlal ettiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte geçimsizlik bulunmaktadır....

    HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda; Davacı-karşı davalı tarafın zina nedeniyle boşanma davasının reddine yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; dava dosya içeriğine, dosyadaki yazılara göre, ilk derece mahkemesinin delil değerlendirmesi, zina nedenine dayalı boşanma davasının reddi kararının doğru olduğu, davalı karşı davacının davranışlarının güven sarsıcı davranış niteliğinde kaldığı, davacı karşı davalının zina nedeniyle boşanma davasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davacı karşı davalı tarafın zina nedenine dayalı boşanma davasının reddi yönünden yapmış olduğu istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....

    GEREKÇE : Davanın konusu, zina nedenine dayalı boşanma davasıdır. Davacı erkek istinafında, davalı kadının birden fazla erkekle ilişkisinin olduğunu, bu nedenle gerekçeyi kabul etmediğini, çocuğun velayetinin kendisine verilmesini, tam kusurlu kadına tedbir nafakası bağlanmasının hatalı olduğunu, lehine hükmedilen tazminatların çok düşük kaldığını belirterek, boşanma dışındaki tüm hususlara itiraz ettiğini bildirmiştir. Davalı kadın, katılma yolu ile istinafında, zina nedeniyle açılan davanın reddini, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma kararı verilmesini, kendi lehine tazminat ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, kusura itiraz ettiğini belirtmiştir....

    Dava, öncelikle TMK'nun 161. m.sinde düzenlenen zina nedeni ile boşanma, olmadığı takdirde TMK'nun 166/1 m.sinde düzenlenen genel geçimsizlik nedenine dayalı boşanma, velayet ve fer'i taleplerine ilişkindir....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile son celse taraflarca toplanılmayan delilin kalmadığı yönünde beyanda bulunulduğu, İlk Derece Mahkemesince de kabul edildiği üzere davacı-karşı davalı kadının zina hukuki sebebine dayalı davasının ispatlanmadığı, bu vakıaya ilişkin tanık beyanlarının zina eylemini kabule yeterli olmadığı gibi davacı-karşı davalı kadın tarafından sunulan diğer delillerle de zina vakıasının ispatlanmadığı, İlk Derece Mahkemesince taraflara yüklenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlar yanında davacı-karşı davalı kadının ayrıca evin kilidini değiştirdiği, dava dosyasına sunduğu mesajları davalı-karşı davacı erkeğin yakınlarına da gönderdiği, davalı-karşı davacı erkeğin de fiili ayrılık döneminde ortak çocukların ihtiyaçları ile ilgilenmediği, tarafların tanık beyanlarında yer alan sair vakıalardan sonra evlilik birliği devam ettiğinden tarafların bu vakıalar yönünden birbirlerini affettikleri, en azından yaşanılanları hoşgörü...

      UYAP Entegrasyonu