Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacıların asıl davaya ilişkin temyiz itirazlarının tümünün, birleşen davaya ilişkin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Birleşen davanın davacısı, aracın resmi satışı gerçekleşmediği için uzun süre otoparkta kaldığını ve otopark ücreti ödemek zorunda kaldığını belirterek, bu kalem zararın tazmini talepli birleştirilen davayı açmıştır. Davacı otopark ücreti ödediğini, kanıtlayamamıştır. Kaldı ki otopark ücretini 2010/4717-12548 ... olsa bile, taraflar arasındaki harici satım sözleşmesi geçersiz olduğundan, bu sözleşmeye dayanarak uğradığı zararı istemeyemez....

    Hukuk Dairesinin 2012/6379-2013/450 E-K sayılı onama kararında sayılan koşulların oluştuğunu ileri sürerek zararın tazmini talepli davanın yargılamasının yenilenmesi talebinde bulunmuştur. Mahkemece davanın, dava şartları bulunmadığından reddolduğu ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, davaların açıldığı zamanki şartlara göre dinlenebileceği, davacı tarafın, dava şartlarını dosya kesinleştikten sonra tamamlamış olmasının kesinleşen davada yargılamanın yenilenmesini değil ancak yeni bir davanın gerekçesi olabileceği, HMK 377. maddesi gereği dosyanın yenilenmesi için gerekli bir sebep görülmediği gerekçesiyle yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece, yargılamanın iadesi talebi hakkında, 12.12.2017 tarihinde karar verilmiştir. Yargılamanın yenilenmesi, 492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun 10. ve HUMK'nın 449. ile HMK'nın 381/1. maddelerinde açıkça düzenlendiği üzere bağımsız bir dava niteliğindedir....

      Asliye Ticaret Mahkemesi ...D.İŞ sayılı dosyasından alınan ihtiyati haciz kararı sonucu, davacının , ödediği 265.948,27TL 'nin 06/03/2019 tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile uğradığı iddia edilen munzam zararların tahsili talepli davadır. Davanın; İstanbul ... Asliye Ticaret Mahkemesi ... D.İŞ sayılı dosyasın verilen ihtiyati haciz kararı nedeniyle, bu kararın haksız olduğu iddiasıyla davalını yatırmış olduğu teminatın iade edilmemesi ve uğradığı zararın tazmini talebine ilişkin olduğundan, HMK 399/2 ve İ.İ.K. 259/4 maddesi gereği dosyanın dava konusu ihtiyati haciz kararını veren İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi gönderilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM : 1-Dosyamızın niteliği itibari ile yargılaması yapılmak üzere, HMK.399/2, İİK.259/4 maddeleri gereği, İstanbul 6....

        Yine aynı maddenin II. bendinin (d) alt bendinde, işçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşmasının işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere Kanundaki hâller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır. Kanuna göre sataşma, sadakat borcuna aykırılığın özel bir hâli olarak kabul edilmektedir. Sataşma söz veya fiili tecavüz anlamına gelen bir harekettir. Diğer taraftan sataşmanın varlığı için söylenen söz ya da yapılan davranışın suç teşkil etmesine gerek bulunmamakla birlikte söz ve fiilin değerlendirilmesi Ceza Kanunları kapsamında değil, İş Kanunu ve İş Hukukunun kendine özgü kural ve prensipleri çerçevesinde daha geniş bir perspektifte ele alınmalıdır....

        Somut olayda, davalı işveren tarafından davacının iş sözleşmesi atık su giderine malzeme dökülmesi ve bunun neticesinde boruların tıkanarak işverene zarar verilmesi neticesinde feshedilmiştir. Davacı ile birlikte eyleme karışan diğer işçinin de iş sözleşmesi aynı nedenle sona ermiştir. Davacı ve dava dışı diğer işçi bilerek ve isteyerek malzemeyi pis su giderine dökmüşler ve bilinçli olarak zararın oluşmasına sebebiyet vermişlerdir. İşverence alınan beyanlarında da davacının olaya ilişkin bu yönde ikrarı mevcuttur. Yapılan eylem doğruluk ve bağlılıkla bağdaşan bir eylem olmayıp davacı özensiz davranışı ile işverene zarar vermiştir. Hal böyle olunca işverenin bu eylem sebebiyle iş sözleşmesini feshetmesi haklı nedene dayanmaktadır. Eyleme karışan dava dışı diğer işçinin açtığı davada kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı reddedilmiş, karar Dairemizce de onanmıştır....

          Zaman unsuru, çalışanın iş gücünü belirli veya belirsiz bir süre içinde işveren veya vekilinin buyruğunda bulundurmasını kapsamaktadır ve anılan sürede buyruk ve denetim altında (bağımlılık) edim yerine getirilmektedir. Bağımlılık ise, her an ve durumda çalışanı denetleme veya buyruğuna göre edimini yaptırma olanağını işverene tanıyan, çalışanın edimi ile ilgili buyruklar dışında çalışma olanağı bulamayacağı nitelikte bir bağımlılıktır. Hizmet akdi, çoğu kez Borçlar Kanunu'nun 355. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 470. maddesinde) maddesinde tanımlanan istisna akdi (eser sözleşmesi) ile karıştırılabilmekte, ikisinin ayırt edilebilmesi bazı durumlarda güçleşmektedir. Çalışan, iş gücünü belirli veya belirsiz bir zaman için çalıştıranın buyruğunda bulundurmakla yükümlü olmayarak, işveren buyruğuna bağlı olmadan sözleşmedeki amaçları gerçekleştirecek biçimde edimini görüyorsa, sözleşmenin amacı bir eser meydana getirmekse, çalışma ilişkisi istisna akdine dayanıyor demektir....

          ın verdiği 147.260.000 TL zararın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, kat irtifaklı anataşınmazda davalı ... ...'ın 16 nolu bağımsız bölümünün elektrik tesisatındaki bozukluğu giderirken ortak tesisatın da arızalanmasına neden olması yüzünden davacının bağımsız bölümündeki müzik seti ve televizyonuna zarar verdiği ileri sürülerek bu eşyalara verilen zararın tazmini ile 14 nolu bağımsız bölüm maliki davalı ...'ın ortak yere kurduğu çanak antenin kaldırılması ve buzlu camla kapattığı balkonun eski hale getirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmü davalılardan salt ... ... vekili temyiz etmiştir....

            İş sözleşmesinin, işçinin işverene zarar vermesi nedeniyle ve haklı olarak işverence feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur. 4857 sayılı İş Kanununun 25'inci maddesinin (II) numaralı bendinin (ı) alt bendinde, işverenin malı olan veya eli altında bulunan makine, tesisat, eşya ya da maddelere otuz günlük ücreti tutarını aşacak şekilde zarar vermesi halinde, işverenin haklı fesih imkânının bulunduğu belirtilmiştir. İşçinin kusursuz olduğunun ortaya çıkması durumunda, işverenin haklı fesih imkânı olmadığı gibi işçinin kusuru belli bir yüzde ya da belli bir oran olarak saptanmışsa; zararın miktarının bu kusur nispetinde azaltıldıktan sonra otuz günlük ücreti aşıp aşmadığına bakılmalıdır . Zararın işçinin kasıtlı davranışından ya da taksirli eyleminden kaynaklanmasının hukukî sonuca etkisi bulunmamaktadır....

              ile kayıt altına aldığını, 07 ve 08 Ağustos 2018 tarihlerinde de aynı durumun tekrarlandığını, bunun üzerine müvekkili ve diğer iki çalışanın önce müdürleri Ahmet Çek'e, daha sonra da işyeri sahibi Ali Başyazıcıoğlu'na çekilen videoyu gönderip davalı işverene durum hakkında bilgi verdiklerini ve davalı işverenin yukarıda anlatılan olay nedeniyle Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu ve davalı işverenin konuya ilişkin yeterince araştırma yapmadan ve alınan savunmalara rağmen iş akdine haksız olarak son verdiğini, müvekkilinin iş yerinde sorunsuz bir şekilde hizmet verip görevlerini eksiksiz şekilde yerine getirdiğini ve sorumluluk duygusuyla işlemi video kaydına alıp işvereni bilgilendirdiğini, işverene zarar verme kastı olsa durumdan işvereni haberdar etmeyeceğini beyan ederek işe iadesini dava etmiştir....

              ile kayıt altına aldığını, 07 ve 08 Ağustos 2018 tarihlerinde de aynı durumun tekrarlandığını, bunun üzerine müvekkili ve diğer iki çalışanın önce müdürleri Ahmet Çek'e, daha sonra da işyeri sahibi Ali Başyazıcıoğlu'na çekilen videoyu gönderip davalı işverene durum hakkında bilgi verdiklerini ve davalı işverenin yukarıda anlatılan olay nedeniyle Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu ve davalı işverenin konuya ilişkin yeterince araştırma yapmadan ve alınan savunmalara rağmen iş akdine haksız olarak son verdiğini, müvekkilinin iş yerinde sorunsuz bir şekilde hizmet verip görevlerini eksiksiz şekilde yerine getirdiğini ve sorumluluk duygusuyla işlemi video kaydına alıp işvereni bilgilendirdiğini, işverene zarar verme kastı olsa durumdan işvereni haberdar etmeyeceğini beyan ederek işe iadesini dava etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu