Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yargıtay duruşması için gerekli tebligat giderlerinin ödenmemesi nedeniyle duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildi. İnceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "Davacı tarafın dayandığı ve tesisinde ... ... adına oluşan tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazlara uymadığı mahkemece doğru olarak belirlenmiş ise de, davacı ...'...

    Kadastro davalarının tespit maliklerine karşı açılması zorunlu olduğu gibi, husumetin ıslah yolu ile dahi düzeltilmesinin mümkün olmaması nedeniyle Hazine aleyhinde açılan davanın husumet nedeniyle reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA 02.07.2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

      Davacı tarafından davalılar aleyhine Sulh Hukuk Mahkemesinde açılan tescil davası davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsel tutanağı ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda çekişmeli 102 ada 1025 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu 102 ada 1025 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti davalı olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle yapılmıştır. Tespitten önce, davacı tarafından açılan tescil davası görevsizlik kararı ile Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Hal böyle olunca çekişmeli taşınmazın tespitinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 5.maddesi hükmüne göre yapıldığı anlaşılmaktadır....

        İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın bu taşınmaz ile dava dışı 143 ada 3 ila 6, 120 ada 85, 86 ve 87 parsel sayılı taşınmazlara revizyon gören 11/09/1943 tarih 424 sayılı 3 nolu fundalık yazılı 2111 m2 yüzölçümündeki tapu kaydının kapsamı dışında kaldığı, tapu hududunda fundalık yazılı olması ve sınırda eylemli orman olması nedeniyle 3402 Sayılı Yasanın 20/c maddesine göre tapunun yüzölçümü ile geçerli olacağı, tapu kaydının yüzölçümünden fazlası ile gerçek kişiler adına tesbit edilerek kesinleştiği tapu miktar fazlasının ormandan açıldığı kabul edilerek kurulan hükümde isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 14/02/2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

          sayılı taşınmazı ise kendisine satıp zilyetliğini devretmiş olması nedeniyle bu taşınmazın da müstakilen adına tescili istemiyle dava açmıştır....

            Mahkemece ayırma kararı sonrası yapılan yargılama sonunda; çekişmeli taşınmazların daha önce verilen karar ile mer'a olarak sınırlandırılmasına ve bu kararın kesinleşmesi nedeniyle yeniden karar verilmesine yer olmadığına,karar verilmiş; hüküm, davalılar ..., ..., ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece çekişmeli 15, 53, 56 ve 103 parsel sayılı taşınmazlar hakkında verilen mer'a olarak sınırlandırılmalarına şeklindeki önceki kararın kesinleşmiş olması nedeniyle yeniden karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulmuş ise de; verilen karar dosya içeriğine uygun bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazlar ile 33 adet taşınmaz tapu kaydı, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalılar ... ve müşterekleri adına tespit edilmiş, itirazları Kadastro Komisyonunda reddedilen davacılar ... ve müşterekleri vekili, çekişmeli taşınmazların kök muris ... Ağa mirasçıları adına tescili istemiyle dava açmıştır....

              Mahkemece; kısa kararın 1 numaralı bendinde davanın kabulüne, çekişmeli 155 ada 2 numaralı parselin kadastro tespit tutanağının iptali ile taşınmazın tamamı 336 pay kabul edilip 168 payının davacı adına, geriye kalan 168 payın ise davalılar adına payları belirtilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş iken; gerekçeli kararın hüküm kısmında ise davanın reddine çekişmeli 155 ada 2 nolu parselin kadastro tespit tutanağının iptali ile tamamı 168 pay kabul edilerek davalılar adına payları belirtilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş olması nedeniyle, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki ve aykırılık oluşmuştur. Kısa kararın gerekçeli karara aykırı olması, mahkemelere olan güveni zedeleyebileceği gibi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 298/2. maddesine de aykırılık oluşturmaktadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; “Çekişmeli 101 ada 15, 120 ada 28, 128 ada 96, 183 ada 86, 185 ada 22 ve 194 ada 24 parsel sayılı taşınmazlar yönünden, müdahiller ..., ... ve ... vekilinin tüm, davalı Hazine vekilinin ise sair temyiz itirazları yerinde olmadığı ancak, her ne kadar davalı Hazine yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmişse de, sonuç itibariyle aktarılan davanın tescil davası olması nedeniyle Hazine aleyhine yargılama giderlerine hükmedilemeyeceği; çekişmeli 110 ada 78, 98, 128 ada 26, 146 ada 12, 172 ada 72, 174 ada 38, 175 ada 20, 176 ada 16, 198 ada 54, 199 ada 9 ve 203 ada 35 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise, bu taşınmazlar hakkında uslünce açılmış bir dava bulunmadığından, bu davaya müdahillikten...

                  a 21/07/1966 tarihinde görünürde satış sözleşmesi ile devretiğini, 1972-1978 tarihleri arasında yapılan kadastro çalışmaları sırasında çekişmeli taşınmazların ... adına tespit edildiğini, muvazaalı devir işlemini gizlemek için çekişmeli taşınmazların öncelikle dava dışı ...'a görünürde satıldığını, daha sonra ise ... tarafından dava dışı ...'ya rücu şartlı bağışlandığını, davalıların murisi ...'ın açtığı tapu iptal ve tescil davası neticesinde ise çekişmeli taşınmazların davalıların murisi ...adına tescil edildiğini, yapılan tüm devir işlemlerinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini, olmazsa tenkisini istemiştir. Davalı ..., çekişmeli taşınmazların ... Kabasakal adına tescil edildiğini, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi ile geçici 5. maddesi uyarınca 10 yıllık sürenin geçmiş olması nedeniyle davacının kadastro öncesi bir nedene dayanamayacağını, 1978 yılında ...'...

                    Mahkemenin gözlemine, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına, uzman ziraatçı ve jeoloğ bilirkişi raporlarına göre çekişmeli parsel üzerinde ziraat yapılmayan, taşlık ve kayalık vasıfta bir yerdir. Çekişmeli taşınmazın belirlenen niteliği karşısında kadimden beri kamunun yararlandığı yada ekonomik yarar sağlanması mümkün olan yerlerden olduğu da kabul edilemez. Bu durumda çekişmeli taşınmazın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/C maddesi uyarınca tescil ve sınırlandırmaya tabi olmayan yerlerden olması nedeniyle tescil harici bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet bulunmamaktadır. Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının bu nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 18.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu