WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kıymetli evrakın zayi sebebiyle iptal edilebilmesi için, senedi zayi eden şahsın yani iptal talebinde bulunanın, senette mündemiç hakkının ortadan kalkmamış olması lazımdır. Bu hak, mesela bir ödeme sonucu ortadan kalkmış ise artık senedin iptaline gerek kalmaz (Bkz: Fırat Öztan, Kıymetli Evrak Hukuku, Turhan Kitabevi, Genişletilmiş 19. Bası, Ankara 2015, syf. 57). Çek iptaline ilişkin uyuşmazlıkların 6102 s. TTK'nın 818/1-s bendi gereğince Kanun'un 757 ilâ 763'üncü maddeleri ve 764/1. maddesine göre çözümlenmesi gerekmekte olup, çekin iptalini isteme hakkı sadece çekin meşru hamiline aittir; keşidecinin bu yönde istemde bulunmasına olanak yoktur. Somut olayda; zayi sebebiyle iptal istemine konu çek bedelinin keşideci konumundaki davacı tarafından ödendiği ifade edilmiş olup, ödenmiş çek hakkında hem de keşideci tarafından iptal talebinde bulunulması mümkün değildir. Bu halde, talep reddedilmelidir....

    Çek Seri numaralı çekin hamilinin ... Ltd. Şti. Olduğu, davacının davaya konu çek sebebi ile alacaklı olduğunu ve meşru hamili olduğunu, davaya konu çekin keşideciden çek bedelinin talep edilebilmesi için iptal kararına ihtiyaç duyulduğunu beyan ederek davaya konu çekin ibrazı halinde ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve çekin zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüş yapılan incelemede davanın keşideci olan çek sahibinin açtığı, çekin iptali ve ödeme yasağı konulması istemine dayalı olduğu, davacının kendisine ait olan yani keşidecisi olduğu çekin iptalini talep etmiştir, keşidecinin ise çekin iptalini talep etme yetkisi yasal anlamda bulunmamaktadır. Çeki zayi eden keşideci muhatabı ödemekten men edebilirse de zayi nedeniyel iptal davası açamaz, (Yargıtay . HD'nin 18/06/2012 tarihli ... Esas, ... Karar sayılı ilamı), yine TTK'nın 651....

      Dava konusu uyuşmazlık, çek hesabı sahibine ait çek koçanlarının dolayısıyla boş çek yapraklarının zayi nedeniyle çek iptal isteminden kaynaklanmaktadır. 6102 sayılı TTK'nun 651 ve TTK 'nun 818/s bendi yollaması ile aynı Kanunun 757 ve devamı maddelerine göre açılacak kıymetli evrakın zayi nedeniyle iptali istemine ilişkin davalarda, dava açma yetkisinin hamile ait olup, keşidecinin zayi nedeniyle iptal davası açma hakkı bulunmamaktadır. Diğer yandan davaya konu çek koçanları ve boş çek yaprakları olup, TTK’nun 780. maddesi uyarınca kambiyo senedi vasfını haiz olmadığı kıymetli evrak vasfını taşımadığı anlaşılmaktadır. Zayi nedeniyle iptal davalarında amacın, keşidecinin mükerrer ödeme yapmasını önlemek ve kaybedilen kambiyo senedi yerine mahkemece verilecek iptal kararını keşideciye/muhataba ibraz etmek olduğu gözetildiğinde, keşidecinin kendisine ibraz edilmek üzere iptal kararı istemesi bu yolun kanunda öngörülen konuluş amacı ile bağdaşmaz....

        Aynı kanunun 652. maddesine göre de; kıymetli evrakı zayi eden kimse, iptal kararı alarak hakkını senetsiz olarak da ileri sürebilir veya yeni bir senet düzenlenmesini isteyebilir. Keşidecinin senet üzerinde ileri sürebileceği bir hakkı mevcut değildir. Kaldı ki, çek iptali davası hasımsız olup, dava sonunda verilecek iptal kararı çek hamili 3. kişileri bağlamaz. Çekin iptal kararından sonra takibe konu olması halinde de, keşidecinin yine menfi tespit davası açarak bu çekten dolayı borçlu olmadığını ispat etmesi gerekir. Ayrıca davacının talebinde belirtmiş olduğu çek yapraklarının boş ve imzasız olması karşısında çeklerin kambiyo senedi niteliğinde bulunmadıkları ve zayi belgesi verilebilecek nitelikte belgelerden olmadıkları anlaşılmıştır....

          Şubesi ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... seri numaralı keşidecisi davacı olan 8 adet boş çek yedinde bulunduğu sırada çalınmış veya kaybettiğini, öncelikle ihtiyati tedbir olarak söz konusu çeklere ilişkin olarak ödemeyasağı kararı verilmesini, ödeme yasağının çek muhatabı ilgili bankalara bildirilmesine ve zayi olan çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, keşideci tarafından tanzim olunan 2 adet doldurulmuş çek ve 8 adet de boş çekin kaybolduğu iddiasına dayalı iptal davasıdır. İptal davası açma hakkı, TTK'nın 651.maddesi uyarınca, çeke bağlı alacağı bulunan hamile aittir. İptal kararını alan hamil, TTK'nın 652. maddesinde düzenlendiği üzere, hakkını senetsiz ileri sürebilir ya da borçludan yeni bir kıymetli evrak düzenlenmesini isteyebilir. İptal davasının amacı budur. Çek keşidecisinin TTK'nın 818/1-s maddesi yollamasıyla TTK'nın 757 maddesi gereğince iptal davası açma hakkı bulunmamaktadır....

            Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, hasımsız çek iptali kararının kaldırılması talebine yöneliktir. Hasımsız çek iptali kararları, kesin hüküm niteliğinde olmadığından yeni delil durumuna göre ortadan kaldırılması mümkündür. Somut olayda önemli olan; davacının iyi niyetli 3. kişi konumunda olup olmadığıdır. Kaldırılması istenen çek iptali davasında ilan sürelerine uyulmadığı görülmüştür. Zira çek iptali davasında; ilk ilan tarihinden sonra en az üç aylık süre geçmiş olmalı ve iptale konu çekin vadeli çek olması halinde üç aylık sürenin vade tarihinden başlayacağı dikkate alınarak hesaplama yapılmalıdır. Dolayısıyla ilan sürelerine uyulmadığı için, davacı iptal kararından geç haberdar olmuş, iptal davasına müdahil olamamıştır. Vadeli senetlerde vade tarihi gelmeden, yetkili hamilin iptal davasından haberdar olması beklenemez....

            Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, hasımsız çek iptali kararının kaldırılması talebine yöneliktir. Hasımsız çek iptali kararları, kesin hüküm niteliğinde olmadığından yeni delil durumuna göre ortadan kaldırılması mümkündür. Somut olayda önemli olan; davacının iyi niyetli 3. kişi konumunda olup olmadığıdır. Kaldırılması istenen çek iptali davasında ilan sürelerine uyulmadığı görülmüştür. Zira çek iptali davasında; ilk ilan tarihinden sonra en az üç aylık süre geçmiş olmalı ve iptale konu çekin vadeli çek olması halinde üç aylık sürenin vade tarihinden başlayacağı dikkate alınarak hesaplama yapılmalıdır. Dolayısıyla ilan sürelerine uyulmadığı için, davacı iptal kararından geç haberdar olmuş, iptal davasına müdahil olamamıştır. Vadeli senetlerde vade tarihi gelmeden, yetkili hamilin iptal davasından haberdar olması beklenemez....

            Hukuk Dairesi'nin 20118/3302 Esas ve 2019/4506 Karar sayılı ilamına göre ve dosya kapsamına göre yapılan değerlendirme kapsamında; Dava dilekçesi içeriğinden anlaşıldığı üzere davaya konu çek yaprağının boş ve imzasız olduğu, bu durumda henüz TTK ve Çek Kanunu uyarınca unsurları tamam bir şekilde keşide edilmemiş, çek vasfında olmayan boş çek yapraklarının tedavüle konmuş sayılamayacağı, bu nedenle de çek hesabı sahibi davacının zayi nedeniyle iptal davası açamayacağı, ileride ele geçirenlerce doldurulup imzalanması ve hak iddia edilmesi halinde hesap sahibinin menfi tespit davası açma hakkı olduğu, TTK'nun hükümleri açık olup, zayi nedeniyle hasımsız çek iptali davası açma hakkının hamile tanındığı, hamile tanınan bu hakkın keşideci, hatta henüz boş çek yaprakları olması nedeniyle keşideci sıfatı bile olmayan, hesap sahibine tanımasının hukuka aykırı olacağı ayrıca keşide edilmiş olsa bile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 651/2. maddesine göre keşidecinin iptal davası açma hakkının...

              Karar sayılı ilamı ile "iptal davası açma hakkı, TTK'nın 651. Maddesi uyarınca, çeke bağlı alacağı bulunan hamile aittir, iptal kararını alan hamil, TTK'nın 652. Maddesinde düzenlendiği üzere hakkını senetsiz ileri sürebilir ya da borçludan yeni bir kıymetli evrak düzenlemesini isteyebilir, iptal davasının amacı budur. Çek keşidecisinin TTK'nın 818/1-s maddesi yollamasıyla TTK'nın 757. Maddesi gereğince iptal davası açma hakkı bulunmamaktadır" demektedir. Emsal kararlar göz önüne alındığında iptal davası açma hakkının çeke bağlı alacağı bulunan hamile ait olması nedeniyle davanın usulden reddi ile davacı tarafından talep edilen ihtiyati tedbir kararının da esas hükme bağlı kalınarak reddine dair oluşan vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....

                Hukuk Dairesi'nin 20118/3302 Esas ve 2019/4506 Karar sayılı ilamına göre ve dosya kapsamına göre yapılan değerlendirme kapsamında; Dava dilekçesi içeriğinden anlaşıldığı üzere davaya konu çek yaprağının boş ve imzasız olduğu, bu durumda henüz TTK ve Çek Kanunu uyarınca unsurları tamam bir şekilde keşide edilmemiş, çek vasfında olmayan boş çek yapraklarının tedavüle konmuş sayılamayacağı, bu nedenle de çek hesabı sahibi davacının zayi nedeniyle iptal davası açamayacağı, ileride ele geçirenlerce doldurulup imzalanması ve hak iddia edilmesi halinde hesap sahibinin menfi tespit davası açma hakkı olduğu, TTK'nun hükümleri açık olup, zayi nedeniyle hasımsız çek iptali davası açma hakkının hamile tanındığı, hamile tanınan bu hakkın keşideci, hatta henüz boş çek yaprakları olması nedeniyle keşideci sıfatı bile olmayan, hesap sahibine tanımasının hukuka aykırı olacağı ayrıca keşide edilmiş olsa bile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 651/2. maddesine göre keşidecinin iptal davası açma hakkının...

                  UYAP Entegrasyonu