Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece bozmaya uyularak verilen 15.02.2018 tarihli ve 2017/971 Esas, 2018/112 Karar sayılı karar ile kadının davasının reddine, erkeğin zina sebebine dayalı davasının reddine, erkeğin evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine hükmedilmiş, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur. 2. Dairenin 04.03.2019 tarihli ve 2018/3397 Esas, 2019/2071 Karar sayılı kararı ile erkeğin eşine karşı fiziksel şiddet uyguladığı, bu nedenle kadının davasının da kabulüne karar verilmesi gerektiği, kadının ise başka erkekle aynı evde kaldığı ve zina olgusunun ispatlandığı, erkeğin zina hukuki sebebine dayalı boşanma talebinin kabulü gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararı bozulmasına, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir. C....

    Maddesi uyarınca eşlerden biri zina ederse diğer eş boşanma davası açabilir dediğini, bu nedenle mahkemenin 2015/586 E....

    GEREKÇE : Asıl dava erkek tarafından açılan, TMK 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma, kadının açtığı birleşen dava, TMK 197.maddesi uyarınca açılan tedbir nafakası davası, erkek tarafından açılan birleşen dava ise, zina nedeniyle açılan boşanma davasıdır....

    CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; davacının iddiaların asılsız olduğunu, müvekkilinin 2008 yılında ortak konuttan ayrıldığını ve her türlü evlilik ilişkisini fiilen sonlandırdığını, ara sıra çocuklar için konuta geldiğini ve davacıdan ayrı kaldığını, müvekkilinin birlikteliğinin sona ermesinden sonra, davacının da başından itibaren E.K. isimli kadından çocuklarının olduğunu bildiğini, bu durumun zina olarak değerlendirilemeyeceğini, zina olarak değerlendirilse dahi hak düşürücü süre yönünden davanın reddi gerektiğini, davacının annesinin evliliklerine müdahalesi nedeniyle soğuk davrandığını, kavga çıkardığını, hakaret ettiğini, müvekkilinin davacının yakınlarınca darp edildiğini, davacının kusurlu olduğunu beyanla davasının ve tüm taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

      DAVA Davacı-davalı erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde; kadının sadakat yükümlülüğünü ihlal ederek başka kişilerle telefonda ve sosyal medyada görüştüğünü, üçüncü kişinin kadını gece 3.00'da aramasının aralarında yaşanmışlık olduğunu gösterdiğini ileri sürerek tarafların zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine ve erkek yararına 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. II....

        İsimli şahısla yazışmalarını gördüğünü belirterek tarafların zina(TMK161)nedeniyle boşanmalarına, zina kabul olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle TMK 166/1.madde gereğince boşanmalarına, karşı davacı erkek için 100.000,00 TL maddi, 400.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davacı karşı davalı kadından alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece davacı-karşı davalının asıl davasının reddine, davalı-karşı davacı kadının TMK' nın 161.maddesi uyarınca zina nedenine dayalı boşanma talebinin ispatlanamadığından reddine, davalı-karşı davacı kadının TMK'nun 166/1 maddesine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 650 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile 25.000 TL manevi tazminatın erkekten alınarak, kadına verilmesine, kadının maddi tazminat talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, karar verildiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Zinaya dayalı boşanma ve Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Karşılıklı boşanma davasında (TMK m.166/1, 161 ) davalı-karşı davacı taraf; reddedilen zina davası, manevi tazminat miktarı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

        Davalı ile davacının eşi arasındaki duygusal ve cinsel ilişki, davacı yönünden Türk Medeni Kanunu'nda boşanma nedeni olarak kabul edilen "zina" fiilini oluşturur. Bu durumda davacı, Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinde düzenlenen eşler arasındaki "birlikte yaşamak ve sadık kalmak" yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle zina yapan kendi eşi hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayanarak "zina" nedeniyle boşanma davası açabilir ve aynı yasanın 174/2 maddesine göre de manevi tazminat isteyebilir....

          K. ile 2020 yılında evi terk ettikten sonra da birlikte otelde kaldığı, zina eyleminin devam ettiği, erkeğin kadının otel kayıtlarını öğrendikten sonra kadını affetmediği, davasını ıslah ederek zina nedeniyle boşanma davasına çevirdiği bu haliyle zina eyleminin af kapsamında kalamayacağı, yoksulluğa düşmeyeceği anlaşılan kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca zina nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin babaya verilmesine, ortak çocuklar ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuklar için ayrı ayrı 100,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına, erkek lehine 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunulmuştur. B....

            Kat Bodrum 2 nolu bağımsız bölümün mülkiyetinin de müşterek çocukların kullanımı için müvekkili tarafından davalı T3 bırakıldığını, uzun süre ne olduğunu anlayamayan müvekkilinin boşandıktan sonra davalı Songül'ün davalı Selçuk ile zina yaptığını öğrendiğini, davalı T3 zinayı kendisinden saklayarak anlaşmalı boşanmaya zorlaması ve neticesinde yine müvekkiline baskı kurarak müşterek konutun mülkiyetinin çocukların da ihtiyacı olması nedeniyle zina ortaya çıkmış olsaydı müvekkilinin taşınmazın tamamını talep etme hakkı doğacağından 250.000,00TL maddi zarara uğradığını, bu nedenle davalı Songül'den 250.000,00 TL maddi tazminat talepli dava açıldığını, zina tarihi itibariyle haksız fiil gerçekleştirilmiş olup zina tarihindeki değer üzerinden müvekkilinin zararının hesaplanması gerektiğini, diğer davalı T4 zinanın vuku bulduğu dönemde hem evli olup hemde davalı Songül'ün evli olduğunu bildiğini, her iki davalının ahlaktan yoksun bu çirkin ilişkileri nedeniyle müvekkilinde derin üzüntü ve keder...

            UYAP Entegrasyonu