A.Ş vekilinin istinaf dilekçesinde davaya konu çekler yönünden istinaf başvurusunda bulunduğu anlaşılmakta ise de davalının temlik alan sıfatı bulunmadığından davaya konu 02/04/2015 tarihli, ... seri nolu ve 9.136,00 TL bedelli çek yönünden inceleme yapılmamış, sadece 09/04/2015 tarihli ve ... çek no'lu 15.861,56-TL bedelli çek yönünden istinaf incelemesinde bulunulmuştur. Dava konusu 09/04/2015 tarihli ... Bankası İkitelli Organize Şubesine ait ... çek no'lu keşidecisi ... olan 15.861,56-TL bedelli ve 02/04/2015 tarihli ... Beylikdüzü şubesine ait ... çek no'lu keşidecisi ... olan 9.136,00-TL bedelli çeklerin ticari ilişkiye istinaden keşidecileri tarafından davacı lehdar lehine düzenlendiği, daha sonra sırasıyla lehdar davacı şirket cirosu ile dava dışı şirketler tarafından ciro edilmiştir. Çekler, bankaya ibraz edilmiş, çeklerin iptaline ilişkin Bakırköy 4....
Borcunu ödemek için bana birçk çek verdi. Hatta bu çeklerin bazıları çalıntı çıktığı için değişik emniyetlerde ifade verdim." şeklindeki beyanıyla eksik borca dayanılmakla ve eldeki uyuşmazlık konusu çek dışında davalının .... İcra MüdürlüğÜ'nün ... Esas sayılı dosyalarından başlattığı takiplere dayanak çekler de hırsızlık soruşturması, çek iptali ve takibin iptali davalarına konu olmakla, davalının davaya konu çekin iktisabında gerekli dikkat ve özeni göstermediği, ağır kusurlu olduğu kabul edilmiştir....
İlk Derece Mahkemesince; Davanın, çek bedeli istirdatı davası olup, arabuluculuk şartına tabi olduğu, ancak dava şartının yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkilinin yetkili hamil olması nedeniyle Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/801 Esas sayılı dosya üzerinden çek zayı davası açıldığını, ancak yargılamanın ilerleyen sürecince bankadan gelen yazı neticesinde çekin kötüniyetli kişilerin eline geçtiği ve davalı ... A.Ş.ye kırdırıldığı anlaşılınca Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 07.11.2022 tarihli duruşma tutanağının 1 nolu kararı ile ("Davacı vekiline dava konusu çek hakkında ......
İlk Derece Mahkemesince; Davanın, çek bedeli istirdatı davası olup, arabuluculuk şartına tabi olduğu, ancak dava şartının yerine getirilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkilinin yetkili hamil olması nedeniyle Gaziantep 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/801 Esas sayılı dosya üzerinden çek zayı davası açıldığını, ancak yargılamanın ilerleyen sürecince bankadan gelen yazı neticesinde çekin kötüniyetli kişilerin eline geçtiği ve davalı Şirinoğlu Faktoring A.Ş.ye kırdırıldığı anlaşılınca Gaziantep 3....
TTK'nın 792.maddesine göre; "Çek herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790.maddesine göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çek geri vermekle hükümlüdür." aynı Kanunun 790.maddesinde ise "Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve bir birine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir....
TTK'nın 792.maddesine göre; "Çek herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790.maddesine göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çek geri vermekle hükümlüdür." aynı Kanunun 790.maddesinde ise "Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve bir birine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir....
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin eksik araştırma ve yanlış değerlendirme sonucunda hüküm kurduğunu, söz konusu ara kararda HMK 390.maddesi dikkate alınarak yaklaşık ispatın sağlanamadığı belirtilmiş ise de yerel mahkemenin işbu mevzuata aykırı kararı yetersiz inceleme ve yanlış değerlendirme sonucunda verildiğini, bilindiği gibi geçici hukuki koruma yargılamasını asıl hukuki koruma yargılamasından ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasında olduğunu, müvekkil şirketin elinde olmayan kaybolan çek ile ilgili kıymetli evrakın ziyaı davası açılmış ise de muhattap bankadan gelen müzekkere cevabında çekin davalı şirket elinde olduğu ve takasa verilmek istendiğinin öğrenildiğini, iş bu dava bedel davası olmamakla dava konusu çekin iadesi (istirdatı) davası olduğunu, dava da belirtilen çek konu olmakla tedbirin çek üzerinde gerçekleştirilmesinin elzem olduğunu, çekin vadesi 31/12/2022 olmakla müvekkili şirketin her an icra tehdidi altında olduğunu...
Celse ara kararlarında zabıtlara yazıldığı, davacıya bu kişilere karşı çek istirdatı açmak hususunda kesin süre verildiği, davacının verilen kesin süre içinde çek istirdatı davası açtığına dair tevzi formu sunmadığı görülmekle; davanın reddine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte belirtilen sebeplerle hüküm fıkrasının 1. bendindeki ''ile çekin davalıdan istirdatı ile davacıya verilmesine'' sözcük dizisinin hükümden çıkarılması suretiyle hükmün düzeltilerek ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, 6102 sayılı TTK'nın 792. (6762 sayılı TTK'nın 704.) maddesi uyarınca rıza hilafına elden çıkan çekin istirdatı istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nın 792. maddesinde "Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790'ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür." şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir. Bu düzenleme uyarınca rıza hilafına elden çıktığı ileri sürülen çekin istirdatına karar verilebilmesi için davacının dava konusu yaptığı çekin yetkili hamili olduğunu kanıtlaması yanında, çeki elinde bulunduran yeni hamilin çeki kötü niyetle iktisap ettiğini ya da iktisapta ağır kusuru bulunduğunu ispat etmesi gereklidir....