Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temyiz Sebepleri 1.Davacı-davalı kadın vekili, zina hukuki nedenine dayalı olarak verilen kabul kararının doğru olduğunu, ancak zina eylemini yaptığı kabul edilse dahi erkeğin pek kötü davranış sergilediğinin sabit olduğunu, davanın zina yanında 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi birinci fıkrası ve 162 inci maddelerine göre de davanın kabulünün gerektiğini, hükmedilen tazminatların miktarının düşük olduğunu, erkeğin çok sayıda taşınmazı ve aracı olduğunu, bu nedenle hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakalarının da düşük olduğunu belirterek davanın 4721 sayılı Kanun'un 166 ıncı maddesi birinci fıkrası ve 162 inci maddelerine göre de davanın kabulünün gerektiği, hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakalarının miktarı ile maddî ve manevî tazminatların miktarı yönlerinden temyiz edilmiştir. 2.Davalı-davacı erkek vekili, zina hukuki sebebine dayalı olarak davanın kabulünün hatalı olduğu, kadının dava dilekçesinde erkeğin A....

    Davacı-davalı tarafça asıl dava dilekçesi ile "tarafların zina nedeniyle, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına" karar verilmesi talep edilmiş, davacı-davalı vekili 26/02/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında "zina ve evlilik birliğinin sarsılması" nedenlerine dayalı olarak boşanma kararı verilmesini talep etmiş ve mahkemece asıl davanın ön inceleme duruşmasında "taraflar arasındaki uyuşmazlığın TMK'nın 161. maddesine dayalı zina ve TMK'nın 166/1- 2. maddesine dayalı evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanma" olarak belirlendiği görülmüştür. Ön inceleme duruşmasında yapılan bu uyuşmazlık tespitinin davalı-davacı vekili tarafından imzalandığı anlaşılmaktadır....

    Davacı kadının ise çocuğunun öğretmeni ile cinsel ilişki kurarak zina eylemini gerçekleştirdiği, zina eyleminin tanık beyanları ile de desteklendiği hususları sabit görülmüştür. Bu haliyle davacı k. Davalının TMK 161, 166/1ve davalı k. Davacının TMK 166/1 maddesine dayalı taleplerinin ispatlandığı, fakat davacı k. Davalının 163. Maddeye dayalı taleplerinin ispatlanamadığına kanaat getirilmiştir. Yukarıda detaylarıyla açıklanan nedenlerle; taraflar arasındaki evlilik birliğinin sona ermesine neden olan olaylarda, kusur durumları karşılaştırıldığında; zina; diğer eşin saygınlığına, haysiyetine ve şerefine yapılmış en ağır saldırı olduğundan dolayı somut olayda davalı karşı davacı kadın eşine oranla daha ağır kusurlu kabul edilmiştir. Davalı k. Davacının zina eyleminin davacı tarafından öğrenilmesi sonrası, ailesi tarafından müşterek konuttan alındığı esnada yanında ziynet eşyalarını ve diğer kişisel eşyalarını alamadığı tanık beyanları ile ispatlanmıştır....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, kadın aleyhine isnat ettiği zina olayının ve güveni sarsıcı davranışların ispat edilemediği, CD'deki görüntülerden dolayı ise kadını affettiği en azından hoş görü ile karşıladığı, affedilen ve hoş görü ile karşılanan olaylardan dolayı karşı tarafa kusur yüklenmesi mümkün olmadığı, davalı-davacı erkeğin tanık beyanlarının bir kısmının duyumlara dayalı, bir kısmının ise bizzat görgüye dayalı olmadığı, tanık ...'nın beyanlarının ise, davacı-davalı kadın ile aralarında ceza davasına konu CD nedeni ile husumet bulunduğu, bu sebeple itibar edilemeyeceği gerçekleşen bu durum karşısında, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tamamen kusurlu olduğu, davalı-davacı erkeğin, mahkemece belirlenen ve gerçekleşen kusurlu eylemleri nedeniyle birlik görevlerini ihlal ettiği gerekçesi ile davalı-davacı erkeğin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....

      Karşı dava; zina hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ileri istemine ilişkindir. Tüm dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna göre; mahkemece kadın aleyhine belirlenen ve gerçekleşen "zina yaptığı, başka bir erkekten çocuk dünyaya getirdiği" maddi vakıaları sabittir. Erkeğe atfı mümkün hiç bir kusur ispat edilememiştir. Keza kadın tanık dinletmediği gibi, başka bir delile de dayanmamıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında mahkemece, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının tamamen kusurlu olduğuna ilişkin kusur belirlemesinde ve maddi vakıa tespitinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden kadının, zina yapması, başka bir erkekle beraberliğinden çocuk dünyaya getirmesi nedeniyle birlik görevlerini ihlal ettiği anlaşılmaktadır. Taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte geçimsizlik bulunmaktadır....

      Davalı ile davacının eşi arasındaki duygusal ve cinsel ilişki, davacı yönünden Türk Medeni Kanunu'nda boşanma nedeni olarak kabul edilen "zina" fiilini oluşturur. Bu durumda davacı, Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinde düzenlenen eşler arasındaki "birlikte yaşamak ve sadık kalmak" yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle zina yapan kendi eşi hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayanarak "zina" nedeniyle boşanma davası açabilir ve aynı yasanın 174/... maddesine göre de manevi tazminat isteyebilir....

        Davalı ile davacının eşi arasındaki duygusal ve cinsel ilişki, davacı yönünden Türk Medeni Kanunu'nda boşanma nedeni olarak kabul edilen "zina" fiilini oluşturur. Bu durumda davacı, Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinde düzenlenen eşler arasındaki "birlikte yaşamak ve sadık kalmak" yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle zina yapan kendi eşi hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayanarak "zina" nedeniyle boşanma davası açabilir ve aynı yasanın 174/... maddesine göre de manevi tazminat isteyebilir. ....

          Davalı ile davacının eşi arasındaki duygusal ve cinsel ilişki, davacı yönünden Türk Medeni Kanunu'nda boşanma nedeni olarak kabul edilen "zina" fiilini oluşturur. Bu durumda davacı, Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinde düzenlenen eşler arasındaki "birlikte yaşamak ve sadık kalmak" yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle zina yapan kendi eşi hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayanarak "zina" nedeniyle boşanma davası açabilir ve aynı yasanın 174/2 maddesine göre de manevi tazminat isteyebilir....

            Davalı ile davacının eşi arasındaki duygusal ve cinsel ilişki, davacı yönünden Türk Medeni Kanunu'nda boşanma nedeni olarak kabul edilen "zina" fiilini oluşturur. Bu durumda davacı, Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinde düzenlenen eşler arasındaki "birlikte yaşamak ve sadık kalmak" yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle zina yapan kendi eşi hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayanarak "zina" nedeniyle boşanma davası açabilir ve aynı yasanın 174/2 maddesine göre de manevi tazminat isteyebilir....

              Davalı ile davacının eşi arasındaki duygusal ve cinsel ilişki, davacı yönünden Türk Medeni Kanunu'nda boşanma nedeni olarak kabul edilen "zina" fiilini oluşturur. Bu durumda davacı, Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinde düzenlenen eşler arasındaki "birlikte yaşamak ve sadık kalmak" yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle zina yapan kendi eşi hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayanarak "zina" nedeniyle boşanma davası açabilir ve aynı yasanın 174/... maddesine göre de manevi tazminat isteyebilir....

                UYAP Entegrasyonu