Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava 24.01.2014 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuksal sebebine dayalı olarak açılmış, davacı kadın tarafından 04.07.2014 tarihinde dava tamamen ıslah edilerek zina (TMK m. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuksal sebeplerine dayalı olarak boşanma talep edilmiş, mahkemece davanın kabulü ile tarafların zina (TMK m. 161) sebebiyle boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden ve özellikle de, 04.07.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile kadın vekilinin 14.10.2014 tarihli beyan dilekçesinden, tarafların dava tarihinden sonra yeniden bir araya gelerek evlilik birliğini devam ettirdikleri, ıslah dilekçesi ile dayanılan zina fiilinin ise davanın devamı sırasında tarafların bir araya gelmelerinden sonra gerçekleşen bir olaya ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

    . maddesinde belirtilen dava sebebini öğrenilmesinden başlayarak 6 ay içerisinde açılmadığından bahisle davalı-karşı davacının zina nedenine dayalı boşanma davasının hak düşürücü süre nedeni ile" reddine karar verilmiştir....

      Örnekleyelim; Davacı, davalının zina yapması sebebiyle boşanma davası (TMK. md. 161) açsın. Davalı dava açmadığı halde davacının da zina yaptığını ve kendisini dövdüğünü ileri sürsün ve bu durumu ispat etmiş olsun. Değerli çoğunluğa göre bu durumda davalı eşin ZİNASI sabit olduğu halde davacı eş, zina yapan eşine yoksulluk nafakası, maddi tazminat ve manevi tazminat ödeyecektir. Çünkü ağır kusurludur Zina yaptığı için boşanma kararı verilen eşe nafaka ve tazminat verilirken katılma alacağı verilemeyecektir(TMK.md.236/2). Görüldüğü üzere Türk Medeni Kanununun sistematiği ile bile bağdaşmadığı için değerli çoğunluk görüşüne katılabilme olanağım yoktur....

        Değerlendirme Somut uyuşmazlıkta, İlk Derece Mahkemesince davalı-davacı erkeğin 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca açtığı zina hukuki nedenine dayalı boşanma davasını ispatlayamadığından bahisle erkeğin zinaya dayalı davasının reddine karar verilmiş ise de; Tanık Mesut G. tarafından 18.02.2019 tarihli celsede davacı-karşı davalı kadının evlilik birliği içerisinde zina eylemini gerçekleştirdiğinin ifade edildiği, dosyaya yansıyan mesaj dökümleri ile tanık Mesut G.nin beyanları beraber değerlendirildiğinde erkeğin, kadının zina eylemini 2017 yılının Kasım ayında öğrendiği, tarafların bu tarihten sonra bir araya gelmediği anlaşılmaktadır. Olayların akışı karşısında davalı-davacı erkeğin 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesinde yer alan zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasına ilişkin şartların oluştuğu dikkate alındığında, erkeğin zina hukuki nedenine dayalı davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken davasının reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davanın zina hukuki sebebine dayalı (TMK. Mad.161) olup, isnat edilen zina eyleminin ispat edilememesi sebebiyle sonucu itibariyle doğru olan ret hükmünün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.31.01.2013 (Prş.)...

            Davalının, davanın zina hukuki sebebi nedeniyle kabulüne, kusur tespitine dair istinaf başvurusu yönünden; TMK.nun 161/1. maddesinde "Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir." TMK.nun 163. maddesinde "Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir." TMK.nun 166/1. maddesinde; "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenemeyecek derecede temelinden sarsılmış olarsa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir." denilmektedir....

            Temyiz Sebepleri 1.Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, tazminatların miktarı, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılması, yoksulluk nafakasının reddi yönünden temyiz yoluna başvurmuştur. 2.Davalı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar, velâyet, zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının reddi sebebiyle erkek lehine vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilmemesi yönünden temyiz yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe 1....

              Kadının her iki boşanma davasının da ayrı ayrı kabulüne ve erkeğin davası yönünden reddine hükmedilmiş, davalı-karşı davacının hayata kast ve pek fena muamele olarak kabul edilen davranışları davacı-karşı davalının kişilik haklarına saldırı mahiyetinde olması, eylemin ağırlıği nedeniyle davacı-karşı davalı kadın lehine maddi-manevi tazminata hükmedilmiş, davalı-karşı davacının temelinden sarsılma nedenine dayalı ana davada eşit kusurlu kabul edilmesi nedeniyle maddi ve manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmesi şeklinde gerekçeye yer vermiştir....

                nedeniyle olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılma nedenine dayalı olarak boşanmalarına, 500.000,00 TL maddi 250.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

                Davacının Türk Medeni Kanununun 166. maddeden açılmış bir boşanma davası olmadığından; zina nedenli davanın reddine karar verilmesi ve bu nedenle hükmün bozulması gerektiği düşüncesiyle, değerli çoğunluğun onama görüşüne katılmıyorum....

                  UYAP Entegrasyonu